Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Temmuz '17

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yeni Bir Yaş'a Girerken...

Yeni Bir Yaş'a Girerken...
 

Her Yeni Yaş, Hayata Sıfırdan Başlamaktır.


19 TEMMUZ.  Benim doğum günüm ve ben kendime bir hediye vermek istedim bugün. Yok, yok öyle kendimden, kişilik özelliklerimden, burcumdan, hobilerimden fobilerimden falan bahsetmeyeceğim yanlış anlaşılmasın. Bir küçük teşekkür edip, içimden geldiğince hislerimi dile getireceğim.

Klasik teşekkür cümleleri kurmayı oldum olası sevmedim. Hissettiğim neyse kalemime döküldü yüreğimde biriktirdiklerim. İşte en çok da bu yüzden, sevgilerini yüreğimin taa derinlerinde hissettiğim tüm sevdiklerimin gözlerinden öperim. –Gözlerinden- diyorum çünkü ben dünyamdaki güzel insanları ilk olarak gözlerinde ve bakışlarında sevgi pırıltılarını gördüklerim arasından seçtim. Onlar da beni seçmişse zaten o mutlu, tatlı şımarıklıkları olan küçük kız çocuğu işte BEN’im.

Gerçek şu ki, kimileri bugün beni gerçekten hatırladı; kimilerine ise doğum günümü facebook hatırlattı. Ne önemi var, o veya bu sebeple. Bugün veya yarın veya bir sonraki gün. Beni bir şekilde düşünmeleri ve bunu hissetmem yetti de arttı. Zira çok sevdiğim bir yüreğin dediği gibi “Yaşlar, yıllar zaten lanet birer rakamdan ibaret” ti ve öyle de kalmalı...

Şu yaşıma kadar öğrendiğim en önemli şey bu dünyaya sadece yemek, içmek, eğlenmek, uyumak, çalışmak vb. şeyler için gelmediğimiz. Çok şükür ki Allah’ıma, sevgiyle beni bağrına basacak bir ailenin içine doğdum; sevgiyle büyütüldüm; sevgiyle yol aldım bu hayatta; sevgiyle besledim yüreğimi; kızdığım, nefret ettiğim, küstüğüm zamanlar, kişiler, olaylar olsa da sevmekten hiç vazgeçmedim. Sevildiğimi hissettim az veya çok. Bir tutam sevgi, bir avuç mutluluk dünyalara bedel oldu benim için, sevgisiz hoşgörüsüz yaşayan onca insan arasında. Öpüp de başıma koydum sevgisini içtenlikle gösterebilenleri, sevgi göstermeyi bilmeyen çıkarcılıkla yol alan onca yalan dolan karşısında.

Hep iyileri, güzel varlıkları almaya çalıştım dünyama, arada kötüler de kaynayıp gitmedi değil ya… Onlar da çok duramadılar, bir şekilde atıp savurduk yürekten dışarıya. Hayattan güzel mesajlar çıkarmaya çalıştım bazen zor da olsa. Ama bir gün geldi onlar beni büyüttü, olgunlaştırdı, dönüştürdü beni bugünkü Ahu’ya.

Canım kalbimi sevdim, çok sevdim, hatasıyla sevabıyla. Çok kahrını da çektim ama vazgeçmedim, asla! Sevmek vazgeçmemekmiş zira, o da sizden vazgeçmiyorsa…

Benim için HAYAT demek AİLE demek, SAĞLIK demek, GERÇEK DOSTLAR, GÜZEL İNSANLAR demek; MEMLEKET demek,  ÇOCUKlar, HAYVANlar, DOĞA, kısaca MASUM CANLAR demek; MÜZİK demek, VİCDAN, MERHAMET demek, ÖMÜRLÜK SEVGİ demek, İYİLİK demek…

Ne denli iyi bir kalbim var bunu yalnız Allah’ım bilir ama kötülere, insanlığın vahşi ve zalim türüne karşı zerre kadar merhametim, acıma duygum, iyiliğim yoktur, bu da en net gerçekliğimdir.  Varsa güzel bir tarafım, varsa iyi bir yanım da Allah’ımın bana bahşettiğinden öte değildir. Ne övünürüm, ne şımarırım. Bize şükür etmek yaraşır, geriye kalan her şey emanettir.

Sağlıkla güne başladığımız her gün doğum günüdür oysa. Pastaya muma hediyeye gerek yok. Sağlığınız, sevdikleriniz size bu hayatta sunulacak en büyük hediyedir. Kıymetini bilin, bildirin. Yaptığınız her iyiliğin size öyle veya böyle döneceğini bilin; yapılan her kötülüğün de karşılıksız kalmayacağını. Dua almak ne kadar kolay bilir misiniz? Örneğin, bir hastane koridorunda gördüğünüz yaşlı ve kimsesiz, elinden tutanı olmayan bir teyzenin veya amcanın elini tutun, onlara gideceği yere kadar eşlik edin mesela. Sokaktaki bir canın başını okşayın yapabiliyorsanız. Bir tas su, bir kap mama verin verebiliyorsanız. Korkuyor musunuz? Uzak durun ama kötülük yapmayın, kötü davranmayın, sevgiyle bakın uzaktan da olsa. O hisseder, hem de nasıl hisseder. Alt tarafı bir kedidir köpektir deyip hafife almayın. Sizden benden daha hassas, daha geniş bir yürekleri var, onları tanıyın. Onlar da bir anadan doğdu unutmayın. Ağaçların gövdesine dokunun sevgiyle, çiçeklerin yapraklarına. Hissedin. Siz dokundukça doğanın kalbinin atışını duyacaksınız. Doğaya dokunuşunuzla kaç çiçek yeşerecek, bilseniz şaşarsınız. Bakkal Ahmet amcaya, yoldan geçen tanımadığınız Ayşe teyzeye bir “günaydın” deyiverin, belki ona ilk selam veren kişi olacaksınız ve siz bunun kıymetini onun günü aydınlanınca anlayacaksınız. Çocuklara gülümseyin… Onların gülümsediği gibi de size kimse gülümsemeyecek, bunu bilin. Güneş bir kez doğar sanıyorsanız, siz hiç bir çocuğun içten gülüşüne şahit olmamışsınız. Gülümseyin ne çıkar, gülümseyin ve gülümsetin. Bazen bir gülüş bir çocuğa bin hayat katar, yaşayın, iliklerinize kadar o masumiyet duygusunu hissedin.

Ben yeni yaşımda bunları ve daha fazlasını yapmaya çalışacağım. Yoksa ne anlamı kalır ki yaşamanın ve yeni bir yaşa yol almanın?

Kaldı ki, Dünya çok güzel bir yer. Onu daha da güzelleştirecek olanlara bugün biraz daha fazla ihtiyacı var sadece. O niye siz olmayasınız veya ben veyahut biz?

Son olarak, Yeni Bir Yaş’a Girerken…

Vicdanlı, merhametli yüreklerle, sağduyulu, saygılı, hoşgörülü bir toplumun içinde, memleketine, doğasına, hayvanına, insanına, evladına, kalbine tüm varlığıyla sahip çıkan, sevmeyi, saymayı, korumayı bilen güzel insanlarla sevgiyle yol alacağımız nice yaşlara diyor ve önce naçizane kendimin, sonra da bugün doğan tüm iyi kalplerin doğum günlerini kutluyorum.

 
Toplam blog
: 6
: 782
Kayıt tarihi
: 20.06.17
 
 

Kocaeli doğumluyum. Küçüklüğümden beri yüreğime düşen yazı yazma aşkıyla duygularımı kaleme döküy..