Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ekim '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yaslı bir Cumhuriyet Bayramı

Yaslı bir Cumhuriyet Bayramı
 

 

Gündemdeki gelişen olayları hemen yorumlayıp, bu sayfalara dökmek genelde bizleri eksik veya yanlış konumlara itebiliyor. Dolayısıyla gündeme oturan olayı birkaç gün geçtikten sonra yorumlayıp, düşüncelerimizi aktarmak daha akıllıca oluyor. Geçen Pazar Van’da olan deprem için de aynı taktiği uygulamak istedim. Ama bizde olaylar birbirine o kadar bağlı birbiri ardına gelişiyor ki araya girip yazıp yorumlamada zamansal sorun yaşıyoruz.

Neyse haftanın bu son gününde bizde geç kalmış yorumumuzu sunalım.

Van’da geçen hafta uzmanların deyişiyle 7.2 şiddetinde Türkiye ortalamasının epeyce üstünde bir deprem yaşandı. Uzun bir zamandır unuttuğumuz deprem gerçeğini bir kez daha hatırladık. Bölgede 600 e yakın can kaybı, binlerce yıkılan ev var. Ve önümüzde bizleri bekleyen çetin bir kış. Depremin nüfus açısından seyrek bir bölgede, öğle saatlerinde ve bölgeye göre oldukça güneşli ve sıcak bir zamanda olması daha fazla can kaybını engelledi. Sınıfta kalan yine çürük ve onaysız yapılar ve o yapıları yapanlar oldu.

Deprem bizleri on iki sene öncesine götürdü. Kurtarma ekiplerinin performansı bu depremin tek sınıfı geçen maddesi oldu. Yüzün üzerinde vatandaş enkaz altından çıkarıldı. Geçen 12 senede epey olumlu yol alınmış. Medyanın da etkisi ile yine birlik olup kampanyalar düzenleyip büyük paralar topladık. Tırlar dolusu malzeme Van’a gitti. Birçok ülke yardıma koştu. Azerbaycan en fazla yardım eden ülke oldu. İsrail’in yardımları dikkat çekici idi. Yardımlar devam ediyor, dedim ya önümüz kış bölgeye acil gönderilen çadırlarla soğuk kış geçmez.

Bölgenin siyasi görüşü yüzünden bazı tatsız gelişmeler, istenmeyen yorumlar yapıldı. Bu tür doğal afette suçsuz birçok vatandaş can derdindeyken bu tipten tartışmalara girmenin zamanı değil. Ne yazık ki bu tür manzaralar ülkemizde görülemeyen kutuplaşmaların su üstüne çıktığını gösteriyor. Bu tür olay ve yorumları önemseyip üstüne gitmemeliyiz. Bu vatan, üzerinde yaşayan hepimizin.

 

Şehit haberleri, deprem haberleri derken Türkiye yaslı günler geçiriyor. Bu yas ortamı ne yazık ki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını da etkiledi. 88 yıllık cumhuriyet tarihimizde belki de ilk kez bir Cumhuriyet Bayramı resmi anlamda kutlanmadı. Atatürk’ün ölüm döşeğinde, İkinci Dünya savaşında ve en büyük 1999 depreminden sonra bile kutlanan ( mütevazi de olsa )  bayram, bu sene resmi anlamda kutlanmamasını anlayamadık. Bir köşe yazarımız, bu yıl Cumhuriyet Bayramını esas cumhuriyet düşkünleri kutladı diye yazmış. Hükümetin bu tasarrufu birçok kişiyi üzdü.

Hükümetin kararının yanında, beni esas düşündüren toplumdaki duyarsızlık, aman sendecilik ve bilgisizlik. Ne yazık ki bu kesim gün geçtikçe artıyor. Ve beni esas korkutan “Atatürkçülüğün modası geçti, Türkiye’nin yeni yüzyıla yeni model üretmesi” söyleminin yaklaşan ayak sesleri. Unutmayın, bu tür yaklaşımlar toplumun duyarsızlığında, popüler yaklaşımların alkışlandığı ortamlarda daha rahat ortaya konur.

Bu tür soğutma oyunlarında şimdilerde “yas” kartı oynanıyor. Yas, toplumların hayır diyemeyeceği duygu yüklü anları. Unutmayalım istenirse bu ülkede yas hiç bitmez, bir büyüğün annesi ölür, deprem olur, karakol basılır onlarca şehit verilir, sel basar, bayram trafiğinde yüzlerce vatandaş ölür vs.vs.vs.

 

Sevgili okurlar, hepimize daha nice 88 yıllar Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun… 

 
Toplam blog
: 487
: 1730
Kayıt tarihi
: 01.04.07
 
 

1965 İstanbul doğumluyum. İTÜ Elektrik mühendisliğinden mezun oldum. Özel sektörde Kalite Bölümünde..