Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '15

 
Kategori
Deneme
 

Yazı tanrıların dili

Söylencelere göre; yazıyı yeryüzüne göklerdeki tanrılar indirmişlerdir.

İnkalar; Monko Karele ve Mano Oello adlı güneş tanrılarının kendilerine uygarlığı(bu arada yazıyı)öğretenler olduklarını belirtmişlerdir.

İskandinav tanrısı Odin; İskandinav halklarının kullandığı yazıyı ve harfleri onlara vermiştir.

Eski Mısır’daki hiyeroglif yazısını tanrı Thot yeryüzüne indirmiş ve rahiplere öğretmiştir.

Babil kralı Hammurabi; ünlü Hammurabi yasalarını kendisine tanrı Marduk’un yazdırdığını söylemektedir.

Tarihteki ilk çivi yazılarına ait olarak Fırat nehri kıyılarında binlerce kilden tablet bulunmuştur. Hammurabi kanunları da bunlar arasındadır.

Irak savaşı sırasında bu tabletler Amerika Birleşik Devletleri’ne götürülmüştür ve orada çözülmektedir.

Göktürk Kaanlığı, ilk Türk abecesini ve yazısını yaratmıştır. Göktürklerin tanrısal yaratıklar olduğu söylenmektedir.

Uygur Türkleri, kayaların altında taş bir levha bulmuşlardır. Bu levhanın üzerinde bazı yazılar vardır. Bu yazıları, kimse okuyamamıştır. Ancak; Hıtay’da bulunan bir kavimden gelen kişiler bu yazıları okuyabilmiştir.

İlk kişioğulları; bırakın yazı yazmayı, konuşmayı bilmiyorlardı.

Gökten gelenler(tanrılar)önce çivi yazısını Babillilere öğretmişlerdir.

Sonraları, Mısırlılara hiyeroglif yazısı öğretilmiştir. Bu yazının benzeri, İnkalar ve Astekler; Mayalar gibi eski ve gizemli uygarlıklarca da kullanılmıştır.

Son olarak tanrılar Musa’ya İbranice(ve Arapça)abecesini öğretmişler ve emirlerini kayalara ve altından varaklara bu yazı ile yazarak iletmişlerdir.

Günümüzde; Yunan abecesinde, Kiril abecesinde bu tanrılarca kişioğullarına öğretilmiş çivi yazıları, hiyeroglif yazıları ve resim yazılarının izlerine rastlanmaktadır.

Keza; Latin harflerine dayalı yazılarda da eski yazıların(tanrıların yazılarının)izlerine rastlanmaktadır.

Bu arada Atatürk, çok önemli olan harf devrimini de başarmıştır.

Latin abecesine, Türk gırtlağından çıkan ç,ş,ğ,ö,ü harflerini ekleyerek tam, eksiksiz bir abece oluşturmuştur.

Yahudi, arap, acem, hindli yazıları da biri birine benzemekte olup tanrı Yehova’nın “On Emir” tabletlerindeki yazıdır.

Çin, Japon, Güney Asya’nın resim yazıları da tanrılar tarafından bu halklara öğretilmiştir.

Lao-Çe’nin tanrı olduğu; kişioğlu biçimine girerek Çin’e geldiği ve dinini kurduğu ve yazıyı uyguladığı ve öğrettiği  söylenmektedir.

Uygarlığın gelişmesinde, tanrıların kişioğullarına öğrettikleri yazıların kullanılması, bir devrim yaratmıştır. Tıpkı;günümüzde bilgisayar yazılımı yöntemlerinde olduğu gibi.

Bilgisayarlarla kişioğulları yeni ve daha evrensel görünen bir yazım tekniğine ulaşmıştır. Ancak; halen 0(sıfır)-1 tekniğine dayalı yazlım söz konusu olup bu teknik, kullanımının sınırlarına ulaşmıştır.

Dijital bilgisayarlar geliştirildiğinde; belki de tanrıların kullandıkları yazı diline ulaşılacaktır.

Kişioğullarının Mısırlıların hiyeroglif yazılarını çözmeleri ve öğrenmeleri yıllar almıştır. Ortada bir gariplik vardır. Mısır uygarlığı; Roma İmparatorluğu dönemine dek yaşadığı halde, bu hiyeroglif yazısı kişilerce öğrenilmemiştir.

Çivi yazıları da, benzer teknikler kullanılarak çözülmeğe başlanmıştır.

Resim yazıları ve arap(İsrail)abecesine dayalı yazılar yakın zamanlarda ortaya çıkmış olup çözümlenmeleri ve öğrenilmeleri kolaydır.

Bugüne dek; dört ayrı yazı tekniğinin kullanıldığı gözlenmektedir. Bunlar; çivi yazısı, hiyeroglif yazısı, arap  yazısı, resim yazısı olmaktadır.

Buradan; gökten tanrıların arabaları ile gelip bu yazı tekniklerini kişioğullarına öğretenlerin; değişik gezegenlerden, belki de değişik gökadalardan ya da saman yollarından gelmiş oldukları anlaşılmaktadır. Kişioğullarına tek yazı tekniği öğretilmemiştir.

Sonuç olarak; yazıların uzaydan gelen varlıklarca kişioğullarına öğretildiğine dair söylenceler yaygındır. Diğer yandan; yazım tekniklerindeki ayrılıklar nedeniyle; yerküremizi bir tanrının değil, birden çok tanrının ziyaret ettiği anlaşılmaktadır.

Yok; gökten gelenler her kavme ayrı bir yazı tekniği vermişlerse, o zaman uygarlığın hızla ilerlemesini istememişler demektir. Yazı; tanrının kişioğullarına öğrettiği bir armağan ise; neden bir tek yazım tekniği yoktur? O zaman; yazıları bizlere tanrı değil; kozmostaki başka uygarlıkların varlıkları öğretmişlerdir. Onlarla, bir an önce iletişime geçebilmemiz için bunu yapmışlardır.

Oysa,günümüzde, bilgisayar yazısı(yazılım)tüm kişioğullarınca ortaklaşa kullanılmaktadır. Hele, dijital bilgisayarlara geçilirse, o zaman tam da tanrıların yazı tekniğine ulaşılacaktır.

Kozmik tanrı da tekleşmiş olacaktır.

Belki de, dış uzaydaki diğer uygarlıklarla kolayca iletişim sağlanacaktır.

Bunu sağlayanların da; bizlere ilk yazıyı öğretenler olan gökten gelenler olduğunu unutmamalıyız.

Şimdilerde, aynısını biz yapmaktayız.

Güneş dışı uzaya yolladığımız roketlerle, yeryüzündeki yazı tekniklerini başkalarına ulaştırmaktayız. Bunda başarılı olursak; o zaman bizler, o evrenlerdeki varlıkların gökten gelenleri, tanrıları olacağızdır!

 
Toplam blog
: 142
: 578
Kayıt tarihi
: 04.09.13
 
 

1940 yılında İzmir'de doğdum İzmir Atatürk Lisesi'ni bitirdim 1961 yılında Mülkiye(Siyasa..