Yazıklar olsun

Sosyal Güvenlik Yasası ile çalışanların sahip oldukları bazı haklar ellerinden alınırken, o çalışanlar 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramlarını da devletin orantılı güç kullanımı nedeniyle kutlayamaz oldu. Sorumluluk sahipleri kutlama için gerekli önlemleri almak yerine, yasak koyarak, yaşamı durdurarak kendilerince çözüm üretiyorlar. Sonrasında da Avrupa Birliği'ne girme ve batılılaşma nutukları atıyorlar. Bu noktada sormak istiyorum; o üyesi olmak istediğimiz Avrupa Birliği ülkelerinde 1 Mayıs böylemi kutlanıyor? Ayrıca biz de istiyoruz Avrupa Birliği'ne üye olmayı, ancak onurumuzla ve eşit şartlarda. Kendimizi küçülterek, değerlerimizi ve ülkemizi parçalatarak, satarak değil.

Sosyal Güvenlik Yasası kabül edilip, çalışanların bir takım hak kayıpları gündeme gelince bakın vatandaş nasıl çözümünü bulup kuyruklar oluşturdu. Çok sayıda kişi bir yolunu bulup çocuklarını erken emekli olsunlar diye sigortalı yaptılar. Yetkililer açıklıyor;inceleme yapacağız, gerçek dışı bulunanlara ceza kesilecek vb. Bu mudur yasayı çıkaranların yapması gereken. Onca insanın neyini araştıracaksınız? Kısa bir süre sonra çıkışlar başlayacak, bu yetmeyecek mi? Ya da açıkça görülmüyor mu bunun gerçek dışı olduğu? Ayrıca benim durumum ne olacak, ya da benim gibi olanların durumu? Yıllar sonra benim çocuklarım, babam çok dürüst mü, yoksa beceriksiz bir işide halledememiş mi diyecekler? İşte bugün bu soruya cevap vermesi gereken başta yasayı yapanlar ve sorumluluk sahibi sayın bakan Faruk ÇELİK ' dir. Elbette mecliste bunun onayı için el kaldıran vekillerdir. Ayrıca kaçının çocuklarının geleceğini düşünerek sigortalı yaptırdıklarını da araştırmak gereklidir. Şimdi bu yasa ile yaklaşık 30 yıl sonrası için kurumu rahatlatmak amacı taşıyan teknokratlara soruyorum, bu düşüncenizle kaç yıl kazanmış oldunuz? Farkındamısınız yine olan şu ya da bu nedenle o kuyruğa girmeyenlerin çocuklarına olacak. Ya da bu anlamsız uygulamayı kaldırıp tekrar düzelteceksiniz. Gerçi bir yerlere söz verdiniz, acele edip yasayı çıkardınız ama yazık ettiniz yazık...