Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Eylül '12

 
Kategori
Tarih
 

Yedikule zindanlarını gezdim

Yedikule zindanlarını gezdim
 

Yedikule Hisarları, İstanbul'un en önemli açık hava müzelerinden birisidir. İmparator I. Theodosius'un (390) emriyle bir zafer takı olarak yapılan ünlü Altın Kapı (Porta Aurea), II. Theodosius (403–450) tarafından valisi Anthemiusa yaptırılan şehir surlarıyla birleştirilmiştir. Altın Kapı'nın bir bütün olarak mermer kuleler ile birlikte II. Theodosius (413) döneminde yaptırıldığı da iddia edilmektedir.

Altın Kapı, o dönemde seferlerden dönen nice imparatorların törenlerle şehre ihtişamla girdikleri Bizans'ın en önemli giriş kapısıydı.

1453 Mayısında İstanbul'un Fatih Sultan Mehmed (1432–1481) tarafından fethinden 4 yıl sonra ilave edilen üç kule ile surlar birleştirilerek beş köşeli, yıldız şeklinde bir iç kale (garnizon) meydana getirilmiştir. Böylece Bizans ve Osmanlı çağı yapıları bütünleştirilmiştir.

Haber uçtu devlete de

Beş yil yattim hapiste

Yedi düvel zindanindan

Beterdir Yedikule

Nargilem duman - duman

Bayildim aman - aman

İstanbul güzel ama ah

Zabitleri pek yaman

(alıntı)

Bu şarkıyı çok severim. Çok sık aklıma gelir ve mırıldanırım. Bir ara herkesin dilindeydi, sonra o da zaman hışımına uğradı…

Bir çok şeyin zaman hışımına uğradığı gibi.

Yedikule zindanları hakkında bilgi edinmek için okuduğumda inanılmaz bir tarihle karşılaşmıştım. Asırları saklıyordu, olayları saklıyordu, acılar ve çığlıklar, törenler, hazineler ve daha niceleri…

Düşünün lütfen; Padişah Genç Osman’ın orada katledilmiş…

Burası aslında Bizans’lılar döneminde yapılmış.

İstanbul tarih kaynadığı için mümkün olduğunca görmek istediğimden, bilgi edinmeye çalıştığımdan bu pazar Yedikule Zindanları-nı ya da Yedikule Hisarını ziyaret etmek istedim…

Canım sıkıldı…

İlk Açık Hava Müzisi deniliyor ama müze olacak çok bir şey görmedim. Bakımsızdı. Tabi neresine ne tür bakım yapılacaktı! Onu da tartışmak gerek… Çünkü

Sergilenen taş yığınları, kapalı dar merdivenler yuvarlak zindanlar, ürkütücü yerler…

Taş merdivenlerle yukarı çıkıyorsunuz, deniz gören yerle ve etrafla selamlaşıp oraları dolaşıp iniyorsunuz…

Biz bir ara orada bir yerlere oturduk ve oralarda neler olmuşturu birbirimize naklettik. Elif:

“Gözlerinizin önüne burayı iki hali ile getirebilir misiniz?  Bizans döneminde ve Fatih Sultan Mehmet döneminde… Ardındanda daha ileri dönemlerinde…”

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul fethinden sonra burasının Hisar olmasını istemiş.

Osmanlı döneminde hisarlar hapishane olarak da kullanılıyormuş.

Burada Osmanlı’nın ilk hazinesi hazine-i humayın olarak kullanılmaş, ayrıca çok değerli evrakların saklanıldığı yer de olmuş.

Burası bayağı canlı, kalabalık bir yermiş. Bugün tabi bunların izi yok hayali bile zor. Keşke temsili de olsa, ya da bir çok şey korunabilse ne biliyim biraz daha gezdiğimiz yerler hakkında bilgi sahibi olabilsek! Bu kadar önemli bir yerin böylesine atıl olarak bırakılması beni üzdü…

Osmanlı döneminde Hisardaki garnizonda bir kale muhafızı varmış, altı subay, elli asker bulunuyormuş. Daha bitmedi, bunlara ait ev, barınak, depolarda varmış. Avludaki küçük mescit 1887 yılına kadarda gayet iyi durumdaymış.

Burası gerçekten çok önemli bir yer. Padişahın boğulduğu, bir çok önemli zatın mahkûm olduğu, çok hazinenelerin barındığı, bizans döneminde önemli devlet adamlarının ağırlandığı bir yer… Böyle bir yerin; yerin bence daha iyi sergilenmesi gerekir diye düşünmekteyim. Tabi bu benim düşüncem…

Sizlere ilk önce; yıllarca neler olduğunu açıklayan listeyi aktaracağım

532- Latin İstilası sırasında Altın Kapı büyük zarar gördü. Onarımı sadece 1 yıl sürdü.

868- Yedikule'deki mermerlerin oluşturduğu kulelerin arasında yer açılarak buralar hapishane olarak kullanıldı.

1458–1789- Hazine-i Hümayun'un (Osmanlıhazinesi) bu yapıda tutulmaya başlandı.

1430–1800- Kuleler Devlet Hapishanesi olarak kullanılıyordu.

1766-İstanbul'da olan deprem sonucu hasar görmüştür fakat onarılmıştır.

1851-Abdülmecit döneminde hayvanat bahçesi olarak kullanıldı.

1871–1875- Yedikule bu yıllarda Kız Sanat Evi idi.

1876- Bu dönemde ilan edilen 1. Meşrutiyet sürecinde hapishane olarak kullanılması istenmiş fakat bu gerçekleşememiştir.

1968- Bu tarihten beri Yedikule Zindanları, İstanbul Hisarlar Müzesi Müdürlüğü'ne bağlı kalmıştır.

2004- Yedikule Hisarı özel bir şirkete devredildi

2004- Şehristanbul Derneği kanunsuz bir şekilde devredilen Yedikule Hisarı'nın devir kararının iptali için Mahkemeye başvurdu

2006- İstanbul 1. İdare Mahkemesi Şehristanbul Derneği'nin başvurusunu kabul etti ve Maliye Bakanlığı tarafından özel bir şirkete devrettiği kararını oybirliğiyle iptal etti.

2008- Danıştay 13. Dairesi 24.12.2008 tarih ve 2008/8294 No'lu kararı ile İstanbul 1.İdare Mahkemesi'nin kararını onadı

İstanbul'un ve Türkiye'nin en eski açık hava müzelerinden birisidir.

Her tarihi yapı gibi bu eser de uzun ve önemli bir tarihe sahiptir.

Yedikule, aslında adı gibi bir zindan oluşturmak amacı ile değil, Bizans'a misafir gelen kralları ve yabancı sarayların mensuplarını ihtişamlı bir şekilde karşılamak için yapıldı.

Türk Tarih Kurumu'nun yaptığı araştırmalara ve elde edilen tarihi verilere göre, başlıkta belirtilen Altın Kapı'yı bir zafer takı olarak dönemin Bizans İmparatoru Theodosius' inşa ettirdi.

Theodosiustan sonra tahta geçen oğlu da dört tane yüksek gözlem kulesinden oluşan bir kaleyi kapı ile birleştirdi.

Tarih bu gelişmelerden sonra çok fazla ilerlemişti ve tüm dünya tarihini çağ atlatan İstanbul'un Fethiile şehri eline geçiren Fatih Sultan Mehmet, yapıya üç kule daha ekler ve tam yedi tane kule olur.

Ayrıca kaleye surlar da ekletip kuleleri bağlayan padişah, burada bir garnizon oluşturdu.

Böylece Bizansve Osmanlıuygarlıkları bütünleşmiş oldu.

Padişahyapıtın temizliği ve onarımı için bölgeye malzeme desteği de sağladı.

Dört tane Bizans İmparatorları'nın, 3 tane de Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı yedi adet kuleden adını alan bu tarihi yapıtın her kulesine isim verilmiştir. Bu kulelerin isimleri ve kısa tarihçeleri şöyledir:

Genç Osman Kulesi

Bu kulenin Osmanlı tarihinin en genç padişahlarından Genç Osman'ın adını alma nedeni aslında padişahın katledildiği yerin bu bölgenin ikinci katında olmasıdır...

Cephanelik Kulesi

Adından da anlaşılacağı gibi devlete bağlı olduğu süreçte cephane deposu olarak kullanılmıştır. Ayrıca iki hapishane dışında devlet suçlularının hapsedildiği zindanlardan da birisiydi. Yapıyı ziyaret ettiğinizde kirişle tutturulmuş ahşap katları görebilirsiniz.

III. Ahmet Kulesi

Bu kule günümüze kadar dayanamamış ve depremlerle yıkılmıştır. Devrimci padişah III. Ahmet'in adını almasının sebebi yapım ve onarımına bu padişah tarafından büyük katkı yapmış ve katlarının kirişlerle tutturulmasını sağlamış olmasıdır.

Hazine Kulesi

Hemen üstteki başlık Yedikule Zindanları'nın Kronolojisi’nde de göreceğiniz gibi bu hisar bir dönem hazinelerin muhafaza edildiği yerdi. Devletin sahip olduğu bu hazine, Hazine Kulesinde tutulurdu. Fakat daha sonra III. Murat döneminde hazine saraya aktarıldı. Kulenin tarihindeki bir diğer olay ise, hemen yanında bulunan Yanan Kasır köşkünde çıkan yangından etkilenmesi fakat daha sonra onarılmasıdır. Köşkün "yanan" sıfatını almasının sebebi de bu yangındır.

Zindan Kulesi

Kitabeler Kulesiadıyla da anılır. Zindan olarak kullanılan iki kuleden birisidir. İçinde bulunan ahşap katlar çıkan yangınlarda yanarak hasar görmüştür.

Top Kulesi

Yangında yanan bir diğer kuledir. Hapishane olarak da kullanılmıştır.

Bayrak Kulesi

Altın Kapı'nın üstündeki kuledir. Yedi kule arasında en sağlam olanıdır. Sancağın dalgalandığı yer olması nedeniyle yeniçeriler burada nöbet tutardı. Sağlamlığını günümüzde de korumaktadır.

Altın Kapı'ya doğru uzanan yolun adı Trimphalis yoludur. Bu yola kırmızı halı serilir ve misafir krallar burada karşılanırdı.

İstanbul'un en eski mescidi Yedikule'nin yanındadır. Fatih kule inşaatı sırasında mescidi de bu bölgeye yaptırmıştı.

Kesilen başlar Genç Osman Kulesinde bulunan Kanlı Kuyuya atılırdı. Bu kuyu hâlâ ziyarete açıktır.(alıntı)

İstanbul’da yaşıyorsanız ya da yolunuz buralara düşüyorsa en azından oralara gittiğinizde tarihte neler olmuş, kimler neler yaşamış diye merak ediyorsunuz ve ciddi olarak araştırıyorusunuz…

 

 

Nazan Şara Şatana

 

 

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....