Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yay Yat, "İzinli günler"

Yay Yat, "İzinli günler"
 

Sıkıntının sebebi onda bunda şundadır derken, mavi boncuk kimde diye daha fazla uzatmadan geçen hafta izin aldım. Sırf İstanbul’u aylak aylak yaşamak için… Her tatil aman da deniz kenarına gidelim, bavulu ne ile dolduralım, yolculuklarda illa perişan olalım takıntısından bu kez bilerek uzak kaldım.

Alarm sesi ile başlayan değil de kendi başlattığım sabahları severim hep, o nedenle her sabah mutlu uyandım. Hiç telaşa vermedim kendimi, günü planlamadım ve canım ne zaman ne yapmak istiyorsa onu yaptım.

Öyle rutine dönmüş ki hayatım her akşam işten dönerken geçtiğim Emirgan’da yıllardır duramadığımı fark ettim de günün en güzel saati durup bir tost yedim ve çay içtim keyfine vara vara Çınaraltı’nın. Rüzgârdan burnum akana kadar, denizden gelen iyot kokusunun beni iyileştirmesinin keyfini çıkardım.

Öğlen sonrasında işe yetişme stresim olmadan gizli editörüm Handuş’la*-aynı zamanda menajerim olur- öğle yemeği yedim ve yediğim yemeğin, ettiğim sohbetin tadına vardım.

Nişantaşı sokaklarını severim. Ayaklarım ağrıyana kadar sokaklarda dolandım. Beğendiğim ayakkabıları hafta içi dükkânlar sakin olduğu için istediğim gibi giydim giydim çıkardım ama henüz satın almadım. Yalancı sosyetelik yaptım.

Bu bünye asla üst üste waffle* yiyemez. Tatil keyfinden kendimi şaşırdım biri beyaz çikolatalı, bir diğeri fındık ezmeli, içi çilek ve muz döşeli olmak kaydı ile on dakika içinde iki tane waffle yedim. Aynı gün akşam yemeği yemeyerek kendimden özür diledim.

Annemi koluma takıp, sakin bir Büyükada gezisi yaptım. Duygusal cümle özürlüsüyüm ya işte bu kadar süsleyebiliyorum; beraberce yaptığımız vapur seferinden, fayton gezimizden, kahve keyfimizden kendime güzel bir anne kız hatırası sakladım. Adaya özeldir adet yerini bulsun bizim dilekler çabucacık olsun diye Aya Yorgi’ye tırmanıp, önce sağlık ve huzur deyip, kiliseye üç dilek bıraktım.

Üst komşumla fırsat bulup da gerçekleştiremediğim bir öğlen kahvesi sohbeti fırsatı yakaladım, alışveriş yaptım, yattım yattım kalktım, dolapta kullanmadığım ne varsa sıpıtıp attım, boş gezenin boş kalfalığını yaptım, güzel bir yemekle anneler günü kutladım, gönlümce saçmaladım, müdavim okurum üstün de üstü komşumu kız arkadaşı ile Ortaköy’de bastım, için için kıkırdadım.

Kendime baktım, yeri geldi fal baktırdım, dergilere baktım, havaya baktım, çiçeğe böceğe taktım, her sabah mükellef bir kahvaltı yaptım, işten kalma eski notları attım, çekmecelerde saklı antin kuntin ne varsa boşalttım, hiç ağlamadım, geçmişime nah yaptım, geleceğimin gönlünü aldım.

Kendime en güzelinden bir kafa izni yaptım, bir de üstüne ballandıra ballandıra blog yazdım. Daha da ne yapsaydım?



*waffle http://tr.wikipedia.org/wiki/Waffle

*Handuş MB’den değil, çok param var benim, kendime dışarıdan özel editör yaptım.

 
Toplam blog
: 118
: 1607
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Bir fikirden bir başka fikre, gerçeği bulana kadar bir halden başka bir hale geçip duruyorum. İncede..