Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ocak '17

 
Kategori
Tıp
 

Yatak Odası Ateşini Söndüren 5 Alışkanlık

Yatak Odası Ateşini Söndüren 5 Alışkanlık
 

Çoğu zaman hiç farkına varılmayan ama aslında seks hayatını olumsuz etkileyen yatak odası alışkanlıkları var.  İşte sık görülen 5 alışkanlık:  

1)    Dünyada neredeyse her beş çiftten biri aseksüel evlilik yaşıyor.  Günümüzde bunun en önemli nedenlerinden biri stres. Stres önemli bir istek ve uyarılma düşmanı.  

Çiftin arasındaki tartışmalar, duygusal nedenler, öfke, kırgınlık yani çiftin stresi de seks hayatına yansıyabiliyor. Stres öncelikle seks sırasındaki konsantrasyonu bozuyor.  
"Bu şekilde zevk almak doğru değil", "Neden beni kendiliğinden anlamıyor", "Keyif alamayacağım" gibi düşünceler de seks stresini arttırıyor ve cinsellikten alınan zevki, uyarılmayı, çiftin yakınlaşmasını engelliyor.  
Stres kronikleştiğinde ise seks hormonlarının salgısı düşüyor. Bu nedenle stresi, günlük dertleri, sıkıntıları yatak odasının kapısında bırakın önerisi veriyoruz.  

2)    "Olsun bitsin" anlayışına karşı dikkatli olunmalı.  Seks bir rutin haline geldiğinde hızlıca tamamlanan ve sonuca yönelik bir aktivite oluyor.  
Bu da cinsellikten alınan zevki azaltıyor. Daha yavaş uyarılma, daha yavaş hareketler, zevki arttıran teknikler yardımcı oluyor.  Hatta bu yüzden "yavaş seks" denilen bir tabiri kullanıyoruz.  

Cinselliğin olumlu hislerle tamamlanması çok önemli.  Çünkü cinsel isteğin çoğu motivasyonel oluşuyor ve seks olumsuz bittiğinde bir sonraki sefer için motivasyon kalmıyor.  

Günümüzde cinsel zevkin artmasına yönelik biofeedback ile pelvik kas eğitimleri, mindfullness ile cinsel konsantrasyon arttırıcı yöntemler, cinsel istek, orgazm gibi konularda bilgilendirme ve gerekirse medikal ve cinsel terapisel tedavi yapabiliyoruz.  

3)    Cinsellik bir çiftin fiziksel, duygusal, psikolojik yönden en yakın olduğu nokta.  Bu noktada çıkan her sorun ilişkiyi etkiliyor.  Aynı şekilde ilişki sorunları da cinsel hayatı etkiliyor.  
Bu nedenle yaşanan sıkıntılarda ana nedeni bulmaya özen gösteriyoruz.  

Araştırmalar ülkemizde haftada 2-4 kez ile ayda 2-4 kez arasında değişen cinsel ilişki sıklığı olduğunu gösteriyor.  Yani çok geniş bir yelpaze söz konusu.  Her çiftin mutlu olduğu ayrı bir cinsel rutini var.  
Cinsel ilişkilerin ne kadar sık olduğundan öte ne kadar düzenli ve periyodik olduğu daha önemli.  Bir hafta 3 kez beraberlik yaşanıp ardından sekse 2 aylık bir ara verilmesi fizyolojik açıdan seks arzusunu baltalıyor.  Seks hormonlarının sağlıklı seviyelerde kalması için seks sıklığının hem düzenli olması hem de 15-20 günü geçmemesi gerekiyor.  
Bu süreden daha az sıklıkta seks yapan çiftlerde seks hormonları düşebiliyor, seksüel çekim, temas arzusu ve bağlılık hormonları azalabiliyor.  Bu nedenle periyodik ilişkilere dikkat diyoruz! 

4)    Şimdi 7/24 sürekli bir uyaran altındayız.  Emailler, telefonlar, mesajlar, sosyal medyadan gelen sinyaller beyinde sürekli bir uyarı yaratıyor.  
Bu nedenle beyin  bir türlü dinlenme moduna geçemiyor.  Dinlenme, rahatlama, eğlenme modu cinsellik için çok önemli.  
Çünkü cinsel hisler bu durumda aktive oluyor.   Cinsel istek, zihinsel ve fiziksel uyarılma, cinsel zevki tetikleyen sinir sistemi ancak siz rahat, keyifli, mutluysanız tam güç çalışıyor.  
Bu yüzden beyni-zihni- bedeni dinlendirmek, koşuşturmacadan bir mola almak gerek. Yine bu nedenle yatak odasının genelde sizi sakinleştirecek, rahatlatacak, günün streslerinden arındıracak, hatta erotizmi çağrıştıracak bir yer olmasını öneririz.  

Yatak odasında çok kaotik bir ortamı önermeyiz. Eğer yatak odasını çalışma, yemek yeme, internet, tv vs gibi değişik işler için kullanıyorsanız dinlenme moduna geçmeye ayrıca özen göstermelisiniz.  İçgüdüsel hislerin ortaya çıkması için zihninizin sakinleşmeye ihtiyacı var.  

5)    Cinsel sorunlar varsa vakit kaybetmeden yardım almak gerek.  Pek çok çift yatak odası sorunlarını geçiştiriyor ve yardım almıyor.  
Oysa kadınlarda ağrı, orgazm, cinsel istek ve erkeklerde ereksiyon, boşalmayla ilgili sorunların bilimsel olarak hem tıbben ve hem de psikolojik yönden ele alınması lazım.  

Ancak bazen strese bağlı diye düşündüğümüz sorunların altında hormonsal, damarsal, sinir sistemi, pelvik kas vs kaynaklı sorunlar çıkabiliyor.  Çiftin cinsel sorunları ertelememesi ve 1-2 ayı aşan sorunlarda yardım alması şart.  

 
Toplam blog
: 18
: 187
Kayıt tarihi
: 07.04.15
 
 

Sağlıklı Yaşam ve Cinsel Sağlık Uzmanı ..