Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Kasım '09

 
Kategori
Spor
 

Yanlış ile gurur duymak

Yanlış ile gurur duymak
 

DÜŞÜNDÜREN PANKART.


Artık hiç bir tv programında politikacıları dinlemiyorum. Açık oturumlar, söyleşiler ve diğer haber programında bütün politikacılar asla kendilerine sorulan sorulara net cevap vermiyorlar çünkü. Soruları soran gazetecilerle önceden pazarlık yapıp bunları sorabilirsin ama bunları sormıyacaksın diyen bir politikacı nasıl halkın temsilcisi olabilir. Halk adına hareket ediyorsa o politikacılar o zaman kendi halklarını da aynı şekilde itibarsız yalancı ve hilekar olarak düşünüyorlar.

Artık spor programları da izlenemez ve dinlenemez hale gelmekte. Bir hafta beyaz olan şey diğer hafta siyah olabiliyor. Artık klüp başkan ve yöneticileride politikacılardan alışkanlık haline gelen bu davranışları benimsemiş görünüyor. Artık klüp başkanlarının da doğru söylediklerine inanmıyorum.

Yanlış yapmak insana mahsus bir hareket olduğuna göre bir konudaki davranış yada uslubunun yada sözlerinin yanlış olduğunu gördüğünde bunu kabul etmek yine insana mahsus erdemli bir davranıştır. Tarih erdemli insanlara her zaman hakettiği değeri vermiştir. Ama yalan ve yanlış yapan bunu bilerek yapanlara ise yine hakketiği olumsuz değeri de vermiştir.

Son yaşanan basketbol 1. ligi olayında cezalı oyuncuya başka bir oyuncunun ismi deklare edilerek forması giydirilerek oynatmak, bunu alenen yapmak, federasyona yanlışı bildirmek hemde bir kez değil üst üste bir kaç kez bunu yaparak hem taraftarını, hem rakibi, hem de federasyon yetkililerini kandırmak bir kişinin yaptığı bir olay olamaz. Bu kandırmaca oyunu bir basketbol takımı ile ilgili ise başta sorumlu yönetici sonra baş antrenör yardımcı antrenör ve olaya adı karışan oyuncuların oluşturduğu grup tamamen sorumludur. Bunun aksini her ne suretle olursa olsun iddia etmek kandırmacayı haklı hale getime çabasıdır ki bence ikinci bir ağır spor ahlakına yakışmayan davranıştır. Taraftarların bu yanlış ve kandırmacayı savunması ise daha acıdır. Bu kandırmacanın en üst sorumlu kişisi nasıl adam gibi adam oluverir. Yoksa toplumumuzda bu tarz kandırmaca düşünceler kanıksanıp bunun tersi olan davranışlarmı yuhlanacaktır. Taraftarlar bu davranışa onay vererek kendi düşüncelerinin de bu doğrultuda olduğunu göstermiş olmuyorlarmı? Peki bu yönetici adam gibi adam ise neden yönetim kurulu istifasını kabul etmiştir. Yoksa bu da bir kandırmaca mıdır?

Yakında bu tarz davranış yapanların omuzlara alınıp........ seninle gurur duyuyor.. tezahüratlarını duymak normal bir davranış olacaktır. Geçmişte bunu bir çok kez duyduk. Ama bu tür davranışların normal hale gelmesi toplumsal ahlak için olumsuz bir süreçtir. Bu konuda spor yazarlarının yazı yazmaması da son derece düşündürücüdür. Elbette kurumları yıpratmadan bu tür olayları analiz etmek sorumluları gerektiği gibi cezalandırırken kurumları yıpratmadan olayları yazmak önemlidir. Amaç bağcıyı döğmek değil üzüm yemek olmalıdır. Bu konuda iyiye, fair playe doğru yol almak istiyorsak bu konuda herkese görev düşmektedir.

Fransa ile İrlanda arasında oynanan Dünya kupası finalleri eleme ikinci maçında topu eliyle düzelten oyuncunun evet maç tekrar edilmeli bu bence daha adil bir kadar olacaktır açıklaması bence son derece önemlidir. Maç esnasında bilerek yada gayri ihtiyari elin topa gitmesi normaldir. Bunu futbol oynayan (izleyen değil) hemen herkes kabul edecektir. O anda bunun dile getirilmesi o heyecanla o atmosferde mümkün olmayabilir. Ama maçtan sonra belki vicdanen belki tepkiler nedeniyle maçın tekrar edilmesi adil bir kadar olacaktır ve edilmelidir diyebilen oyuncu bence örnek bir davranışta bulunmuştur. Elbette bunu maç esnasında yapabilmesi çok daha erdemli olacaktı.

Sonuçta spor oyun kuralları içinde hiç bir zaman gayri ahlaki bir kural yoktur. Hemen hepsi adil eşit ve tamamen yarışma esaslarına göre kurallar bütünü oluşturulur. Bu kurallar bütününü hile ile kandırmaca ile rakibin emeğini çalarak haksız rekabet yaratarak bozmak elbetteki cezalandırılmalıdır. Bunun tersini düşünenler kandırmaca ve haksız rekabeti normal görenlerdir ki bunlar için olay spor ahlakı değil yarışma ve fair play ruhu değil tamamen spor anarşisidir.

Bu günlerde bir başka yöneticinin de bunun karşı klüplerin bir komplosu olduğunu ileri sürmesi de nasıl bir cehalet örneğidir aklım almıyor. Üstelik bu kişinin o klüpte başkanlık yapmış olması da son derece vahim bir durum değil midir?

 
Toplam blog
: 96
: 648
Kayıt tarihi
: 12.08.08
 
 

Karadenizliyim. İzmir' de yaşıyorum.  Dünyanın tek bir ülke  olduğuna inanarak  bütün insanların ..