Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Aralık '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yedi günah 6: Öfke

Yedi günah 6: Öfke
 

Öfke, bizim kafa yapımıza, isteklerimize, düşüncelerimize uymayan insanlara karşı gösterdiğimiz şiddetli tepkilerdir.

Hani büyüklerimiz  kızdığımızda “Bu ne şiddet, bu celal…” derler ya işte  bu “celallenme” olayı karşıdakini bir iyice kırma dökmeye dönüştü mü, kendi kendimizi toparlamanın zamanı gelmiş demektir. Yoksa bunun altından çok fazla kuzu kulağı çıkabilir… Aman dikkat…

Her insan biraz kızabilir, veya kırıldığını lafla yada davranışla gösterebilir; ama davranışlar çok şiddetli, karşımızdaki insanla birlikte diğer insanları da kıracak duruma geldiyse bu durumda bir anormallik vardır, demektir.

Genellikle öfkeye yol açan nedenler arasında; haksızlığa  uğrama , engellenme,  fiziksel incinme ve yaralanma, tacize uğrama, düş kırıklığı, saldırıya uğrama, tehditler sayılabilir.

Demek ki neymiş; altıncı günah : “Öfkelenmek “miş…
(Maşallah, bizde de öfkelenmek Adana’lılara mahsustur… Kızdıkları zaman, ana avrat, demezler… Ondan sonra da din iman, Allah-kitap düz giderler…)

Yani, sabrederiz, sabrederiz, ondan sonra “Kafamın tası attı…” deriz ya… Her insanın bir “Sıfır” noktasını geçip, karşıdakini kırmaya dökmeye yatkın olduğu bir an vardır…

Haa... O an gelince ne mi yapmalı? Bazı bilgeler derler ki:
“Kızdığınız zaman, içinizden 100’e kadar sayın, sonra konuşun…”
“Peki çok daha fazla kızmışsam?”
“O zaman 200’e kadar sayın…” Yani kısaca, sabırlı olun, diyor bilge… Çünkü çok iyi biliyoruz ki:

“Öfkeyle kalkan, zararla oturur…” Niçin? Çünkü, “kızgın adam” duyguları ve düşünceleri üzerindeki denetimini yitirir; artık o karşıdakine ya lafla, veya elle zarar vermek üzere koşullanmıştır… Onun için, bu durumdaki  kişinin kendi kendisini “gemlemesi” gerekir…

Bazı insanlar oldukça sakindirler; bazı insanlar ise “vay anam…”  sanki analarından “öfkeli” doğmuşlardır… İnsan, böyle kişilerin yanına yaklaşmaya cesaret edemez… Her an patlayacak, bomba gibidirler… İşte böylelerinin mutlaka  “öfke denetimine” ihtiyaçları vardır… Maazallah , bu hal sürüp giderse, çevrelerinde kırıp dökecek kimse kalmayacağı gibi, kendileri de eninde sonunda tamuya giderler... Bizden söylemesi. Ne demiş atalar:

-Öfke baldan tatlıdır.
-Öfke ile kalkan zararla oturur.
-Öfkede akıl olmaz.

Daha başka bazı ünlü sözler de var. Ne diyor:
-Öfke ekilen yerden pişmanlık biçilir  (A.Manzoni )
-Öfkenin ateşi önce sahibini yakar, sonra kıvılcımı düşmanına ya varır, ya varmaz (Sadi )
-Sabırlı adamın öfkesinden sakının (John Dryden )

Bütün bunlardan çıkan şu; insan kızdığı zaman kesinlikle öfkesini ortaya koymamalı; bilakis; kendi kendisini çok iyi kontrol edebilmeli… Sakin düşünmek, ve karşıdakini de sükunetle düşünmesi için fırsat vermek gerekir. En iyisi tarafları akla mantığa uygun bir şekilde davranmaya çalışmaktır. Hiçbir işi bağırıp, çağırmakla, palavrayla, blöf yapmakla çözümlenmez; ama sakin, ve aklı başında görüşmeler yapmakla çözümlenebilir…

Öfkeyle karşıdakini, hatta en yakınını kıran insanlar, biraz zaman geçtikten sonra olanların çok saçma olduğunu, hatta yapılan davranışların yapılmaması gerektiğini anlarlar ama bazen çok geç olabilir.

Çünkü, öfkeden dolayı üç beş kişi dünya değiştirmiş olabilir. Hakimin karşısında dikilip duranlar da “Çok pişmanım hakim bey, bir anlık öfkeme yenildim…” derler ama son pişmanlık çoğu kez yarar sağlamaz. Onun için aklımızı başımıza alalım. Vallahi azim, insanları kırdığımız gibi, sonuç oradan mahkemeye , hapishaneye ve de Cehenneme gitmektir. Bana ne…  kitaplar böyle diyor.
…………………..
1. http://www.msxlabs.org/forum/soru-cevap/227863-ofke-ile-ilgili-atasozleri-var-mi.html#ixzz1g2jnLpoW

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..