Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Nisan '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Yalan da olsa...

Yalan da olsa...
 

Yalan da olsa....


Çok mu ihtiyacımız vardı yalanlara?

Belki…

Yüzüne gülümseyerek bakan adamın/kadının gözbebeğindeki pırıltının aslında gerçek ve kalıcı olmadığını bilmene rağmen, o pırıltıyı senin gözbebeklerine o an sahiciymiş gibi düşürmesine çok mu ihtiyacın vardı?

Vardı…

Üstelik buna inanıyordun da o an. El ele çocuklar gibi koştururken kentin kalabalık caddesinde, kalbini doludizgin çarptıran o duygunun gerçek olduğuna inanıyordun. Belki senin için gerçekti de…

Şimdi şöyle dönüp baktığında geçmişe, önündeki çay bardağına şeker atıp sevgiyle karıştıran o ellerin aslında ezberlenmiş bir hareketi yaptığını biliyorsun. Sadece sana özel olduğunu sandığın tüm o devinimlerin senden önce –ve senden sonra da- başka adamlara/kadınlara da yapıldığını şimdi biliyorsun.

Tüm o sözlerin, bakışların, tebessümlerin… yani tüm o olup bitenlerin aslında yalan olduğunu bugün biliyorsun.

Ama…

Sırtını sandalyeye yaslayıp yeniden gittiğinde o günlere, her şeyin gerçek olduğuna inandığın o anları düşündüğünde, yaşadığında şimdi içinde… aşkla, inançla ve mutlulukla nasıl güldüğünü anımsadığında ellerin ellerindeyken… şimdi yeniden gülümsüyorsun aslında tüm o günkü duygular uyandığında içinde. Bu kez biraz buruk belki ama yine de gülümsüyorsun…

Çok mu ihtiyacımız vardı yalanlara?

Evet, vardı…

Belki de sırf bu nedenle kızmıyorsun zaten şimdi. O an yaşadığın mutluluğu, içindeki kıpırtıyı, güveni, aşkı, çocuksuluğu, heyecanı… tüm o güzel duyguları yalan da olsa sana yaşattığı, tattırdığı için kızmaman gerekiyor belki şimdi.

Yavaş yavaş kabulleniyorsun aslında; güzel olan şeyler, yalandan da olsa yitirmiyor güzelliklerini.

En küçüğüne dahi tahammül edemediğin yalanın en büyüğünü, üstelik hiç beklemediğin bir yerden duymuş olmana rağmen, hayatındaki en büyük yalana gösteriyorsun en büyük hoşgörünü...

Çünkü biliyorsun ki; yalanlar da olmasa, güzelliklerin belki de çoğu hiç olmayacak, hiç yaşanmayacak hayatında. Belki de sırf bu yüzden kandırılmayı bile seviyorsun. Kendine itiraf etmekte bile zorlanıyorsun belki ama; bazı yalanlara çok ihtiyacın olduğunu bildiğinden, bunu seviyorsun…

Ve belki son bir kez daha duymak istiyorsun yalan da olsa; seni ne kadar çok sevdiğini…

 
Toplam blog
: 70
: 1618
Kayıt tarihi
: 23.07.06
 
 

Milliyet Blog'un ilk yazarlarındanım. Uzun yıllar gazetecilik yaptım, sonra bir sabah uyandım ki ..