Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ağustos '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yanıldığıma değil, insanlığın bittiğine şahitliğimdendir üzüntüm!

Öncelikle itiraf etmeliyim ki benim için çok zor bir yazı bu; oğlum ısrarla söz aldı Ergenekon davası ile ilgili yazı yazmayacağıma dair…

Hatta bu gece yazı yazmasam çok da mutlu olacaktı! Diyeceksiniz ki “zaten com.tr yazarısınız, ille de zorunlu değil ya, yazmayıverin”!

Öyle olmuyor işte; son yazımı hafta sonu için yazmışım, resmen lay lay lom, yeni yazı yazmazsam yine aynı yazı duracak orada… Hadi bana bir sorun: Bırakabilir misin o lay lay lom yazıyı orada?

Cıkss! Bırakamam!...

İçim el vermez…

******

Yatmışım sabahın bir köründe ve kalkmışım davanın başlama saatinde, desen ki iki saat uyumuşum, full pc başındayım gazetelerin flaş haberleri senin Twitter benim; Facebook bir taraftan, diğer taraftan “Canlı yayındayız” diyenlerin peşinde…

Saatler saatleri kovaladı, put gibiyim bu arada, tek hareket eden yerim sağ el bileğim; bir tık oraya bir tık buraya…

Sonuçlar gelmeye başladı; şimdi kimseyi kandırmayayım: Canım çok sıkıldı!

******

Hukuk insanı değilim, ahkam kesmem mümkün değil; öyle alengirli işlere de kafam pek basmaz, ne yalan, ama müebbetler, otuz, kırk, yüz küsur yıllar ortalarda uçuşunca bir fena oluyor insan!

Neyse… Oğluma söz verdim, işin bu noktasına girmeyeceğim.

******

Sonuçlar geldikçe sosyal medya iyice hareketleniyor, sağ elim otomatik olarak tıklar vaziyette artık; bir merak uyandı içimde (deşifre etmek gibi olmasın diye tam adını vermiyorum) bir konu başlığına tıkladım.

Tıklamamayı tercih ederdim!

Canımı en sıkan durum buydu, zira…

“Müebbet almış, ahhahhh, Allah uzun yıllar yaşamasını nasip etsin inşallah” tarzında beddualarla dolu; kin ve nefret içerenlerden bahsetmeyeceğim bile… Olmamış olan şeyleri birilerine yapıştırmalarından da…                

Mutluluklarını bir nebze de olsa anlayabilirim, inandıkları, inandırıldıkları değerler üzerinden düşünüyor ve adaletin yerini bulduğuna seviniyorlar.

Benim tek anlayamadığım: Profil fotoğraflarında başlarını saç telleri görünmeyecek şekilde örten hanımların, giysilerinden hiçbir şey anlaşılmayan beylerin en makbul sayılan Ramazan ayında oruçlu ağızları ve kıldıkları beş vakit namaz aralığında beddualarda bulunmalarıydı!

Öyle beddualar, öyle nefret kokan, kin kokan ifadeler gördüm ki insanlığımdan utandım!

Onlara göre ben Müslüman değilim, şekil itibariyle haklılar: Namaz kılmam, oruç tutmam; namaz kılmayan, oruç tutmayan halimle ben daha dindarmışım be!

Hayatımda beddua etmedim; hele ki zor durumda olanla alay hiç etmedim!

Bizler böyle kötü insanlar değildik; öyle üzgünüm ki ne zaman toplum bu kadar değişti?

******

Neden değişti diye birkaç açıklamam var elbet, oğlumu fazla germeyeyim, bir başka yazıya kısmet…

******

İnsanların bu kadar tehlikeli hale kolayca gelebileceklerine hiç inanmazdım; üzgünüm…

Yanıldığıma değil, insanlığın bittiğine şahitliğimdendir üzüntüm!

 

http//twitter.com/Gulgunkaraoglu

gulgun_2006@hotmail.com

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..