Yaşam karpuzdu Yemen'de!

Yaşamanın, belki de şimdiye kadar hiç yapılmamış tarifini yapacağım!

“Yaşam , çölün ortasında testereyle karpuz kesip yemektir!”

Tabi baban getirecek!

Ne güzel işim vardı memlekette! “Acele gel” telefonunu aldığımda gitsem mi-gitmesem mi kararsızlığı bile geçirmemiştim. Gitmeliydim! Babam “gel” demişti çünkü.

Yemen havayolları uçağına bindiğimde “yardan , anadan , serden” feragat ettiğimin farkındaydım! “Ana gibi yar Bağdat gibi diyar olmazdı” ama bu kez rotamız Sana’aydı! Bağdat geçmişte kalmıştı! Deniz üzerinde uzun bir yolculuktan sonra Kahire havaalanına inmiştik! Kahırlı günlerin ilk durağıydı belki de! Tekrar kalktığımızda Kızıldeniz’in ip gibi görünen kıyılarında yol alıyorduk!(pardon hava alıyorduk!) Hoca’nın “ipe un sermesi “ hikayesi aklımdan çıkmıyordu! “Böyle rotada ben de giderim” dedim yanımda oturan patrona! Bir zaman sonra uçağımız alçalmaya başladı. Aşağıya baktım ki her yer çöl! “Her halde acil iniş yapıyoruz Abi! Etrafta şehir mehir görünmüyor! “dedim patrona! “Sana’a, etrafı çölle çevrili kara parçası “ dedi patron! İndiğimizde gördüm! Gerçekten herkes karaydı! Koca uçaktan iki beyaz biz inmiştik! Çünkü ben de bembeyaz kesilmiştim sarı olduğum halde!

“Ulan nereye geldik!” Demiştim içimden!

Gümrükte sadece gazetelerimize baktılar!

“Muslim?”

“Elhamdulillah!”

“En üste konur mu lan o gazete? Bak adam da şaşırdı oğlum! Allahtan elhamdulilah dedin!“

Neyse ki gazeteyi almamıştı gümrük memuru!

Karpuzlu günlerim başlamıştı o andan itibaren! Araziye su götürmezdik. Babam hergün karpuz taşırdı bizlere. Günde en az beş tane karpuz yediğimi bilirim! Testereyle karpuz kesmek ne güzel oluyordu! Hem de çok kolaydı! Yuvarlak yuvarlak dilimlerdim! Sonra ortasından tekrar keserdim! Dudaklarım yara olmuştu karpuz yiye yiye! Sigaradan bile fazla ! Çünkü tam sigarayı yakardım , bir bakardım tozu dumana katarak geliyor babam ! Bir yere de kaçamıyorsun! Her yer meydan! Gelir birşeyler söyler, atlar arabaya gider! Gitti dersin tekrar yakarsın, döner gelir! Birşey demeyi unutmuştur! Deli eder seni! Ama bir kere ağzımda sigarayla yakaladı beni! Baktım bana bakıp bakıp gülüyor! Yahu babam niye gülüyor bana bakıp da! O an aklıma geldi ki ağzımda sigara var!

İzne gidenlere karpuz alır gelirdi. Hatta biri gümrükte yere düşürmüştü karpuzu da kırılmıştı. Polisler yemiş karpuzu!

Yaşam karpuzdu Yemen’de. Dışı yeşil içi kırmızıydı!

Babam getirecek tabi! Yoksa tadını bilmem!