Yaşlılık Eylem Planı

Aile Bakanlığı yakın zamanda “Yaşlanma Eylem Planı” sloganıyla bir çalışma başlatmış.

Herhalde onları buna yönlendiren ülkenin yaş - nüfus durumuna bağlı geleceğe dair araştırma ve göstergeler olsa gerek.

Çalışma hayatında olan olmayan herkesin kendi yaşlılığına yönelik hayalleri, planları vardır ki bunlar kimi banka reklamlarındaki gibi şişkin bir emeklilik hesabına sahip olmaktan, dünya turu yapmaya, çoluk çocuk büyük bir aile içinde köşesinde keyif çatmaktan, iklimi sağlığına uygun bir sahil kasabasında domates yetiştirmeye kadar değişebilir.  Pek tabii bunların hepsi o zamanki birikim ve çabalarımızla olabilecek şeylerdir.

Elbette yaşı benim gibi 40 civarındakiler için yaşlılık planları, kendi anne-babalarınınkinden daha farklı ve daha bireysel düşünülmek zorunda.

Zorunda çünkü sonraki neslin bizlerden çok daha farklı tasarlanan hayat biçimleri var ve doğal olarak okul, iş, başka ülkelerde yaşamak gibi nedenlerle bizim anne-babalarımızın yaşlılıklarında yanlarında olabildiğimiz kadar bile bizlerle olamayacaklar. Olmayacaklar değil ol-a-mayacaklar.   Ev ve diğer işlerimizde ya da hastalıklarımızda yanımızda bulunamayacaklar.  Bizlerin kişisel ihtiyaçlarını  anlayışla karşılayarak dinleme tahammülü gösterecek aileden bir refakatçimizin olması lüks sayılacak. 

Bu yüzden Aile Bakanlığı’nın bu 3-4 kişilik evler, huzurevinden farklı gündüz bakım evleri ve evde bakım uygulamalarını da kapsayan projesi şayet yaşlıların işe yararlığını, hobilerini, yetenek ve sağlıkları ölçüsünde çevreye katkılarını de hayata geçirecek şekilde tasarlanırsa yerini bulacaktır kanaatindeyim.

Doğrusu devletten başka, örneğin özel girişimcilere de buradan iş fikirleri çıkabilir.

Ülkenin mevcut demografik yapısına bakarak sayısı artmakta olan yalnız yaşlılar için önemli ihtiyaç olacağı anlaşılan bu tabloda şimdiden yer alarak işi marka olmaya götürebilecek yatırımcılar bulunabilir diye düşünüyorum.