- Kategori
- Deneme
- Okunma Sayısı
- 128
Yaş otuz beş
Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün der bir şiirinde Cahit Sıtkı Tarancı. 15 Ekim 2014 tarihinde ben de yolun yarısına girmiş olacağım. Bazen alabildiğine yorgun, bazen alabildiğine güçlüyüm. Kendimi bildiğim zamanları gözönüne alırsam iyiyi de yaşadım kötüyü de. Sayfalarca yazmak istedim, oturdum ama kelimeler zihnimden satırlara geçmedi. Üzüldüm yazdım, ağladım yazdım.. Güldüm yazdım mı hiç hatırlamıyorum. Öyle veya böyle iyi kötü tüm yönlerimle otuzbeş yaşına merdiven dayadım. Yaşadıklarımdan ders aldığım da oldu, aynı hatayı defalarca tekrarladığımda.. Her şeye rağmen hiç severmiş gibi yapmadım bu yaşıma kadar. Bu sanırım iyi bir özellik. Çünkü, severmiş gibi görünen birini sevmek yaşama huzurunu ve umudunu kaçıracak kadar acımasız. İnsan böyle insanlar var diye sevmekten, güvenmekten vazgeçemiyor, vazgeçmemeli de.. Manevi duyguların insanlar tarafından kirletilmesi o duyguların değerini eksiltmemeli.. Ama yaşanan acılar bunun aksini söylüyor.. Aşk acısı çekersen, aşk yok diyorsun, güvendiğin dağlara kar yağarsa kimseye güvenemiyorsun, sevdiğin seni severmiş gibi yapınca sevgi yok diyorsun. Sen yok dedin diye bu duygular yok olmuyor... Herkes kötü olamaz.. Yaşadığım tüm gönül kırgınlıklarına rağmen, iyi olanın varlığına olan inancımı kaybetmeyeceğim..
Yaşamımın bu dönemine kadar nice insanla karşılaştım. Bazen yakın çevremde bazen de sonradan hayatıma giren insanların bazılarında karşılaştığım en kötü huy şuydu. Umutsuzluğu aşılamaz. Hayat bu insanın başına ne geleceği belli olmuyor. Lakin şu bir gerçek ki insan hayatından bazı insanları mümkünse sonsuza dek çıkarmalı. Zorunlu olmadıkça böyle insanlarla konuşmakla dahi vakit kaybetmemeli. Böyle insanlar dediğin nasıl insanlar derseniz.. Sizin hayallerinizle alay eden insanlar, küstahlıkta sınır tanımayan insanlar, haddini bilmeyen insanlar, hasbel kader geldikleri konumdan dolayı kendilerini dev aynasında gören insanlar.. Örnekler ne yazık ki çoğaltılabilir... Bu durumda önünüzde iki seçeneğiniz var. Ya onları dinleyip dibe çökeceksiniz ya da inancınızdan vazgeçmeyip hayallerinize ulaşmayı deneyeceksiniz. Benim tökezlediğim, geriye döndüğüm, vazgeçtiğim anlar olmadı değil. Ama umudum karanlıkta bile sızacak bir delik buldu. Öyle inanıyorum ki yaşamımın kalan diğer yarısında da bu durum değişmeyecek. Bu satırları okuyan sizler, sizde güzel dileklerinizi eksik etmeyin. Gerisini ben hallederim...
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Yaş otuz beş bi şey değil.. +40'ta daha da olgunlaştırıyor insanı. Merdiveni çıktıkça, dank dank diye geliyorlar...Yazılarınızda kızgınlık, pişmanlık üst seviyede.. Umarım gelecek yıllar daha güzel yılları getirir...
sinoe 02.09.2014 15:33- Cevap :
- Güzel dilekleriniz için teşekkür ederim. 03.09.2014 8:54