Yalan

Künye: Yalan! Yalan!! Yalan!!! / Yalancılığın Psikolojisi

Charles V. Ford, HYB Yayınları, Psikoloji Dizisi; Çeviren: Şerife Küçükal Dalbudak - 255 sayfa, Ciltsiz, 1. hamur, ISBN: 975-6972-10-6; Boyut: 16cm x 24cm; Baskı Tarihi: 1997, Özgün Dili: İngilizce; Özgün Adı: Lies! Lies!! Lies!!! / The Psychology of Deceit.

Kitap; yalanın tanımını, biyolojisini, yalan söylemeyei öğrenmeyi, yalanın nedenlerinı, patolojisini, yalanı yakalamayı, yalancının tedavisini içeriyor. Olaya tümüyle tıbbi açıdan yaklaşıyor, dolayısıyla işin kültürel yanını gözardı etmiş oluyor.

İnsanlar neden yalan söylerlermiş?

Cezadan kaçmak için.

Özerklik duygusunu sağlama bağlamak için.

Saldırganlık için.

Güçlü olmak için.

Başkalarını alt etmek için.

Dileklerinin gerçekleşmesi için.

Kendini kandırmak için.

Başkalarını yönlendirmek için.

Başkalarına yardım için.

Başkalarının kendilerini kandırmaları için.

Rol karmaşasının yol açtığı sorunları çözmek için.

Benlik saygısını korumak için.

Kimlik oluşturmayı sağlamak için.

(Sayfa: 79-92.)

Bir de biz sayalım:

Yalancılık bir alışkanlık olduğu için.

Yalancılık bir altkültür olduğu için.

Para için (esnaf günde 100 yalan söyler).

Doğru söyleyemediği, hatta doğruyu ayırsayamadığı için. B tür kişiler doğru söylense bile, yalan sanır.

Doğru söyleyen cezalandırıldığı için. Yalan söyleyen ödüllendirildiği için. Bu durumda çok az kişi doğruyu söyler, onlar da 9 köyden kovulur.

Başkasına zarar vermek için (muhbir vatandaş).

Haset, gıpta, kıskançlık nedeniyle.

Hakirlik, zalimlik, korkaklık nedeniyle. (Nazım’ın tanımı.)

Güzel yalana inanmak, çirkin doğruya inanmaktan daha zevkli olduğu için.

Doğrunun bedelini ödememek için.

Her yer yalanlarla dolu olduğu için.

Dezenformasyon için: Propaganda, reklam, casusluk, vd...

Gelelim günümüz yalanlarına:

Çok çalışan kazanır.

Yasalar uygulanmak içindir. (1 günde 1.000 sigara içimi ihlali, 10.000 kırmızı ışık ihlali görüyorum. Yasalar uygulansa, devlet tüm borçlarını ödemişti çoktan.)

Demokrasi tanımı.

Liberalizm tanımı.

Özgürlük, kardeşlik, eşitlik.

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin bazı maddeleri (mülk, aile hakkı).

3 darbe ve 3 liberalizmden sonra, iyi bir noktadayız.

Geriye ne kaldı? Geriye bir şey kaldı mı?