Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '09

 
Kategori
Dostluk
 

Yalnız değilim, sizler varsınız.

Yalnız değilim, sizler varsınız.
 

Hayırlı yıllar olsun


01/01/2009


EVDE TEK BAŞIMA KENDİMLE- BAŞ BAŞA


Yeni yılın teşrif etmesine çok az zaman kaldı. Aman, 2008 den ne buldum, ne gördüm de 2009 gelse ne yazar, gelmese ne yazar demeyeceğim işte. İnadına 2009 diyeceğim ve 2008 zi odun ile kovalayacağım. Yarınlara umutla bakmak istiyorum. Bunu hem kendim hem de tüm dünya için diliyorum. Tüm kötü ve karanlık günler inşallah 2008 ile birlikte çekip gider. İsterse gitmesin bakalım! Odunla kovalayacağım dedim ya!

Günler öncesinden karar almıştım, hiçbir davete icabet etmeyecektim. İyi de yapmışım, oh ya! Kafa dinlemek kadar güzel bir şey var mıymış? Arkadaşlarım genelde evli kişilerden oluşuyor. Ben aralarında sap gibi yalnız kalmaktan sıkılıyorum açıkçası. Eğlenemiyorum, mutluluk oyunu da oynayamam, en güzeli beni ev paklar, işte böyle..

Bu kararımın doğrultusunda sabah erken saatlerde marketten alışveriş yapmak üzere evden çıktım. Yağmur hafifçe çiseliyordu ama daha önceden çok yağdığı için caddeler yine nehir görünümündeydi. Kaldırımda caddeden geçen arabaları kontrol ederek yürüyordum. Maalesef dikkatli olmam hiç işe yaramadı. Özel otonun teki yanımdan öylesine hızlı geçip gitti ki, beni iç çamaşırlarıma kadar ıslattı. Bu terbiyesizliğine ardından ben de sövdüm tabi. Fırın caddenin karşı sokağında olduğundan mecbur o tarafa geçtim, ekmeklerimi aldım yaya geçidindeki ışıkların yanmasını beklerken, bu seferde bir güzel bu tarafta ıslandım. Çamurlu sular gözlerime kadar girdi. Ya vallahi, billâhi de artık neye üzüleceğimizi kızacağımıza şaşırdık. O sırada sinir tepeme çıktı. Beni ıslatan araba kazara dursa, direksiyon başındakine panter gibi saldırabilirdim belki. Allahtan çekip gitti.


Üzerimden sular aka aka markete girip lazım olanları aldım almasına da, para ödemek için kuyrukta beklemek, bir işkence oldu adeta. Neyse, soğuk bir yandan, üzerimdeki pantolon bacaklarıma yapışmış, belden aşağım buz gibi olmuş, titreye titreye eve döndüm. Paketleri mutfağa bırakır bırakmaz doğruca banyoya girdim ve duş aldım mecburen. Sıcak su titrememi ancak kesti. Islanan giysileri de makineye attım yıkansınlar diye. Kendime şöylece ufak bir ziyafet çekeyim diye mutfağa geçip akşam için bir kaç çeşit yemek hazırladım. Caddenin köşesindeki Romen vatandaştan aldığım karanfilleri vazoma yerleştirdim. En güzel masa örtümü serdim. Tabakları çanakları koydum, oh ne alâ resim gibi masa oldu. Birden bire aklıma keşke bira da alsaydım gelmez mi? Hay Allah yahu! İşte yalnızlığın bu tarafları çok zor geliyor insana. Evli olan ve çalışmayan hanımlar eşlerinin kıymetlerini bilsinler vallahi. Hayat çok zor, çooook! Akılsız başın cezasını ayaklar çeker diye boşuna söylememişler tekrar giyinip bu sefer sokağımızda olan tekele gittim.

Ben içki kullanmam ve de sevmem. Sahne sanatımı icra ettiğim yıllarda heyecanım yatışsın diye yarım duble kola karıştırılmış viski içerdim sadece. Şimdilerde özel hayatımda sadece özel günlerde masadakilere iştirak etmek için aynı şeyi tatbik ederim. İki bira aldım bu sefer sokakta ıslanmadan eve döndüm.

Saat 21.30 da az da olsa yemeğimi yedim. Sanki tok gibiydim. Önemli olan masada bir şeylerin olması ve sanki gözümün, gönlümün dolmasıydı zaten. Geçtim bilgisayarımın başına. Bu sırada ufak ufak biramı da yudumlamaya başladım. Tabi yanında çerezle. Bu arada telefonlarım (Allah susturmasın)hiç susmak bilmedi. Bazı iki, bazı üç telefona aynı anda cevap vermek durumunda kaldım. Hele posta kutumu sormayın bine yakın mesajım var. Eh bunun adı yalnızlık olmadı tabi. Ama inanın şikâyetçi değilim aranmak çok güzel bir şey. İnsanı mutlu kılıyor. Bu arada bir bardak biramı içtim ve beni tuttu zahir inanırmısınız? Hafif başım dönmeye ve de uykum gelmeye başladı sanki.

Ayyy! Uzaklardan sesler gelmeye başladı. Evet evet, yeni yıl geliyor sanırım. Hoş gelsin sefalarla birlikte, tüm dünya ve ülkemiz için huzur dolu, savaşsız, kansız, hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu, Atatürk aydınlığında gelecek yıllarında müjdecisi olarak gelsin. Gidenin ise, elimden çekeceği var. (Tv yi sadece haber saatlerinde açtığım için bu gece farkına varmamışım.) Evde odun da yok ama merdane var. Şimdi kalkıp bu 2008 ‘i kovalayacağım. Merak etmeyin dostlar, sizin içinde kovalayacağım. Sevgiyle ve hoşça kalın.

 
Toplam blog
: 375
: 801
Kayıt tarihi
: 30.04.08
 
 

İstanbul Kadıköy doğumluyum. Herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, önya..