Yarbay Ali Tatarı da tarih yazacak

Hani epey zamandır da yazmıyorum. Aslında yazacak bir şey olmadığından değil. Yazacak çok şey var. Tarihte bu günleri yazacak emin olun. Tarih bu günleri çok kalın kalemlerle yazacak. Nasıl ki kurtuluş savaşı günlerini tarih yazıyor ve biz okullarımızda o günleri okuyoruz, bir gün bu günlerde aynı şekilde okunacak. Fazla benzetmekte istemiyorum ama kurtuluş savaşı günlerini okuyunca bu günlere dair çok ama çok fazla benzer şeyler görüyorum.

O günlerde bilen bilir bilmeyen bilmez kimle savaşmıştık? İstanbulda bir Damat Ferit hükümeti, padişah ve işgal kuvvetleri vardı. Anadoluda ise kuvayi milliyeciler ya da kısaca milliciler. Bilirmisiniz ilk önce kurtuluş savaşından önce bu ülkede bir iç savaş yaşandı. Düşmana karşı duran millicilere karşı ilk müdahaleyi yapanlar gene bu ülkenin evlatları olmuştu. Yani Yunandan önce Bolu da düzce de anzavurda, Yozgatta, Konya da ve daha pek çok yerde Türkler birbirine girdi. İstanbul müftüsü Yunan ordusunu halifenin ordusu ilan etti Millici denen hainlerin! katli vacip, hanım ve kızlarını cariye yapmak caizdir fetvası verildi. Hilafet orduları kuruldu kuvayi milliyenin üzerine salındı. Bunlar oldu ve tarih yazdı. Emin olun yalanın dolanın, doğrunun yanlışın karıştırıldığı bu günleri de tarih yazacak. Milliyetçi, ulusalcı, vatansever olmak , bir zamanlar suçtu. Varsın bugünde birileri ulusalcı, vatansever, milliyetçi insanlara suçlu desin. Birileri katledilmeleri vacip desin, yok edin bunları desin. Hasan Tahsin'i, Asteğmen Kubilay'ı unutmayan Tarih Yarbay Ali Tatarı da unutmayacak elbette, bakın buraya yazıyorum ben...