Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Nisan '09

 
Kategori
Futbol
 

Yalan bir maç oldu gerçekten

Yalan bir maç oldu gerçekten
 

www.hurriyet.com.tr


Futbol başlangıçta bir oyundu değil mi? Öyleyse oyun dediğimiz şey üzerine düşünelim biraz. Nedir oyun ve neden oyun oynarız; ve aslında daha da önemlisi neden oynanan oyunları izleriz? Oyunlar insanlığın neşe kaynağıdır, çocukluğumuzdan itibaren oyun oynamaya başlarız. Dünya ile kurduğumuz iletişimin en güçlü araçlarından biridir oyun oynamak. Bu topraklarda futbolun gerçek adı "top oynamak"tır. Sosyalleşmek, kendisini ifade etemek isteyen gençlerin imdadına yetişir meşin bir top.

Yetişkin olduktan sonra büyük bir kısmımız çeşitli sebeplerle oyun oynamayı bırakırız. Yaşam mücadelesi oyundan uzaklaştırır bizleri. Eskisi kadar top da oynamaz oluruz, yorar bizi meşin futbol topu. Biz de izlemeye başlarız bizim yerimize oynayanları. O kadar severiz ki her birini, koca bir yaşam boyunca göremeyeceğimiz paraları sırf bir meşin topa vuruyorlar diye almalarına bile ses çıkarmayız. Güzel bir çalım, doksana takılan bir şuttur sadece istediğimiz.

Biz futbol severlerin oyun objesi nereye gideceği belli olmayan futbol top ise, aktörleri de o topu emenet ettiğimiz futbolculardır. Neşe kayanağımız o topun peşinden koşan adamlardır artık.

İnsan oyunu hem oynarken hem de izlerken, çeşitli ruhsal ve bedensel rahatlamalar içine girer, olması gereken budur; ancak dün akşam ülkemizin iki güzide takımının oynadığı oyunu izlerken ruhsal ve bedensel rahatlamalar yerine ruhsal ve bedensel çatışmalar içine girdik.

Oyun ve neşenin yerinde kontrolsüz bir hırs, boş bir kibir vardı. Yalan bir maç olacağını maç sabahı yazdığım yazıda söylemiştim, ancak benim kastettiğim, sonunda Fener ya da Cim Bom'dan birinin kazanacağı ve sezon sonunda kimse için gerçek anlamda bir şey ifade etmeyen bir maçtı.

Sonunda yine yalan bir maç oldu. Devlerin yalanlarının gün ışığına çıktığı, toptan bir rezilliğin ortaya döküldüğü bir maç oldu. Maçta değerlendirmeye konu olabilecek her şey kötüydü. Dünyanın sayılı derbilerinden biri olmasıyla övündüğümüz GS-FB derbisi bir sinema filmi olsa en kötü film oscar'ını kimselere kaptırmazdı.

"Bir müsibet bin nasihattan iyidir" der büyüklerimiz. Maçın beraberlikle bitmesini bu şekilde yorumlamak gerek. İyi ki kazanan çıkmadı bu rezalet maçtan. Ligin bitmesine iki aydan az bir süre kala liderin bu kadar gerisinde kalan İstanbul Beyleri sevgisizliklerinin, ahlaksızlıklarının ve boş kibirlerinin cezasını çekerler umarım...

Bu sezonun şampiyonu bu iki takımdan biri OLMAMALIDIR !!!

 
Toplam blog
: 47
: 991
Kayıt tarihi
: 10.10.08
 
 

1980 İstanbul doğumluyum. Boğaziçi Üniversitesi'nde felsefe ardından Yıldız Teknik Üniversitesi'nde ..