Yaşamın kıyısında - son

Haklısın aşk, bu filmi anlatmamalı, yaşamalı.
Yeter' in ölümü kaldı ben de, Alman kızın ölümü; Ali'nin yalnızlığına ağladım; Prof.' un sanki yaşar yaşamaz şaşkınlığına takıldım.
Ali' nin oğlu bu filmde bir şey yapmadı mı, yapamadı mı?
Yeter için Yeter'in kızı Ayten'i aradı ya, bulamasa bile, bulmak için mücadele etti da!

Prof. bence bir kitabın içinde yaşıyordu, gerçek hayatın dışında. Belki de onun yaşadığı gerçek hayattı. Anne-kız; anne-kız ve bir de baba-oğul; ben olsaydım Akın'ın yerinde filme bir baba-oğul daha eklerdim.

Bir anne-kızdan, anne yenildi; diğer anne-kızdan, kız yenildi; baba-oğul, onlar yenilmediler ya da baba, biz kıyıda beklerken, yitmiş miydi?
Bu acaba Fatih Akın'ın bilinçli bir tercihi miydi?
Almanya'da yaşamdan düşen bir Türk anne,
Türkiye'de hayattan kopan bir Alman kız!

Yaşamın Kıyısında ben Prof.'u anlayamadım! Yaşamın Kıyısında Prof. ne yapıyordu?
Ali'nin oğlu Karadeniz'de Batı'dan Doğu'ya hep gitsin; biraz Yeter'i düşünsün, biraz Yeter'in kızı Ayten'i, babasını düşünsün, eeeee!...
Bu filmde, ne Almanya'nın gecesinde, ne Türkiye'nin gündüzünde yabancılık çekmedim; olup biten, yaşananlar da gayet doğaldı, doğal mıydı da?
Biraz gençlerin aile dışı düşüşü vardı; içkiye, kadına düşkün bir adamın, görece kötü, Prof., görece iyi oğlu vardı; kızı için tenini satan bir anne vardı; yine kızı için ayakta durmaya çalışan, görece daha içinde bir anne vardı; balici çocuklar vardı, silah vardı, ölüm vardı; iyi Alman, kötü Türk vardı, görece, hepsi görece vardı da!


Oturdum kuma, bekliyorum denizden, balıktan dönecek babamı, bütün seyirciler salonu terk ederken; onlar sabırsız, ben sabırlıyım; babam bana sarılana kadar çekip gitmem Yaşamın Kıyısında'n da!


Ayın teni Ayten
Yeter'in kızı
ne yaşayabildi
annesini
ne de aşkı
aşkını
Gül öte
adı Gül
bir türlü
yumruğunu vuramadı
hayata kırmızı!

Prof.
Ali'nin oğlu
Almanya'da sessiz
Türkiye'de sessiz
içi Ayten
Yeter'in kızı Ayten
dolu kıyıdaydı
Yaşamın Kıyısında.

Aşk
Yaşamın Kıyısında
son!