Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Aralık '08

 
Kategori
Güncel
 

Yalan dünyaya yalansız hayat

Yalan dünyaya yalansız hayat
 

Bir yasa çıkarılsa, artık yalan söylenmeyecek dense ve her insanın kafasının üzerine bir ampul yerleştirilse yalan söylediğinde o ampul yansa ve hemen cezalandırılsa o yalancı…

Ama bu yasa, her yalan için herkes için geçerli olsa, dokunulmazlık sökmese, nasıl bir dünya olur?

Kimlerin ampulü daha çok yanar, kimler en fazla cezayı alır yalan söylediği için, doğrularla yaşamak ne kadar mutlu eder insanları, yalan ortadan kalkınca suç oranı azalır mı, yoksa insanlar doğrulara tahammül edemeyeceği için çoğalır mı?

Tam bir muamma, şuan hepimizin kafasında o ampuller yanıyor. Bütün insanlık bir şekilde yalanla yaşıyor, yalan söylüyor. Pembesi, beyazı her renkten yalan…

“ Ben hayatta yalan söylemem” diyerek dünyanın en yalancı insanı ünvanını alıyorsun. “Yalanı sevmem” o zaman sende söyleme, ”yalan söyleyeni hiç sevmem” demek ki en başta kendini sevmiyorsun.

Bu yazıyı okurken aklınızdan geçiyor mu ne kadar yalana başvurduğunuz, kendinize ne kadar yalan söylediğiniz veya kandırdığım sandığınız etrafınıza, peki yalan olmadan nasıl yaşayacağınızı düşünüyor musunuz?

Dünyada yalan olmayınca siyaset nasıl olur merak ediyorum, politikacılar her söylediğini yapmak zorunda kalacak, boş umutlar olmayacak. Eşler birbirlerini aldatamayacak, yüzleşme diye bir şey olmayacak, sahtekarlık olmayacak, sevmediğimiz insanın yüzüne gülmek olmayacak, kimse kimseye kazık atamayacak, kötü ürün diye bir şey olamayacak vs…

Ama bunun yanında doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar hesabı herkes köyünden kovulacak, doğrularla yaşamaya ne kadar tahammülümüz var tartışılır.

Haklılığımızı ispatlamak için her zaman başvurduğumuz yalan hayatımızın sanırım vazgeçilmezi olmuş. Pembesiyle, beyazıyla küçük büyük herkes yalan söylüyor. Ben inanmıyorum yalan söylemeden hayatını idame ettirip bitiren birine, kimi zaman ortamı kurtarmak adına, kimi zaman kendini kurtarmak adına, kimi zaman evliğini kurtarmak adına, kimi zaman hayatını kurtarmak adına, kimi zaman öylesine, en çok da kendine, ne kadar acı ki kendimize bile yalan söyler olmuşuz.

İnsan kendini yargılamalı, sorguya çekmeli, neden diye en başta kendine sormalı ve en başta kendine dürüst olmalı, içimizdeki hesaplaşmalarda yalan olmadığında dışarıya da bunu rahatlıkla yansıtabiliriz.

Yalana başvurmadan yaşamak zor, ama mutlaka çok geçerli bir sebebi olmalı, ne kendini ne karşındakini kandırmaya kimsenin hakkı yok.

Benim babam 30 eylül de vefat etti, ben 2 ekimde ilik nakli oldum, ailem benden babamın öldüğünü sakladı. O an duysaydım bu bana da öl demek olacaktı. Bütün aile el birliği ile benden gizledi. 14 gün sonra ben internetten öğrendim. Bana yalan söylemişlerdi ama benim hayatımı kurtarmak adına…

Yalan dünya da yalansız yaşayamayacağımıza göre, dürüst yalanlar söyleyerek gerçek haklılığımızı ortaya koyalım, ne kendimizi üzelim ne etrafımızı… Söylenen her yalanın geçerli bir nedeni olmalı, o zaman ne can yanar, ne canan kırılır. Başımızda birer ampulle gezmemize gerek kalmaz.

 
Toplam blog
: 11
: 645
Kayıt tarihi
: 06.11.08
 
 

1969' da Gaziantep'te hayata merhaba dedim, lise mezunuyum ve 2 çocuk annesiyim, zorda olsa yaşamaya..