YAŞAR KEMAL

     Yaşar Kemal’in ölümsüz eseri İnce Memed’i üniversite sınavına hazırlandığım yıl okumuştum. Apti Ağa’nın zulmüne direnen Memed’in onurlu mücadelesini ele alan roman sadeliği, okuyucuyu olayın geçtiği atmosfere dahil eden ayrıntılı betimlemeleriyle beni derinden etkilemişti. Anadolu insanından yola çıkan, fikirlere ve duygulara tercüman olma konusunda uzmanlaşan üstadın başyapıtı kırktan fazla dile tercüme edilmiştir.

    Kendi insanından yola çıkarak dünya insanının sorunlarını dile getiren, ülkemiz edebiyatına sayısız katkılarda bulunan Yaşar Kemal’in bir diğer özelliği de açık sözlü olmasıdır. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in ‘Ben Yaşar Kemal’in bütün kitaplarını okudum açıklamasına  ‘Demirel benim bütün kitaplarımı okumuş, n.h okumuş!’ tarzında bir cevap vermesi;  Agos gazetesi genel yayın yönetmeni  Hrant Dink suikasti sonrası kendisine ‘Korkmuyor musunuz?’ diyen bir yurttaşa ‘Korkmuyorum, bir b.k yiyemezler!’ demesi cesur bir sanatçının dobra açıklaması olarak arşivlerde yerini almıştır.

     Irgatlık, kâtiplik, memurluk gibi çeşitli işlerde çalışarak farklı insan öykülerine tanık olan yazar gözlemlerini eserlerine yansıtmakla kalmamış, akıcı ve anlaşılır diliyle her kesime hitap etmeyi başarmıştır. Yazarın saydam üslubundan hareketle iddia edilebilir ki sadece okuma ve yazma bilmek dışında bir eğitimi olmayan ve hiç kitap okumamış birine Yaşar Kemal okutulursa o insan kitap okuma alışkanlığı kazanır. Hele ki o insan kırsal kesimde yaşıyorsa. Kitap okuma oranı konusunda bazı sorunlar yaşandığı ülkemizde okuyucu kitlesini artırmak için böyle bir eylemin faydalı olacağı fikrindeyim.

   PEN yazarlar derneği üyesi olan, eserleri Anadolu ‘nun efsane ve masallarından faydalanarak kültürel öğelerimizi yaşatan ve Nobel Edebiyat Ödülü’ne aday gösterilen ilk Türk Yazarı olan Yaşar Kemal’in daha fazla okunması ve okutulması dileğiyle…