Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '08

 
Kategori
Psikoloji
 

Yalnızız

Yalnızız
 

Şu akıp giden insan selinin aceleciliğinin nedenini hiç düşündüğünüz oldu mu? Hatta kendi yaşamınızı günde birkaç dakika olsun değerlendirdiniz mi? Paranın, aşın-ekmeğin, makam ve itibarın, etrafındaki kalabalığın sizi tatmin etmediği için, tutku olmayıp da tutkuymuş gibi sarıldığımız bazı yaşam şekillerimizin altında yatan gerçeği görebildiğiniz oldu mu?

***

Kimimiz dünyaya okumak için gelmişiz gibi okuruz; hep okuruz. Kimimiz içmezsek yaşadığımızı hissetmediğimizi sanır, hep şişeye sarılırız.

Kimimiz çocuklarımızın vermek istedikleri sevgiyi görmez, görmek istedikleri ilgiyi vermeden alelacele koşar iskambil kağıtlarının, hokey taşlarının başına çörekleniriz.

Kimimiz işimize olması gerektiğinden kat kat fazla ilgi gösterir, çok fazla çalışırız.

Kimimiz üç dernekte görev aldığımız yetmezmiş gibi, dördüncünün yönetimine girmek isteriz.

Kimimiz değişik arkadaş topluluklarıyla değişik günlere katılırız.

Kimimiz dünyaya çocuk doğurmak için geldiğimizi sanır, altı çocuktan sonda yedincisine hazırlanırız.

..........................

* * *

Bu sözde tutkuların çoğunun, hatta hepsinin altında insan olarak ruhen doyumsuzluğumuzun, kendimizi yalnız hissettiğimiz gerçeğinin ta kendisinin yattığını itiraf etmek bizi küçültür mü?

Seyfettin Bey’in şu kalabalık arkadaş grubu arasında attığı kahkahalara bakmayın. Kendisini yalnız hissetmiyorsa, az sonra evine vardığında güvercinleriyle saatlerce yaşamını paylaşması niye?

Aynı şekilde Munise Hamın’ın saatlerce akvaryumun başında oturması?

Kenan Bey’in tüm ilgisini evdeki muhabbet kuşuna vermesi?

Dilek Hanım’ın on sekiz saat örgü örmesi?

Abdullah Bey’in gece yarılarına kadar hiçbir zaman sergilemeyi düşünmediği suluboya resimler yapması? Yaşamak dururken yaşanılanı ya da yaşanılabiliri yazan yazarların sabahlara kadar tuşlara basması?

***

Yalnızız. Hayatı doyasıya yaşayacağımız bir eş, bir dost bulmak imkansız gibi.

Ama belki de bu yalnızlık duygusu yüzünden insanlar yaratıcı oluyorlar. Yalnızlık duygusunu bastıramayanlar, buluşlarıyla kendilerini tatmin ediyorlar. Tatmin olamayanlar da intiharı seçiyor. Ve bu, gelişmiş kabul ettiğimiz toplumlarda daha çok.

İçimizde hayatı gerçekten hayatmış gibi yaşadığını iddia edebilecek kaçımız var?

Hayat, “Ben yalnız değilim!” diyebilenler için hayattır. Yoksa çoğumuz kendimizi kandırıyoruz...

 
Toplam blog
: 119
: 629
Kayıt tarihi
: 01.10.08
 
 

Eğitimci- Gazeteci-Yazar İlköğrenimini Emirdağ'da, ortaöğrenimini Bolvadin, Eskişehir, Afyon'da..