- Kategori
- Güncel
Yazmak için yazmak
Milliyet Blog'a uzun zamandır üyeyim. Amatör blog yazarıyım. Zaman zaman duygularıma gem vuramıyorum. Sözler yazıya dönüşüyor. Daha fazla birey ile paylaşmak da blog yazarlığının albenisi oluyor..
Ancak bazı dönemler internete bile giremediğim oluyor. Bu dönemlerde yazılarım duraklama dönemine giriyor. Dünyanın en önemli olayları bile olsa, aklıma gelenleri yazıya dönüştürecek fırsatım olmuyor.
Bazan da mitinglere katılmaktan yorgun düşüyor, düşüncelerimi blog'a dönüştürmeden sloganlarla sokaklarda haykırıyorum.
'Milliyet Blog' bana böyle bir özgürlük tanıyor; düşüncelerimi dilediğimde yazma, dilediğimde yazmama özgürlüğü..
Yazmak için yazmıyorum hiç bir zaman.. Fırsatım olduğunda, düşüncelerim beni yazmaya doğru yönelttiğinde yazıyorum.
Bu özgürlük hoş bir duygu.. Yazmak da müthiş bir duygu.. Çok kitap okuyan kişilerin bir dönem sonra farkında olmadan yazmaya yöneldiğini okumuştum. Bana olan da bu sanırım.
Yazıyorum. Paylaşıyorum. Ama özgürüm. Bana şu sürede yaz diyen bir patronum yok. Ya da şu yazıyı yazacaksın diyecek bir yöneticim yok..
Bana bu olanağı sağlayan 'Milliyet Blog' kurucularına ve editörlerine sağolun diyorum.
Yazan, paylaşan ve okuyan insanlarımız çoğaldıkça çağdaş bir ülke olacağımızı düşünüyorum. Ne kadar okursak, ne kadar yazar ve paylaşırsak aydınlanırız ve çevremizi aydınlatırız. Bağnazlık ve yobazlıktan uzaklaşırız..
Kitap okuyunuz.. Okuduklarınızı paylaşınız.. Sevdiklerinize kitap armağan ediniz..
Otobüslerde, sokaklarda kitap okuyan insanlarımız çoğaldıkça ülkemiz zenginleşecektir, emin olun..