Yarışma programlarına dikkat!

30 Ağustos günü saat 17:30 sıralarında Türk Ç müzik kanalında yayınlanan ve kelime bulmaya dayalı ödüllü yarışma programı insanları kandıran ve sömüren, bir program olarak dikkatimi çekti. Şöyle ki;

İlgili programlar konusunda daha birçok arkadaşımdan bilgi almıştım ancak hiç katılmamıştım. Televizyonda zap yaparken söz konusu programa Türk Ç müzik kanalında rastgeldim. Duyduklarım acaba doğru mu diye düşündüm ve programa katılmaya karar verdim. Neticede kaybedeceğim 25 kontördü.

Program, Almanya'dan arayanlar için 0137 8889990, Türkiye'den cep numaralarından Avea, Vodafone ve Turcell için 7574155 numaralarını veriyordu.

Sunucu bayan, kendilerini bu numaralardan arayan herkesin canlı yayına katılacağını ve son derece kolay olan kelimeyi bulma şansına sahip olacağını söylüyordu. Bu nedenle ben de 7574155 numarasından programı aradım. Otomatik yanıt verme sistemi aradığımda bana şöyle bir yanıt verdi. "Cevap vermeniz için gerekli kelimeye maalesef ulaşamadınız. Şansınızı yeniden deneyiniz"

Şimdi soruyorum. Madem sunucu bayan arayan herkesin canlı yayına katılabileceğini ve doğru yanıtı bulma şansına sahip olduğunu söylüyor, o halde neden otomatik yanıt sistemi bana yeniden aramamı ve soruyu bilmemi istiyor. Amaç belli. Yeniden arayacağım, yeniden 25 kontör vereceğim ve belki yine programa katılamayacağım. Bu tam anlamıyla bir soygun. 1 saat boyunca yaklaşık 60 kişi canlı yayına bağlandı ama eminim bu rakamın birkaç katı kadar kişi programı aramasına rağmen canlı yayında yanıt verme şansına sahip olamadı. Dolayısıyla program bilhassa Almanya'dan arayan gurbetçilerimiz için tam bir hayal kırıklığı oldu. Böylesine programlara RTÜK nasıl izin veriyor anlamıyorum.

Sadece bu kadar da değil. Bir tanıdığım söz konusu programlara ilgi çekmek adına bazı programlarda 5 kelime sorulduğunu, bu kelimelerden birinin çok kolay olduğunu ve ilk arayan kişinin bu kelimeyi bildiğini söyledi. Bu kişi de genelde programın kendi yetkilisi oluyormuş. Sonraki kelimeler ise hayatta belki de hiç duymadığınız ya da aklınıza gelmeyecek kelimeler oluyormuş. Amaç "bak ne kadar basit bir kelime, hadi ben de arayayım da paralara konayım" dedirtmek. Arayanlar önce otomatik yanıtlama servisini geçmek zorunda. Tabii geçebilirlerse. Bu tip programlarda bir de Müşteri Hizmetleri numarası veriliyor yazıyla. Veriliyor ama ulaşabilirseniz tabii. Sürekli olarak meşgul olan Müşteri Hizmetleri numaraları.
Sonuç olarak kandırılan insanlar, telefon faturalarına yansıyan fahiş miktarlar ve sonuç alınamayan girişimler. Üstelik bu tip programlar birçok kişiyi bağımlı hale getiriyor. İşin kötü tarafı RTÜK gibi organların harekete geçmesi için belirli miktarlarda şikayet gelmesi gerekiyor. Birkaç kişinin şikayeti ile takip yapılmıyor. Bu da başka garip bir uygulama.

Eee nereden baksanız Türkiye'de bir sürü garip uygulamaya rastgeliyorsunuz. Bu da onlardan biri. Yetkililer yine halkın sömürülmesine sessiz kalıyor. Şikayet edip hakkını korumaya çalışanlar ise boşu boşuna çırpınıp duruyor.

Sağlıcakla kalın...