Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mart '07

 
Kategori
Edebiyat
 

Yazar Orhan Pamuk ve 100 yıldan beri Türkiye’ye nasip olan ilk Nobel Ödülü

Sayın yazarımız Orhan Pamuk’un Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmesi beni çok sevindirdi. Işte yurtdışındaki bizler memleketimizden böyle güzel haberler duymak istiyoruz. Töre cinayeti değil, meclise zorla 4 tabancayla giren bir milletvekili haberi değil, Fatih’te Çarşamba’da Ortaçağı andıran giyiniş ve görünüşlerdeki insanlar değil, Atatürk’ün resim ve heykellerinden rahatsız olan sözüm ona professörler değil....

Birçok kişi Nobel gibi değerli bir ödülün kendisine verilmesi gerektiğini düşünür. Fakat 2006 Nobel Edebiyat Ödülü’nün Orhan Pamuk’a verilmesine her Türk’ün sevinmesi gerekir. Pamuk’un dediği gibi maalesef kıskançlıkta var bu işte. Düşünün 100 seneden beri ilk defa bir Türk yazar Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülüyor, muazzam bir şey. Bazılarının dile getirdiği "Pamuk’un 1915’ lerdeki Ermeni Sürgünü ve ölümleri hakkındaki şahsi düşünceleri" koskoca bir Nobel heyeti için puan değeri olamaz.

Yaşar Kemal büyük yazar ve romancımız. Bence de Yaşar Kemal de Nobel ödülüne layık bir yazarımiz. Dünyada başka birçok büyük yazarlar var Nobele aday gösterilmiş olan. Ama bu büyük ödül her yıl her dalda bir veya iki kişiye verilir.
2006 yılında bu Orhan Pamuk’a layık görüldü. Fakat 2006 Nobel Edebiyat Ödülü’nün Orhan Pamuk’a verilmesine her Türk’ün sevinmesi gerekir.

Orhan Pamuk Türkiye’yi terketmek mecburiyetinde kaldı, kendine yönelik ölüm tehdidi neticesi. Çok yazık, bu ülke, tarihinde ilk defa bir Nobel Edebiyat Ödülü almış güzide bir evladını kaybediyor. Ne yapsın sayın Orhan PAMUK, gitmezse onu da öldürecekler, korkarım.
Ne yazıkki Ocak ayında Hürdüşünürlerden Hrant Dink öldürüldü (Hristiyan olduğu için?): Pamuk da devamlı tehdit mektupları alıyormuş. 301. Maddeden dolayı Nobel Edebiyat Ödülü sahibi PAMUK kaç defa mahkeme önüne çıkarıldı. Ve birçok gazeteci ve yazar 301’e göre yargılanıp hapse atıldı. Kabahatleri neydi bu yazarların, gazetecilerin?

Hiç de fazla toleranslı bir millet sayılmayız doğrusu. Kendi kendimizi kandırıyoruz.
Bakın Avrupa’ya, Amerika’ya hatta Hindistan’a, hepsi bizden daha toleranslı liberal ve demokrat.

Düşünebiliyormusunuz. Almanya’da 7, 5 milyon yabancı pasaportlu insan yaşıyor yıllardır. Bunlarda 3 milyonu Türk kökenli ve 1 milyona yakını Alman vatandaşı.
Ve Almanya’da 3500 cami faaliyette. Frankfurt ve çevresinin nüfusu da 1 milyon.
Bunların 4’te biri yabancı kökenli veya uyruklu.

Türkiye’de resmi istatistiklere göre 125 bin Hristiyan 25-30 bin civarında musevi (yahudi) dinine mensup Türk vatandaşı var. 70 milyon müslüman Türk’ün arasında yaşayan çok az bir kitle.
Millet havaya uçuyor. Neymiş efendim müslümanlık elden gidiyormuş, her köşede apartman kiliseler varmış falan filan. Ya noluyoruz. Nedir bu intolerant. Hepsi topu tüfeği 200 bin kadar gayrimüslim Türk 70 milyon müslüman Türk yanında.
Bence Türkiye’de son yıllarda ULUS Devletinden ÜMMİLİĞE doğru bir dönüş var.
Anlaşılan kendini Türklükle bağdaştıramayan insanlarımız çok.
Ve onlar din kisvesine bürünerek birinci sınıf vatandaş olmanın yolunu dinde görmüş.

Atatürk Türklerin aşırı dinciliğinden ötürü şöyle demişti: "Biz Türkler 1000 yıl İslamiyete hizmet ettik, bundan sonra Türkiye’ye Türklere hizmet edelim."

Saygılarımla baylar / bayanlar.
Modern laik, çağdaş, Atatürk’çü, AYDINLANMIŞ ve toleranslı bir Türkiye için.
(bak. Milliyet Blog - AYDINLANMA (Aufklärung) nedir? Avrupa’ da ve Türkiye’ de aydınlanma süreci)

Frankfurt, 27.03.2007
Ahmet Yilmaz
Y. Matematik Müh. Ve Bilgisayar Uzmanı

 
Toplam blog
: 19
: 1226
Kayıt tarihi
: 01.11.06
 
 

Ben, yüksek tahsilimi Frankfurt Üniversitesinde bitirdim. Uzun yıllardır Almanya’ da yaşıyorum, evli..