Yatılı Kur'an kursları ihtiyaç mı?

Kur’an-ı kerim günümüzden yaklaşık 1400 yıl önce, tüm insanlığa tebliğ olunmak üzere Peygamberimiz aracılığıyla ve Arapça olarak indirilmiştir.

Allah’ın insanlığa mesajlarını içeren Kur’an, geçen süre zarfında tüm dünya dillerine ve bu arada bin yılı aşkın süredir Müslüman olan biz Türklerin dili Türkçeye de pek çok kez çevrilmiştir.

Türkler Müslümanlığı, Arapçayı öğrenip Kur’an-ı Kerimi okuduktan sonra değil, toplumun ileri gelenlerince kendilerine kendi ana dillerinde yani Türkçe olarak anlatılan Kur’an-ı Kerim’in içeriğini benimsemeleri neticesinde Müslüman olmuşlardır.

Günümüzde biz Türk’lerin tamamına yakını okur yazardır. Ve Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealinin milyonlarca baskısı her an herkesin ulaşabileceği yakınlıktadır.

Bu çeviriler gerek Arapça’yı çok iyi bilen Türkler ve gerekse de Türkçeyi çok iyi bilen Araplar ya da her iki dili de çok iyi bilen başka milletlerden kişiler tarafından yapılmış olabilmektedir.

Bugün itibariyle ulaşmış olduğumuz teknolojik gelişmişlik ve eğitim seviyesi sayesinde yeryüzünde hiç kimse kalmamıştır ki, dilini bilmediği bir milletin herhangi bir ferdiyle anlaşamıyor olsun.

Artık pek çok insan pek çok lisanı çok kısa süre içinde anadili gibi öğrenebilmektedir.

Hatta, şu aşamada yüzde yüz isabetlilikte olmamakla birlikte teknolojiden dahi anlık çevirilerde yararlanılabilmektedir.

Tüm bu imkanlar, günümüzde artık yeryüzünün en ücra köşesinde kendi ana dilinden başka dil bilmeyen, hatta okur yazar dahi olmayan herkesin Kur’an-ı Kerimin içeriğine vakıf olabilmelerine olanak sağlamıştır.

Günümüzde artık Kur’an-ı Kerim’de yazan hiçbir şey hiç kimse için (bir aracının veya öğreticinin yardımı olmasa dahi) ulaşılamaz uzaklıkta değildir.

Kur’an-ı Kerimi okumak, anlamak ve ona uymak için hiç kimsenin Arapça bilmesine, Arap alfabesi öğrenmesine ihtiyaç yoktur.

Bu gerçeğe rağmen, halen, “yok ben orijinalinden okuyup emin olmak istiyorum” diyebilecek olanlara da mevcut milli eğitim sistemimizde Arapça okuma-yazma eğitimi zaten verilmektedir.

Yani artık günümüzde milli eğitim sisteminin dışında “Kur’an Kursu” adı altında yatılı okullarda, camilerde… vb. bir eğitim verilmesine ihtiyaç yoktur.

Kur’an Kursu kisvesi altında kimin hangi gizli emellerine hizmet ettiği bilinmeyen izbe köşelerde akla geldik gelmedik her türlü tehdit ve saldırı altında çocukların hayatlarının karartılmasına ve beyinlerinin yıkanmasına artık son verilmelidir.

Geçenlerde Karaman’da tecavüze uğrayan, dün Adana’da kör cehalet yüzünden yanarak yaşamlarını yitiren yavrularımız artık son olmalıdır.

Tarikatların, vakıfların, muhtelif din istismarcılarının yönettiği ve yön verdiği kurslar vs. derhal kapatılmalı, herkes sadece bilimsel, çağdaş, laik milli eğitim çatısı altında toplanmalıdır.

Hiç kimsenin dini inancı hakkında bir bilgiye ulaşabilmek için bu aracılara ihtiyacı yoktur.

Kanıt mı istiyorsunuz?

Kur’an-ı Kerim niçin indirilmiştir? İndiriliş amacı nedir?

Soruyu Google’ye yazın, cevabı saniyeler içinde önünüzdedir.

İşte[1];

Kur’an , dosdoğru yolu göstermek için . (Bakara 2 , Mâide 16 , Yusuf 111 , İsrâ 9 )
Allah’ı (c.c.) tanımamız için . ( İbrâhim 52 )
Düşünüp anlamamız için . ( İsrâ 41 )
Doğru ile yanlışın ayrılması için . ( Furkan 1 )
Kendisiyle hükmedilmesi için . ( Nisâ 105 , Mâide 49 , En’am 114 , Nahl 64 , Ahzab 36 )
Cennetle müjdelemek için . ( Kehf 2 )
Şerefimizi kazanmamız için . ( Enbiyâ 10 , Mü’minûn 71 , Zuhruf 44 )
Kendisi vasıtasıyla cihad etmemiz için . ( Furkan 33 – 52 )
Allah’ın azabına karşı uyarmak için . ( Kehf 2 , Yasin 70 , Şûrâ 7 , Ahkâf 12 )
Uygulamamız ve ona göre yaşamamız için . ( Mâide 68 , A’raf 3 , Zuhruf 44 , Furkan 30 )
Nasihat almamız için . ( İbrâhim 52 , Kâf 45 , Kamer 17 )
Fert ve toplumların meselelerine çâre olması için . ( Enfâl 24 , İsrâ 82 , Hadid 9 )
Hayırlara ulaşmamız için . ( Nahl 30 )
İmanımızın ve Allah’a olan saygımızın artması için . ( Tevbe 124 , Nahl 102 , İsrâ 109 )

Bu cevaba itirazı olan var mı?

Bu bilgiye ulaşabilmek için Arapça bilmeye gerek var mı?

Bunun için Kur’an Kursu hocasına ihtiyaç var mı?

Bu ve benzeri bilgiye ulaşma olanağı bulunmayan herhangi bir insan var mı?

Yok yok yok…

İşte bu kadar basit….

Kenan IŞIK