Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Kasım '09

 
Kategori
Müzik
 

Yaralanmış bir akşam üstü ömrüm -İlkay Akkaya

Yaralanmış bir akşam üstü ömrüm -İlkay Akkaya
 

İlkay Akkaya, albüm kapağı


Ünlü bir gazeteci, “Ferhat Tunç” adını duyunca: ”O da kim?” diye sormuştu bir zamanlar.

Adı lâzım değil.

Yirmiden fazla albüm çıkardığını öğrenince de afallamıştı.

Yine de iyi adammış.

Ferhat Tunç’un kasetlerini dinlemiş.

Hakkını iade etmişti Ferhat’ın.

**

Anadolu’da böyle reklamsız; boyalı basında yer almayan ve de magazin programlarına alet olmayan birçok sanatçılarımız var.

Benim sesine sığındığım bir sanatçıdan daha söz edeyim size.

İlkay Akkaya.

Bu güne kadar hiç sesinden bıkmadım.

Söylediği şarkıların, yüklendiği anlamlarla yoğurdum kendimi.

Sesi ile duygularımı temizledim.

Buğulu camları berrak hale getirdim.

Yaşadığım her geçmiş günde kendi ayak izlerimi buldum şarkılarında.

Bazı türküleri, yeniden sevdim tanıdım bu güzel sesle.

Şarkıları, türküleri okumasını çok sevdim.

Bağırmadan, okşar gibi müziğin üstünde gezinen sesiyle hayatı yakaladım.

“O” benim fırtınalı günlerimde sığındığım bir liman.

**

Okuduğu her türkünün ve şarkının hakkını fazlasıyla veren sanatçı, “devrimci kişiliğinden ve sanatından ödün vermeyen yapısıyla” bütün övgüleri fazlasıyla hak ediyor.

Öyle her önüne konulanın, üstüne atlamıyor.

Müzikte ve sözde alabildiğince seçici davranıyor sanatçı.

Kesinlikle, “Minareden at beni/İn aşağı tut beni” gibi sözlerle ilgilenmiyor.

Hayatın tam merkezinde, halkla birlikte ağlayıp gülüyor.

Kaprisi ve de özentisi yok sanatçının.

“O” önce bir insan.

Bir Anadolu.

“O” içimizden birisi.

“O” “İlkay Akkaya”

“O” bir halk sanatçısı.

“Uzak dağ başlarında yanan ateşlerdeydik
Kentin sokaklarında dalga dalga özgürlük
Direndik teslim olmadık binlerce kardelendik
Kaldı çocuk gülüşleri ışığında kavgamız”
diyebilen kavgasına sahip çıkan birisi

“Derde düştüm dermanımı ararım
Derdimin dermanı yar imiş meğer
Yari arar iken yardan ıradım
Yardan ayrı kalmak ya dost... zor imiş meğer”
Bir Neşet Ertaş türküsünün hakkını verebilen bir sevdalı ses.

“Mevlam birçok dert vermiş

Beraber derman vermiş

Bu tükenmez derdime

Neden ilaç vermemiş” türküsünü söylemek, O’na çok yakışıyor.

**

İlkay Akkaya, 1964 doğumludur. Doğum yeri, İstanbul yazıyor da. Önemli değil. Anadolu’nun kızı. Müzik hayatına “Grup Yorum” ile başlamıştır. Daha sonra “Grup Kızılırmak” ile müzik yaşantısına devam eden sanatçının, ilk solo albümünün 1999 yılında çıkardığı ”Kül” isimli albümdür. 2002 yılında “Unutma” adlı albümü, hemen ardından 2003 yılında, ”Yine” adlı bir albüm yapmıştır. “Salkım Söğüt” albüm serileri içinde de yer alan sanatçı, son olarak 2005 yılında ”Yalnız” adlı bir albüm daha yapmıştır.

Özgün eserleri okumadaki ustalığı, türkülere yeniden can cemresi insanı kendinden geçiriyor.

İlkay Akkaya’nın okuduğu bazı şarkıların sözleri şöyle.

Ah Sensiz

Güneş küsmüş şalkımıyor ah sensiz

Zerdali güzeli gözlerinle bak bana

Keder eş oldum yenemiyorum ah sensiz

Baldan tatlı sözlerinle gül bana

Diken sarmış güllerimi deremiyorum

Gülden nazik ellerini uzat bana

Hasret yanar gecelerim ah sensiz

Davran gülüm esen yel ol gel bana

*

Hadi Git

Yaralanmış bir akşam vakti ömrüm

Beni geceler bile anlar oldu

Bütün ezgilerin sustuğu duraktayım

Sen anlamadın gülüm suskunluğumu

Varsın yokluğun zehir gibi yaşansın

Düş de git yüreğimden sessizce

İçimdeki çocuk öksüz kalsın

Yorgunum gitmelerin tümüne

Yangın yemiş türküler gibi git

Kalmasın gök mavisi ezgimde

Su yeşili akmasın yüreğimde

Bir solukta sussun ayrılık gülüm

Tamamlanmış yalnızlık olur ömrüm

Gidersin temelli susarım gülüm

İçim acır ürperirim ormanlarca

En sağır yara olursun yüreğimde

Yıldızların en uzağı gibi susarım

Yangınlar başlar sustuğum yerimden

İçim acır ürperirim ormanlarca

En sağır yara olursun yüreğimde

*

Bekle Buğday Tanesi

Bekle kar altında kalan buğday tanesi

Yine onun sularıyla yeşereceksin

Gözyaşların çare değil ağlama büyü

Başını dik tutabilirsen boy vereceksin

Her yanında allı morlu

Güller açar türlü türlü

Bu fırtına dünden belli

Baş edeceksin

Korku kar eylemez bir kez yola düşene

Sen bir aşkın içindesin yaşayacaksın

Dört yanını börtü böcek sarsa ne çıkar

Toprağa sıkı sarıl boy vereceksin

*

Arka Sokak

Geçmişti bundan ibaret hayatım

Korkmuştum kan ter içinde uyandım

Evimiz arka sokaktaydı

Eve dönmeler bize tuzak

Vurulup düşmüş bedenim

Gölgem ayakta kalmış

Evimiz arka sokaktaydı

Ana caddeler bize uzak

Düşlerim hayallerim hep

Arka sokakta kaldı

Geçmişti bundan ibaret hayatım

Korkmuştum kan ter içinde uyandım

Evimiz arka sokaktaydı

Derin uykular bize yasak

Bağırdım çaresizliğimi

Hiç arka çıkan olmadı

Evimiz arka sokaktaydı

Ana caddeler bize uzak

Düşlerim hayallerim hep

Arka sokakta kaldı

*

Bana Veysel'in aşkı gerek

Acılar beni tez büyüttü

Genç olmuşum şu dünyada ne fayda

Bana Veysel'in aşkı gerek

Güngörmüşüm şu dünyada ne fayda

Ah ne fayda ne fayda

Güngörmüşüm şu dünyada ne fayda

Seni kendime yakın buldum

Uzaklarda turna olsan ne fayda

Bana Nazım'ın aşkı gerek

Yer bulmuşsun mezarına ne fayda

Ah ne fayda ne fayda

Yer bulmuşsun mezarına ne fayda

*

Fırtınada Gemim

Önce düşler terk etti bu kenti
Sonra anılar birer birer
Fırtınada gemim
Aldanmışım
Kırılgan, çaresiz çocuklarmışım
Fırtınada gemim
Aldanmışım
Yıkılıp, savrulan dünyalarmışım
Önce kuşlar terk etti bu kenti
Sonra insanlar birer birer
Fırtınada gemim
Aldanmışım
Kırılgan, çaresiz çocuklarmışım
Fırtınada gemim
Aldanmışım
Yıkılıp, savrulan dünyalarmışım

 
Toplam blog
: 420
: 1641
Kayıt tarihi
: 19.12.08
 
 

1957 Çanakkale/Yenice doğumluyum. Öykü ,deneme, şiir yazarım. Yazdığım bir çok şiirin bestesini d..