Yaz dışa, kış içe yöneliş

Önce Eylül anımsatır kışın kapıda olduğunu sonra Ekim gelir peşi sıra ve der ki; “kış artık burada”.

Bir hayli zaman olmuş sanki kışı yaşamayalı. Sabahın ilk ışıklarında dışarıda olunca anlıyor insan. Sabahları daha bir serin oluyor hava. Yerde sarı yapraklar ve çiseleyen yağmur tanelerinin kalıcı ıslaklığı. Evet, anlıyoruz ki kış gelmiş artık. Evlerde buharı camı süsleyen çay saatleri, işten eve gidenlerin trafik isyanları ve doğalgaz faturasına tepki veren komşuların köpüren ağızları…

Aslında güzeldi yaz herkes için. İllaki yaşamını sokakta devam ettirenler için. Güzeldi yaz…

Şimdi mevsim değişikliklerinin, aydınlıktan karanlığa geçişin depresyonu var herkeste. Yazın sıcak akşamlarında oturulan balkonlardan koltuk minderleri, beyaz tabureler ve çiçekler bir bir içeri alınıyor.

Yazlık – kışlık ayrımları yapılıyor. Hırkalar, merserizeler çoktan hazır. Pembe, mavi, sarı, turuncu… bir süreliğine çok fazla kullanılmayanlar tarafına geçiyor. Yerini kahveler, bejler, siyahlar alıyor. Aslında insan biraz da depresyonu kendi yaratıyor kış aylarında.

Kış ruhen dinlenmek, beslenmek, yenilenmek için en güzel mevsim. Ben yazı dışa, kışı ise içe yöneliş olarak kabul ediyorum. Daha fazla okuyorum mesela kışın. Daha fazla bitki çayı tüketiyorum. Evimle daha fazla haşır neşir olacağımı düşünüyorum. Daha çok film izleyip, daha çok üretebileceğime inanıyorum.

Yazın evde olmadığım için fırsat bulamadığım ne varsa hepsini kışın bitirmeyi hedefliyorum. Patlamış mısır, pofuduk terlik ve vazgeçilmezim olan Türk Kahvesi eşliğinde kitap keyiflerimin başladığını düşünüyorum bu soğuk havalarla beraber.

Pastel ve açık tonlarla döşeli evimizi renkleriyle oynamadan kışa hazırlanmayı düşünüyorum. Koltuk şalları, balkondan içeri alınan çiçekler ve bakımları…

Mesela özlediğim sebzeleri düşünüyorum. Mevsiminde yiyeceğimiz nimetleri. Şükür doluyorum her seferinde düşündüğümde bu güzellikleri.

Zencefilli kurabiyenin mutfağı saran kokusu, içeriden gelen Margarita Concertosu…

Kış kapıda şimdilerde.

Herkes artık içe yönelişte…