Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Temmuz '10

 
Kategori
Deneme
 

Yanlış bilinen tarih

Dün yazdığım yazı türkçenin katledilmesi, yok olmasıyla ilgiliydi. Bugünkü yazımda biraz tarih ile ilgili hatalara değinmek istiyorum. Kızıl Sultan olarakta bilinen II. Abdülhamit hakkında konuşalım biraz; bu zat bizim tarih kitaplarımızda eli kanlı, ermenilere işkence eden, ülkesini bir saraydan kontrol etmeye çalışan, gerici olarak ve üstünde çok az durularak anlatılır. Öncelikle eli kanlı kısımdan başlayalım. Bu zatın tahtta olduğu zamanlarda Osmanlı daha dünya savaşına girmemişti ama işgal edilmek için bahane aranıyordu. Bunun içinde en basit yöntem müslüman olmayanların sözde haklarını korumaktı bu yüzden ermenilere silah temin ediliyor içerde olaylar çıkarılıyordu ki işgal için bahane olsun. II. Abdülhamit bu konuda devlet eliyle birşey yapamazdı çünkü diğer devletlere istediğini vermiş olurdu. Bu yüzden oda halkı siahlandırıp bu olayların durmasını sağlamıştır bu olaydan sonra yabancı ülkeler tarafından ona Kızıl Sultan denmiştir. Daha sonra gelelim gerici kısmına II Abdülhamit zamanında okuyan kız ve erkek öğrenci sayısına acak 1950'lerde yetişebilmişti. Ayrıca ilk kız sanat okulunun kurulmasına destek vermiştir. Sirkeci ve Haydarpaşa garlarını, Şişli Etfal hastanesini ve Darulaceze'yi kurmuştu. Bunları yapan biri nasil gerici olabilir ki? II Abdülhamit bilindiği üzere 31 Mart olayı ile tahttan indirilmişti, gelen o orduyu bastıracak Yıldız Sarayı'nda kendi ordusu vardı lakin ben kardeş kanı dökmem diyerek teslim oldu. Şu çok acıdır ki onu tahttan indirmeye gelen komisyon içinde bir tek Türk yoktu. Jön Türkler diye bilinen kesim Abdülhamit'in tahttan indirilmesi için ellerinden gelen herşeyi yapıyordu sonradan çok pişman olmuşlarsada iş işten geçmişti.Şimdi de Rıza Tevfik'in pişmanlık şiirine bakalım:

Sultan Hamid’in Ruhaniyetinden İstimdat

Neredesin şevketli sultan Hamid Han
Feryadım varırmı barigâhına
Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
Şu nankör milletin bak günahına!

Tarihler ismini andığı zaman
Sana hak verecek hey koca Sultan;
Bizdik utanmadan iftira atan,
Asrın en siyasi Padişahına!

Divane sen değil, meğer bizmişiz
Bir çürük ipliğe hülya dizmişiz!
Sade deli değil edpsizmişiz!
Tükürdük atalar kabrigâhına!

Sonra cinsi bozuk ahlâkı fena,
Bir sürü türedi, girdi meydana.
Nerden çıktı bunca veled-i zina?
Yuh olsun bunların ham ervahına!

Bunlar halkı didik didik ettiler,
Katliama kadar sürüp gittiler.
Saçak öpmeyenler secde ettiler.
(... ) pis külâhına.

Bugün varsa yoksa (...)
Şöhretine herkes fuzuli dellâl,
Alemi manada bakda ibret al
Uğursuz talihin şu kemrahına.

Haddi yok açlıkla derde girenin
Sehpayı kazaya boyun verenin.
Lânet ile anılan cebabirenin
Bu, rahmet okuttu en küstahına.

Milliyet davası fıska büründü,
Rıdayı diyanet yerde süründü;
Türkün ruhu zorla asi görüldü
Hem Peygamber'ine Hem Allah'ına

Ve Necip Fazıl Kısakürak Uluhakan:II.Abdülhamit Han isimli eserini "Abdülhamit'i anlamak herşeyi anlamak olacaktır" sözleriyle noktalar. (Not: Burada yazılanların hiçbiri uydurma veya kaynaksız değildir)

 
Toplam blog
: 3
: 633
Kayıt tarihi
: 07.07.10
 
 

Şu anda Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde inşaat mühendisliği okuyorum. Kitap, gazete okumayı seve..