Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Şubat '10

 
Kategori
Eğitim
 

Yaratıcı bireyler yetiştirmeliyiz...

Yaratıcı bireyler yetiştirmeliyiz...
 

Sanat evimizde ,çocuklar ve gençlerle dolu günler yaşıyoruz...

Çalışmalarımızı duyan aydın eğitimciler, veliler, çocuklarıyla birlikte koşup geliyorlar...

Çok sevimli , çiçek gibi nazenin çocuklar...

Bizim çocuklarımız...Zeki, atik, ayık ve kendileriyle barışık dünkü bebekler...

Bu kadar cici insan yavruları, nasıl oluyor da ergenlik çağında itilen;büyüyünce- kakılan -insanlar olup çıkabiliyorlar...

Bu çocuklarımız için- elini taşın altına koyan -kaç kişi var bu ülkede ?..

Eğitimcilerin ve velilerin -sekiz zeka kuramından- haberleri var mı ?..

Çocukların yaratıcılıklarını ortaya çıkarmak bize ne kazandırır ?..

Yaratıcı kişiler, devrimci ruha sahipler mi ?..

Sanatın ne denli bir güç olduğunu herkes anlamaya başladı mı ?..

Eğitim adı altında neler yapıyoruz ?..

Toplumumuz kaliteli vasıflarla donanmış lider yetiştirmede zorlanıyor mu ?..

Çok konuşan bireyler yerine ;çok üreten insanlar topluluğu olabilecek miyiz ?..

Seçilmişler ordusu,bizi liyakatince temsil edebiliyor mu ?..

Temsil edemiyorlarsa suçlu biz değil miyiz ?..Yoksa kim suçlu ?..

Bugün, özeleştiri yaparak kendimize yönelteceğimiz yüzlerce soru var...

Bu soruları sormaktan korkan ve sorunların çözümünde elini taşın altına koymaktan kaçanlar, gerçek sorun yumaklarıdır.

Yaratıcılığın temelinde, akıcı, özgün ve esnek düşünebilme, dolayısıyla sorun çözebilme becerisi yatmaktadır.

Akıcı düşünebilmek, kısa sürede, ardı ardına bir çok düşünce ve görüş öne sürebilmektir.

Ayrıca “sezgi, merak ve mecaz” yaratıcılığa ortam hazırlayan en önemli unsurlardır.

Yaratıcılık, kişilerin doğuştan getirdikleri bir özelliktir. Her insanda az veya çok bazı yaratıcı belirtiler ve özellikler vardır.

Yaratıcılık, sınırları olmayan, geliştirilebilen bir eylemdir. Öğrenilmez fakat uygun koşullar sağlandığı takdirde geliştirilebilir.

Bir başka deyimle yaratıcılık, toplumun ekonomik veya sosyal yapısının sanatçının kişiliği tarafından sorgulanıp, düşünceleriyle yoğrulup, yeni-özgün bir biçim olmasıdır.

Yaratıcılık; alternatifli düşünme, problem çözme gibi zihinsel süreçleri de içerdiğinden, yalnızca bir süreç değil, süreçler dizisi olarak düşünülmelidir.

Yaratıcılık, bilinenlerden yola çıkılarak eski ile yeni arasında ilişki kurmak, alışılmışın dışındaki farklılıkları yakalayarak, deneyerek özgün etkinlikler oluşturma çabası olarak da tanımlanabilir.

Yaratıcılık dürtüsü insanın varlığıyla-oluşumuyla ilgilidir. İnsan ve hayvan yaşantısı arasındaki fark, davranışın türüne, onun sergilenişine bağlıdır. Hayvan davranışı içgüdüsel ve şartlandırılmıştır. İnsanlarınki rasyoneldir.

Doğal olarak insanın beyni içinde, statükoyu değiştirmeye iten bir şey vardır. Bu onun yaratıcı olmasını ve farklı bir şeyi elde etmesini sağlar. Bu durum psikolojik olduğu kadar sosyolojik bir olgudur da.

Geleneksel eğitim anlayışı içinde eskiden soru sormayan, söz dinleyen, yaramazlık yapmaya, üstüne vazife olmayan şeylerle uğraşmayan bir yapı ve anlayış içinde olan çocuklar benimsenen, kabul gören bir özellik göstermektedir.

Tam tersi özelliklere sahip aktif çocuklar ise dışlanmakta, genellikle de başarısız sayılmaktadır.

Dolayısıyla eğitim sistemimiz içindeki bu anlayışın etkin olması ,sonucunda yaratıcı yeteneklerin değerlendirilmesi ve yaratıcılık ile ilgili araştırmaların gecikmesine neden olmuştur.

Günümüzde yaratıcı nitelikler son derece önemli olup, sanatsal ve teknolojik alanda özellikle üzerinde durulması gereken önemli bir bireysel kriter olarak karşımıza çıkmaktadır.

Sanat evimizde yaratıcılıkları ön plana çıkarılan çocuklar üzerinde yaptığım gözlemler sonucunda,

Yaratıcı kişilerde,


Esnek, özgün ve çabuk düşünebilme yetisi.
Değişik strateji, yöntem ve araçları kullanma eğilim.
Konulara-sorunlara farklı açılardan yaklaşabilen duyuşsal, mizah, sezgi ve görsel algı gücünün yetkinliği.
Soyut veya somut nesne ve kavramlar arasında bağlantıları yakalayabilme, ilişkilendirebilme gücü.
Hayal gücünün zenginliği, esnek düşünebilme ve konulara odaklanabilme yetisi.
Yeni olanı yakalayabilme, mevcut durumları geliştirebilme becerisi.
Senaryo üretebilme, tasarım geliştirebilme özellikleri.

Sorunlara çözüm arayabilen vasıfları taşıdıklarına tanık oluyoruz.

Geleneksel toplum üyelerinin beklentileri ,yukarıda genel hatlarıyla belirlenen yaratıcı kimliğe sahip bireylerin özelliklerine bir ölçüde aykırıdır.

Örneğin :Yaratıcı kişiler marjinaldir, uçlarda gezinen, risk alan, sürekli arayış içinde olup, duygularını bastıramayan, yenilikler peşinde koşan meraklı, var olanlarla yetinemeyen, eleştiren, sorgulayan, kendine güvenli, içten davranan, güç ve statüye önem vermeyen, ayak direyen, bazen toplumun kabul görmediği alışkanlıkları olan, daldan dala atlayan serüvenci bir yapıya sahiptir.

Oysa ki toplum karşısında, var olan ile yetinmesini bilen sistematik, düzenli, statükocu bir anlayışı onaylayan bireyler ister.

Ayrıca toplum, geleneklere uyabilen, görevini eksiksiz yapan, ciddi alaycı olmayan, merkeziyetçi, fazla soru sormayan, üstüne vazife olmayan işlerle uğraşmayan, itaatkâr, kurallara sıkı sıkıya bağlı, toplumun uyumlu bir üyesi olmayı kayıtsız koşulsuz kabul eden bireysel özelliklere sahip kişileri de benimser ve onaylar.

..................

- Evet efendimci, eyyamcı, gelene ağam ;gidene paşam- diyen-goygoyculuğu-atadan gelen erdemli bir miras gibi algılayan kişilerin çoğunlukta olduğu toplumlarda lider sultalı yaşamlar yeğlenir.

Bu kısır döngüyü kırmaya çalışan toplumlarda ortaya çıkan yaratıcı zekaya sahip bireyler,körükledikleri devrimci ve değişimci eylemleri nedeniyle çoğunlukla yok edilmeye çalışılmışlar ; ya da başardıklarında önemli halk kahramanı olarak anılagelmişlerdir.

................

Sanat evimizde bugün minik anasınıfı öğrencilerini ağırladık...Yeteneklerini ortaya koymanın hazzını yaşadılar...

Yaratıcılıkları beni hem sevindirdi;hem de ürküttü...

Sevindim;çünkü ülkenin makus talihini yenerek ,benim göremeyeceğim parlak yarınların mimarı olacaklar...

Ürktüm;çünkü yaratıcı özellikleri ortaya çıkarılan kişilerin horlanarak mutsuz edildiği en az yarım asırlık bir mazi anımsıyorum.

Büyüklerinin himayesinde yardım isteyen çocuklarımızın yaratıcılıklarını ön plana çıkaralım.

Eğer, bunu becerebilirsek, kötü eğitimden, sağlıksız beslenmeden ;hastane köşelerinde sürünmekten ;basiretsiz yöneticilerin kavga şhowlarını izlemekten ;adaletsiz gelir dağılımından işte o zaman kurtulabileceğiz.

Yoksa şikayetlerimizin ayyuka çıkmasından dolayı tek sorumlu kişi kendimiz olacağız...

Bir de zavallı deve kuşları...

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..