Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Haziran '11

 
Kategori
Öykü
 

Yaşanılası hayatlara giden yol

Yaşanılası hayatlara giden yol
 

Bazen bir soru takılır aklınıza bir türlü cevabını bulamazsınız.Son zamanlarda o sorulardan biri olan "Ben Kimim?" sorusunu sordum kendime..Cevabı çok basit görünüyor hatta bildiğinizi sanıyorsunuz..Bende öyle sanıyordum..Ama bilmediğimi farkettiğimde kafamda bir soru daha oluşuverdi hemen..Nasıl bilmem ben kim olduğumu nasıl? 

Adım Deniz! Benim adım Deniz! diye üç kere beş kere tekrarladım yüksek sesle..Ama yeterli değildi..Cevabı düşünmeye odaklanmışken bir ses duydum sandım..Saçmalama burda tek başınayım ses falan yok derken yine duydum o sesi...Fısıltı gibiydi çok zayıftı çok zor duyuluyordu...Duymamayı seçtim ve aklımı başıma toplamaya ve kahve içmeye karar verip tam mutfağa yönelmiştim ki yine o ses..Resmen beni takip ediyordu ve bana; 

-Sen bu korkak değilsin olmamalısın " diye fısıldıyordu. Sinirlenmiştim.. 

-Korkak mı? Ben mi? Sen ne dediğini sanıyorsun? diye bağırdım içimden çığlıklar atan ama duymaya çalıştığımda "sadece bir fısıltıdan ibaret olan o sese.. 

Kızgındım gerçekten kızgın! Napmaya çalışıyorsun sen diye bağırdım kimle konuştuğumu bilmeden..Ve kendi sesimden korktum sessiz evin içinde her yerde yankılanmıştı sanki...Hiç konuşmadan durdum bir süre sakinleşmeye çalıştım..Dikkatle dinleyince içimdeki sesin de sustuğunu farkettim.. 

-Ee nihayet! diye seviniyordum ki.. 

-Gittiğimi mi sandın dedi yine o kulak tırmalayacı garip fısıltısıyla!! Off yine mi o kulak tırmalayan fısıltı! Çok anlamsız! "kulak tırmalayan fısıltı" . Zıtların birlikteliği desem ..Yok yok bu zıtların birlikteliği falan değil..Peki ama ne bu? Anlamlandıramadığım bir şey bu! 

-Anlamak mı istiyorsun? diye sordu birden. Bunu sorarken yine kulağımı tırmalamıştı sesi! 

-Evet anlamak istiyorum derken buldum birden kendimi. Gerçekten anlamak istediğimden emin olmak ister gibi vurgulaya vurgulaya en yüksek ses tonuyla; 

-Emin misin anlamak istediğine dye sordu. -Evet anlamak istiyorum dedim ya! Hadi anlat artık! Bu kez alttan aldı. -Tamam tamam kızma hemen anlatıyorum. "Ben senim diye başladı sözlerine. Nası yani demek istedim ama sustum.Merakım çok güçlüydü sesimi çıkarmak istesemde çıkaramadım.. 

-Evet evet ben, senim diye devam etti İçimden nasıl yani diye sorduğumu mu duydu acaba dedim kendi kendime.Oysa anlatmaya hiç ara vermeden devam ediyordu. -Ben senin içindeyim.Hayatın koşuşturmacasında duymayı unuttuğun sesinim ben! İçimden bu kadar kulak tırmalayan dayanılmaz bir sesi nasıl duymam diye geçirdim...Anladım! Sen benim vicdanımsın diyordum ki rahatlamış bir şekilde, daha ağzımı açamadan; 

-Hayır! Ne vicdanı! Sana "ben senim diyorum ya! Vicdanı da nerden çıkardın diye bağırıyordu.. Ses tonundan anladığım kadarıyla onu kızdırmıştım.Ama daha fazla tutamadım kendimi .. 

-Ee nesin sen in misin cin misin? 

-Ben, senim! Tutturmuş bir "ben, senim gidiyor! Sus da dinle dedi o dayanılmayacak seviyeye çıkan kulak tırmalayacı sesiyle. Sustum..Taa ki o tamam sözlerim bitti bu kadardı diyene kadar... 

-Ben, senim! Ruhunum.İçindeki sesinim.Görünmezim evet ama bedenden, bedeninden daha güçlüyüm.yıllardır içerde unutulmaktan, mutsuzluktan bıktım, yoruldum, ve de boğuldum.Artık mutlu olmak istiyorum.Artık beni dinleyerek yaşayacaksın! 

-Zaten seni dinlemiyor muydum? diye sordum onu kızdırmamaya özen göstererek. 

-Hayır.Dinlemiyordun yoksa bu isyanım niye?Artık ne istediğini görmeni, benim sözlerimi sesimi duymanı istiyorum.Duymakla da yetinmemeni uygulamanı da istiyorum tabiki.. Peki ne istiyorsun diye sordum. Kafamda hala soru işaretleri dolaşıyordu. Bak hala ne istiyorsun diyorsun! diye bağırdı. Onu kızdırmıştım yine.. Ne istiyorum diye sormalısın.doğru olan bu!Ben senim anlasana! -Peki ben ne istiyorum diye sordum daha fazla kızdırmamak için onu. 

-Çok basit bir şey..Huzur ve mutluluk.. -Çok mu basit?Basit olan gerçekten bu mu? Bu hayatta, huzur ve mutluluk kadar zor bulunan başka ne var?Sen içerde kala kala dünyayı, hayatı görmeyi unutmuşsun! -Ben dışarıyı görmeyerek birşey kaybetmedim ama sen içindeki beni görmeyerek, duymayarak çok şey kaybettin ve hala da kaybediyorsun! Sana verilen mutlu ve huzurlu yaşama şansını kaybediyorsun! Nasıl olduğunu anlamasamda ikna olmuştum.Haklıydı..Hayat benim hayatımdı artık istediğim gibi yaşamaya başlamalıydım.. Ses tekrar yükseldi.Son birşey daha var söylemek istediğim. 

.-İnsanlara da söyle bunları, içlerindeki sesi duysun ve takip etsinler.Paylaş ki mutluluğun artsın! Yine haklıydı.Paylaşmalıydım.. 

Ve bu yazımda sizinle bunu paylaşıyorum.Sizde benle ve insanlarla paylaşın ki içindeki sesi duyanlar ve mutlu insanlar artsın..İçimizdeki bilgeyi görmezden gelmeyelim, görmezden de gelinmesine de izin vermeyelim..Her paylaşım bizi daha mutlu ve huzurlu bir topluma, hayata doğru götürecektir:) 

Güner Deniz Ertoğlu 

 
Toplam blog
: 18
: 683
Kayıt tarihi
: 14.06.11
 
 

Kitap, psikolojiyle, felsefeyle, sanatla tiyatroyla hayatımın anlamını bulma uğraşıyla meşgul bir..