Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '06

 
Kategori
Psikoloji
 

Yalnızlık ve ben...

Yalnızlık ve ben...
 

Pek çok insanın en büyük derdi olmuştur yalnızlık… Sevgilisi, ana babası, evladı,, arkadaşı, nişanlısı, kocası, karısı tarafından terk edilen insanlar yalnız kaldıklarını düşünerek çoğu zaman bunalıma girerler, hatta intihara kadar sürüklenenlerimiz olmuştur… Hiç düşünülür mü acaba gerçekten yalnız mıyız? Ben yalnız değilim ve hiç kimsenin de aslında yalnız olmadığını düşünüyorum…

1,5 yıl önce net’den bir yazarla tanıştım... İsminin başındaki Dr. ünvanını gördüğümde tıp doktoru sanmıştım... Oysa ki ekonomi doktoruymuş, birkaç üniversite bitirmiş yurt içi ve yurt dışında.. Üniversitede öğretim görevlisi olan bu kişi yaptığı başka işlerin yanında bir de büyük sayılabilecek gazetelerden birinin köşe yazarı.. Her gün ekonomi ile ilgili yazılar yazdığı gibi bir dönem de hayata dair yazmış.. Hayata dair yazdığı yazıların birinin konusu yalnızlıkla ilgili imiş.. Yazıştığımız ilk günlerde haliyle birbirimize sorular sorarken o bana “Yalnız mı yaşıyorsunuz” diye bir soru yöneltti.... İki oğlumdan büyüğünün uzakta USA’da yaşadığını, küçüğünün ise benimle birlikte olduğunu söyledim.. Gündüz çalıştığım için oğlumun yüzünü ancak akşam görebildiğimi ama onun da evde oturmayıp arkadaşları ile dışarı çıktığını aslında genelde yalnız olduğumu söyledim... Tam cümleyi yazıp tuşa bastığımda an denecek kadar kısa süren bir zaman dilimi içinde yanlış bir bilgi aktardığımı fark ettim.. Bir anda öfkeyle doldu yüreğim, nasıl olup da içimdeki ben’i hiçe sayarak yalnızım demiştim.

Akabinde “pardon özür diliyorum yanlış söyledim yalnız değilim, ben varım, Sema var yaşamımda” dedim.. Ben bu cümleyi yazarken aynı anda karşı taraftan da gelen yazıda “size hayata dair yazdığım yazılardan birini gönderiyorum, okuyun sonra konuşalım” dedi.. Yazısı yalnızlıkla ilgili idi.. Aslında insanın yalnız olmadığını herkesin içinde bir benlik olduğunu, ama çoğu kişiler bunu fark edemeyerek yalnızlığı bir kabus gibi üzerlerine yapıştırıp psikolojik olarak büyük sorunlar yaşadıklarını detaylı bir şekilde anlatıyordu.. Yazıyı okuyup yazara döndüğümde bana “ne düşünüyorsunuz bu konu hakkında” dedi.. “Bana bu soruyu sormamanız gerekirdi, sorunuzun cevabı ve ana fikri siz yazıyı göndermeden önce benim yazdığım o bir kaç kelimede açık ve net olarak belli değil mi” diye soruyla cevap verdim... Yazarın upuzun yazdığı yazıyı ben özetle bir kaç kelimede toplamıştım, “yalnız değilim BEN varım”.. Haklı olduğumu aslında durumu fark ettiğini ama özellikle sorduğunu söyledi.. O an beni sınadığını düşündüm, Sonrasında güzel bir kalem arkadaşlığımız oldu yazarla, engin kültüründen ve bilgisinden yararlandığım da oldu zaman zaman…

Geriye bakıp yaşamım boyunca yalnızlık çektim mi diye düşündüğümde, hiç böyle bir anımın olduğunu hatırlamıyorum.. Ben’i seviyorum çünkü, ben’imle olmayı seviyorum… Yalnızlık olarak nitelendirmeyip kendimle baş başa kaldığım anlar olarak değerlendiriyorum.. Ben’le paylaşırım sevincimi, kederimi, sıkıntımı, hüznümü, keyfimi, hayallerimi, her konuyu paylaşır zaman zaman da tartışırım .. Düşünsenize siz de yapmaz mısınız böyle, “tabii ki yapıyoruz” dediğinizi duyar gibiyim… Birisine bir şey anlatırken şöyle başlamaz mısınız “düşündüm de”…Kiminle düşündünüz içinizde bir “ben” var onunla düşünür, tartışır, kararlar alırsınız.. Demek ki yalnız değilsiniz, bir “ben” var içinizde sizin olan, sizinle gülen, sizinle ağlayan, sizinle düşünen ve elinizde o beni sevmek, ya da sevmemek…

Sevmediğimi düşünüyorum bu soğuk ve ürpertici kelimeyi… Dilerseniz günlük yaşamımızda nasıl yorumladığımıza bir bakalım… Yalnız güneşleniyorum tek başıma... Hayır Ben’le güneşleniyorum, bir Ben var içimde benimle güneşlenen... Yalnız, tek başıma yemek yiyorum.. Hayır Ben’le yemek yiyorum, bir Ben var içimde, Ben’le yemek yiyen .. Sarı gülü sevmeyenimiz yoktur sanırım, ama bu çiçeğe yüklenen "ayrılık" o güzelim güle hüzün katar kim ne için yüklemişse.. Çünkü ayrılık demek yalnız kalmak demektir.Gelin sarı gülün üzerindeki bu ayrılık tanımını kaldıralım... Gelin insan üzerinde kullandığımız “yalnız insan” tanımlamasını da kaldıralım, yalnız insan yok çünkü.. Ve gelin yalnız olmadığımızın ayırdına varıp yaşamayı deneyelim şu kısacık ömrümüzü... Bakın nasıl keyifle yaşanılır olacak yaşam…

Sevgiyle kalın….. İçinizdeki Ben’le kalın….

 
Toplam blog
: 203
: 2037
Kayıt tarihi
: 23.10.06
 
 

İnsanların yapmaktan mutlu oldukları hobileri vardır. Benim de en severek yaptığım, hayatımda yen..