- Kategori
- Dostluk
Yarımız aslında
Bir zamanlar anlamıştın beni. Bir girdabın içindeyiz, adını ne senin, ne de benim koyabildiğimiz. Dostlar, içten konuşup ağladığında anlamsızlaştırılmaz. Çok iyi bildiğini , yüzüne vuran bakışlar olmaz.. Adını sen koy: Alınganlık, hassaslık yada aptallık. Adını ben koyayım: .. Anlayamadığım gurur, çelişki, inişli- çıkışlı bir yol... Dostlar , öyle zor zamanlarda, öylesine aranmaz. Yalandan gülücüklerle; anlaşıldığından haberlice aslında, selamlanmaz. Adını sen koy: Ne yaptım ki? Adını ben koyayım: Öylesine çok ki... Dostlar, tercihlerinde serbesttir. Samimi ise , huzurlu ise. Farkettiğinde, farketmemiş gibi yapmaz. Bir kere , acaba mı? der. İrdeler. Adımlar atar, en yalınlarından, sıradan olmayan. Adını sen koy: Ben elimden geleni yaptım. Adını ben koyayım: Oradan öyle mi görünüyor? Erken tükettik samimi gülüşleri, yerine öylesine bir tebessüm. Öylesine bir kaçış, öylesine günler koyduk. Yanımızda iken, el gibi davrandık. Yaraladık. Girdaplar büyüdü içimizde. Mutluymuşuz gibi yaptık. Belkide yalanlar söyledik, yapılan iyilikler hatrına. Sonu üç nokta . Sen koy adını: Gurur, çıkmazlar, alışkanlık. Ben koyayım adını: Hassasiyet, detay, farkındalık. .
SAYGILARIMLA ŞULE ARSLAN 22. EYLÜL. 2008