Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Carolina Isolabella Özgün

http://blog.milliyet.com.tr/carolinaozgun

04 Aralık '06

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Yalnızca yalnızlık

Yalnızca yalnızlık
 

Yalnızım, yalnızsın, yalnızız…

Bir koca dolu dünyada yalnız ve yapayalnızız. Nasıl deme aynen öyle işte.

Yürürken istersen biriyle yürü iki bacağının taşıdığı yalnızca sensin, gece uyurken istediğin kadar sevdiğine sarıl, uyu, yalnızsın, rüyan da senin, düşler de senin, akıl da senin ve yalnızsın. Yıkanırken istersen hamamda yıkan, yıkadığın sensin, senin vücudun; yalnızsın. Düşünürken istersen toplu düşün, yalnızsın, sadece sensin ve düşündüğünü anca sen bilirsin. Yemek yerken, iş yaparken, dans ederken, sen sadece sensin ve yapayalnızsın. Aşkta, varlıkta ve yoklukta ister kabul et, ister reddet, yalnızsın işte. En çok korktuğun yalnız kalma duygun aynen sensin işte. Sanıyor musun ki biri var yanında, elini tutuyor, hep seninle ve seni düşünüyor. Üzgünüm ama kanma, yanılma, aldanma…Çünkü yalnızsın ve yapayalnız göçeceksin. Er ya da geç, öyle ya da böyle, göçecek olan sensin, gidiş senin, gelişte olduğu gibi.

Şu çokça hayıflandığın, kızdığın, hırslandığın yalnızlığını sevdiğinde kendini o binlerce kalabalıkta bulmuş olacaksın çünkü başkaları diye gördüğün ve anlaşılmadığını sandığın diğerleri sadece senin binlerce kişiliğinin sana yansıması ve aslında reddettiğin ya da hayranlık duyduğun yanılsamaların. O binlerce kişilik içinde kendini yaratma çaban ve var etme çaban seni yalnız kılan ve acıttığını sandığın büyük aldanışın. O kadar büyük ki içine tüm yaşamın sığar, orda kendini kaybettikçe bulur ve dirilirsin, kaç kez öldüğünü hatırla, kaç kez canının acıdığını, kaç kez kendini kapalı duvarlara esir ettiğini, sandıkların, zannettiklerin, aldandıkların hepsi sensin…

Kendini var etme çaban, kendini değerli hissetmek istemen, başkalarının sana değil senin kendine vermediğin, vermeyi hak etmediğini düşündüğün en derin korkuların. Artık duy, kendini, öz sesini, ak kendine, ayaklan ve anla… Çocuk, çocuk kendini hatırla, sev, anla, söyle artık… Aşık olduğuna bak, sevdiğine, evine, odana, sana bak, bak, bak…

Görerek bak, ne olduğunu görecek kadar derin bak, bak ve gör, gör ki el yordamı yürüdüğün yol sen olsun, kalbine vuran gölge ışık sen olasın, gölgende kaybol, bedeninde benliğini bul, birleş, sev, hasretle kendine sarıl, özlediğini sandığın bir diğerinin senin yarımın olduğunu bil, bul, tut ve birleş…

Titre tıpkı sevginin titreştiği gibi titre, hisset o soğuk ama ılık olanı hisset, tepeden tırnağa sarın, sarmalan, hatırla. Ağaca bak, ihtişamına bak, toprağa sarılışına bak. Denize ak, damlalarındaki tuza bulan, rüzgâra karış, dolan saçlarına, es melteminle, parmaklarına bak enerjinin uçlarından nasıl da bütünde hareket ettiğine bak, beynine gir, her odasını dolaş, yavaşça ilerle, içinde kaybolma, sadece yürü, tanı, tanımla, kokla, ışıklarını yak, karanlığın ışısın, gecendeki yıldızlarını yak sonra güneşe bak.

O yalnız kaldığın, yalnız olduğuna inandığın seyirde seyirci ol, bak sadece bak…

Şimdi o sen misin? Ben miyim? Biz miyiz yoksa siz misiniz? Sen neden sensin? Ben neden benim? Onlar neden onlar? Sizler siz misiniz? Sen dediğim sen değilsin çünkü o benim, bensin, biziz ama yalnızca biriz. Ne dersen de, duymuyorum artık, acıtmıyor artık, yalnızca yalnızız işte… Sen ve ben ve bir de bilinmeyen … Yalnızım, yalnız, çok yalnız…

3 Aralık 06

Carolina Isolabella Özgün

 
Toplam blog
: 144
: 676
Kayıt tarihi
: 21.09.06
 
 

İstanbul'da yaşayan bir levantenim, yeni özler, sözler, gözler tanımayı, farklı bakış açılarını p..