Yalan üzerine biraz kafa yormaya ne dersiniz?

Tıpkı sevgiler paylaşıldıkça çoğaldığı gibi ve üzüntülerin de paylaşıldıkça azaldığı gibi küçük yalanların da çoğaldığı zaman büyür diye düşünürüm her zaman.

"Küçük yalanlarla bir şey olmaz" demeyiniz. Yalan'ın büyüğü küçüğü olmaz.

Yalan'ın rengi de yoktur.

Eşler arasında "pembe yalan" diye adlandırılan bir yalan türü üretilmiştir ülkemizde.

Ne demek pembe yalan!

Efendim eşler arasında olur muş küçük pembe yalanlar..

Olmaz!

Olamaz! Olmamalı özellikle eşler arasında. Pembe Mavi Sarı yalan nasıl oluyor anlayabilen varsa söylesin lütfen.

Kimse ile olmamalı yalan.

Yalan üzerine kurulu aileyi düşünmek dahi istemiyorum.

Neymiş, küçük pembe yalanlar olmasa yuva yıkılır mış..

Asıl küçük pembe yalanlara göz yumulursa yuva yıkılır azizim! O küçük dediğiniz yalanlar çoğalır çoğalır, tıpkı balonun aşırı şişirilmesi misali bir gün küçük yalanlar büyük yalanları doğurur ve yuvanız yıkılır.

Doğru değil mi?

Evet doğru.

Ee, o zaman neden yalana başvurulur? anlamakta zorlanıyorum.

Yalan ile kandırmak aynı şeydir.

Söz verirsiniz bir konuda birine. Sözü yerine getirmemek ayrı şey, mazeretten dolayı getirememek ayrı şey dir.

Sözü yerine getirmemekle yalan söylemek aynı ketegoride değerlendirilir.

Boşanma nedenlerine bakıldığında altında yatan nedenlerden çoğu yalandan kaynaklı olduğunu görürsünüz.

Yalandan dolayı kendiliğinden bitmiş olduğu halde evlilik devam ediyor 'muş' gibi evliliklerine devam eden çiftlerle dolu ülkede.

Sadece evlilik müessesesinde mi yalan konuşuluyor?

Hayır, tüm alanlarda.

İş ortaklığında..

Alışverişlerde..

Pazarlama alım-satımlarda..

Hukuk'ta..

Adalet sisteminde..

Aklınıza hangi konu geliyorsa hep yalan hep kandırmaca!

Bir de Avrupa Birliğini konuşuyoruz bugünlerde. 'AB bizi istemiyor' gibi laflar ediyoruz.

Yalan ile yatan yalan ile kalkan ülkeyi neylesin AB?..

Bir kenara koyalım AB'nin sanayileşmiş ve kalkınmışlığını. Yalansız ve doğruluk üzerine kurulmuş bir birlik olarak inşaa edilmiştir. Zaten bu normlara sahip olmamış olsaydı sanayileşmeyi ve kalkınmayı da göremezdi.

Varsayalım AB'ye girdi Türkiye (böyle bir şeyin asla olamayacağını düşünenlerdenim), hangi özelliğimizle AB ülkelerindeki küçük ölçekli iş kollarıyla ülkemizdeki küçük ölçekli iş kollarıyla birbirini tamamlayacaktır merak ediyorum?

Büyük sektörleri kurumsallaşmış sektörleri ayrı tutuyorum. KOBİ noktasındaki küçük işletmelerin çoğu şark kurnazlıklarıyla işlerini yürütmektedirler. AB, böyle işletmelerle dıyalog kurabilir mi?

Kuramaz.

O halde Avrupa Birliği üyeliğine girme hayali unutulsun!

Şunu söylemeye çalışıyorum;

Yalan bütün kötülüklerin anasıdır.