Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Eylül '07

 
Kategori
Ruh Sağlığı
 

Yansımanın sahibi

Yansımanın sahibi
 

Bir gün arabanın içinde oturmuş birisini bekliyordum. Sıkılmamak için yakın gözlüklerimi takmış gazete okurken bir şeyi farkettim. Arka taraftan gelen bir ses üzerine gözüm dikiz aynasına kaymıştı; aynada gördüğümden hiçbir şey anlamamıştım. Görüntü bulanıktı. Yakın gözlüğümle değil uzak gözlüğümle bakmamı gerektiriyordu ve ancak uzak gözlüğümle baktığımda netleşiyordu. Oysa ayna ve görüntüsü ile aramda otuz cm mesafe var yoktu. Yakın gözlüğümle aynanın çerçevesini, camını, üzerine yapışmış tozu bütün netliği ile görebiliyor ama görüntüye gelince onu bulanık görüyordum. Anladım ki görüntü aynadan yansısa da aynaya ait değildi, hayata aitti ve aynaya değil hayata baktığım gibi bakmalıydım.

Bu anı aklıma bu gün son şeklini verdiğim öyküde anlattığım kahramanın ortaya çıkan görüntüsü üzerine geldi. Görüntü çok olumsuz bir görüntü idi, daha doğrusu berbattı. Böyle olumsuz özelliklerin aynı insanda toplanması pek akla yakın değildi. Yazıyı ne kadar toparlamaya çalışsam da olmuyordu. Hiç sevmediğim birisini anlattığım sonucu çıkıyordu neresinden baksam. Oysa duygularımı nitelemeye çalışırsam üzüntü ve acımanın baskın geldiğini görüyordum. Sevmediği birisini suçlayan bir yazı yazan birisi olmak en son istediğim, daha doğrusu hiç istemediğim bir şeydi. Kahramanın tüm hayatını en ince ayrıntısına kadar oluşturmuştum ve tek yaptığım tüm gerçekliği ile yansıtmaktı. Geçmişinde yer alan sebepleri vurgulamaya çalışmıştım, bu günkü davranışlarının altında yatan nedenleri ortaya çıkartmıştım. Ruhunun arka odalarında nelerin dolaştığını, küçük bir çocuğa yapılan hataların, haksızlıkların nasıl bir yetişkini biçimlendirdiğini gösterebilmeye çalışmıştım. Görüntü hiç hoş değildi ama ne yazık ki gerçekti. Anlattığım hayat; çevresindeki –annesi dışındaki- herkesin, ailesinin, eşinin, oğlunun, yakınlarının, arkadaşlarının, tanıdıklarının hor gördüğü, aşağıladığı, ciddiye almadığı, uzak durduğu bir adamın hayatıydı. Kendisine menfaat sağlamak için yaptıkları bir yana karısı ile oğlu dışında çevresine sinir bozucu bir rahatsızlık haricinde zarar verdiği de söylenemezdi. En büyük zararı kendisine idi, bu trajediyi yansıtmaya çalıştım.

Ne de olsa yansıma hayata aitti.

 
Toplam blog
: 35
: 4404
Kayıt tarihi
: 07.09.06
 
 

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra İstanbul'da 21 yıldır serbest avukat olar..