Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '07

 
Kategori
Yurtiçi Tatil
 

Yatak duble değil ama

Yatak duble değil ama
 

Şöyle geriye doğru gittim de, Mayıs ayında tatile hiç çıkmamışız biz.

Bu seferki ilk.

Çarşamba günü yola çıkmayı planlıyorduk, dayanamadık gün içi yaptığımız telefon görüşmelerinin ardından, Salı iş çıkışı döküldük yollara ( İstanbul havası gibiyiz bir lodos bir poyraz, bir lodos bir poyraz)

İstikamet Mordoğan.

Gitmeden önce Mordoğanla ilgili ne kadar yazı varsa hepsini okudum.Ne kadar resim varsa hepsine baktım.

Yollarda kaybolmayalım diye paraya kıydım birde harita aldım ama harita yarım çıktı.( Batı Ege haritasıymış)

Ezine’den başlıyor, Bodrumda bitiyor.

“Ezine’ye kadar ezberden giderim” dedim çok fazla önemsemedim.

Gece araba kullanamıyorum ben.Neden bilmem? Karşıdan gelen ışıklar üzerime çıkacakmış gibi geliyor. Sakınmaktan yola konsantre olamıyorum.

Yola çıkarken depoyu doldurmak. Aracın kilometresini sıfırlamak, saate bakmak adetten.

Çorlu-Tekirdağ arasındaki yolun durumunu daha öncede yazmıştım.Tekrar yorum yapmaya gerek yok.Tekirdağ’ın içi yine çok kalabalık ve yine çok trafik lambası var. Şanslı günüm tüm ışıklar yeşil.Keyfim gıcır.Gelibolu’ya kadar yol çift şerit sayılır. Bir Keşan çıkışında sorun var..

Hafta içi trafik yok. Hatta araç yok. Kamyonlar yolun sağından ağır ağır sarmışlar yola. Koru dağını geçiyoruz. Evreşe Tabelası, Bolayır tabelası Güneyli ve Gelibolu...

Geceyi Gelibolu’da geçireceğiz.İlk durak Hamzakoy otel.( 18 Mart Üniversitesi Uygulama Oteli)

- Merhaba yeriniz var mı?

- Kaç kişiyiz?

- Sizi bilmem ama biz iki kişiyiz.

(Konuştuğumuz bayan yataklarla ilgili bir açıklama yaptı fakat yabancı dil bilgimiz yetersiz kaldığı için ne dediğini sizlere aktaramayacağım)

- Özür dilerim anlayamadım..

- (Sinirli) Yani Beyefendi duble yatağımız yok. Yataklar tek kişilik sizin için sorun olur mu?

- (Öyle desene beya) Olmaz olmaz zaten bir gece kalacağız.

Odanın anahtarını cebimize koyup, eşyaları indirmeden. Soluğu limanda alıyoruz.

Doğru İlhan Restaurant’a. (Hokkabaz filminde Cem Yılmaz ve Babasının mola verip rakı içtikleri yer)Hafif lodos var. Masalar denizin kenarında.Bu akşam ince çalgı yok..( Şansa bak). Geçen sefer bizim roman arkadaşlarla attırıvermiştim.Mis gibi iyot kokusu..Yanında kalamar, karides, ahtapot salatası. Biralar buz.

Günün yorgunluğu, yolun yorgunluğu ile karışınca, göz kapaklarımız bizi dinlemez oluyor.Hesabı isteyip, otele dönüyoruz.

Devam edecek….

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..