- Kategori
- Ben Bildiriyorum
Yahu amca-dayı, teyze-hala olmuşuz
maşallah deyin be.
Ne gariptir şu hayat. Ne çok dikeni ne çok gülü barındırır. Tamam buraya kadar dediğiniz bir gecenin sabahında nasıl bir gün doğar ve siz hey işte yaşasın dersiniz. Yaşasın bu güne, yaşasın duyduğuma yaşasın ya bir kez daha yaşasın…
Geç de olsa bu gün duydum ben, geç de olsa olmuş ya ne mutlu bana bildim ben. Ne mutlu işte ahali Milliyet blog da bir bebek var artık, minicik bir kız o. Başında mis kokulu ipek saçları, ayakları dokunmaya korkacağınız miniklikte, elleri minicik hayatı karşılayan.
Ahali bir kız doğdu 22 Aralıkta, anası çok zor etti o günü. Tanırsınız azcık onu, babası dar etti o güne kadar endişelerle, onu da tanırsınız. Korktular hep 22 Aralık’a kadar. Bu günlerde gelmeliydi bizim sabırsız kız aslında, ama babası gibi az delişmen çıktı. Erkenden geldi.
Aile, ana baba ve evlatlardır. Aile, pek yakışır bizim adamın diline kalemine. O Karadenizin deli fişek aşıkı. O, aşk oturur yanımda diyendir karısına hep.
Hoş geldin İDİL GÜNEŞ YAMANER, hoş geldin bulutsuz gökyüzü. Anana ve babana iyi bak onlar seni çok beklediler ve sana çok emek verdiler…
Canım Gülçicek, güzel ana kız gene becerdin. http://blog.milliyet.com.tr/Blogger.aspx?UyeNo=886362
Canım Şahin, sen baba olmayı zaten biliyordun. http://blog.milliyet.com.tr/Blogger.aspx?UyeNo=876419
Bu aileyi kutlarım iyi olun hep ve hep bir olun.
Amca-Dayı (bilemedim ya ne olacağımı böyle olayım ben)