Yazık... Kimsenin ipinde değil!

İçinde yaşadığımız hafta “ Organ Bağışı Haftası ” Peki kime ne? Kimsenin ipinde bile değil. Ta ki kendine gerekene kadar. Allah kimseyi muhtaç etmesin ama ya muhtaç olduğunuzda ne yapacağınızı biliyor musunuz? Söyleyeyim. Tüm Akrabaları, arkadaşları, dostları kapı kapı gezip ilgili organ için çare arayacaksınız... Ya da organ gereken yakınınızı ölüme terk edeceksiniz… İkinci seçenek zor. Birincisi çare olacak mı? Hayır. Karaciğeriniz bir tane, verme şansınız yok, böbreğinizin tekini verme şansınız olsa da…

Dün Sevgi Pınarı konuya ilişkin bir seminer düzenledi ancak kaç kişi vardı dersiniz? 6 kişi. 108 binlik Silivri’den yalnızca 6 duyarlı yurttaş. Onları kutlamak gerek, duyarlılıklarından dolayı... Ya diğer 107 bin 994 kişiyi? Onlara da anlatmak gerek olayın vahametini..

Şimdi lütfen arkanıza yaslanın ve aşağıdaki yazıyı dikkatlice okuyun. İnşallah ihtiyacınız olmaz ama ya olursa? Diye okuyun...

Tedavisi sadece organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, tüm dünyanın olduğu gibi, ülkemizin de önemli sağlık sorunlarından biri. Organ ve doku nakli bekleyen hastaların sayısı her geçen gün artmakta. Kalp ve karaciğer nakli bekleyen hastalar, uygun organ bulunamadığı takdirde yaşamlarını kısa bir süre içinde kaybetmekte. Bugün 30.562 kronik böbrek yetmezliği hastası diyaliz cihazlarına bağlı olarak 'bir gün böbrek nakli olabilmek umuduyla' yaşamını sürdürmeye çalışmaktadıre aşağıdaki yazıyı dikkatlice okuyun. İnşallah ihtiyacınız olmaz ama ya olursa? diye z.acağınızı. Nakil bekleyen hastaların bazıları ise tedavi olabilmek umuduyla yurt dışında çareler aramaktalar. Peki nedir bu Organ Nakli? “ Tedavisi mümkün olmayan hastalıklar nedeniyle görev yapamayacak derecede hasar gören organların yerine, canlı veya ölüden alınan yeni, sağlam organın konularak hastanın tedavi edilmesine organ nakli denir” diyor sağlıkçılar..

Bazı yobazlar var dinen bunun sakınca yarattığını söyleyerek yurttaşların kafasını bulandıran . bu konuda da Türkiye Diyanet Başkanlığı şunları diyor :

Organ Bağışının Dini Yönden Sakıncası Var mı?

Organ bağışının dini yönden sakıncası yoktur. Büyük dinlerin çoğu organ bağışını onaylamakta ve desteklemektedir.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, 3.3.1980 tarih ve 396/13 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu açıklamıştır. Bu kararda;

Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayatını veya hayati bir organını kurtarmak için bundan başka çarenin olmadığının mesleki ehliyet edilmesi,
Hastalığın bu yolla tedavi edileceğine ilişkin doktor kararının olması,
Doku ve organı alınacak kişinin bu işlemin yapılmış olduğu sırada ölmüş olması,
Organ veya dokusu alınacak kişinin sağlığında buna izin vermiş olması veya hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla yakınlarının rızasının sağlanması,
Alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması,
Tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak olan bu nakle razı olması gerektiği belirtilmektedir.
Yine aynı kararda "organınızı vereceğiniz kişi yaptığı iyilik ve fenalıklardan kendisi sorumludur" denilmektedir.

Kuran-ı Kerim'de de "kim bir insana hayat verirse onun tüm insanlara hayat vermişçesine sevap kazanacağı" beyan olunmaktadır (Maide suresi, ayet 32).

İşte durum böyle… Allah Göstermesin günün birinde gerekirse böyle bir gereksinim nereye başvuracağınızı zaten hekimleriniz size söyleyecektir… de sizi aramak durumunda olanların ulaşabilmeleri için siz bir şeyler yaptınız mı?

Yapmadıysanız bugün, hemen Silivri Sağlık Gurup Başkanlığı’nın 727 37 03 nolu telefonundan ne yapmanız gerektiği konusunda bilgi alabilirsiniz.