Yeni ekonomik yaklaşım

Bilimsel yöntemlerin hiçbiri bizleri doğa ile dengeye getiremiyor. Bizler, davranışlarımızla, eylemlerimizle, tüketim alışkanlıklarımızla ve asla tatmin olmayan egolarımızla, doğanın dengesini bozmaya devam ediyoruz. Mevcut ilişki biçimlerimiz ise bu dengesizliği teşvik ediyor. Birbirimize karşı iyi yaklaşımları var ettiğimiz ve yaşattığımız bir toplum aracılığıyla denge sağlamak yerine, birbirimize karşı duyduğumuz öfke ve nefreti körükleyerek tüm toplumu ve varlığımızı dengesizliğin ateşine atıyoruz. Sonuç olarak, doğanın tüm seviyelerinde denge bozukluğu yaşanıyor. Bugüne kadar bu bozuklukları herhangi bir yöntemle düzeltmek mümkün olmadı. Aslında tek çözüm kendimizi, yani kendi insan doğamızı düzeltmektir. Temelde kendimizi düzeltmeden, sırf bazı yöntemleri uygulamak, bizi tekrar tekrar dengesizliğe ve çözümsüzlüğe geri getirecektir. Tarih bunun örnekleriyle dolu.

Mevcut tutumlarımız değişmedikçe, öyle bir noktaya geleceğiz ki “dünyanın yeni ve daha iyi bir geleceğe sahip olması, aramızdaki ilişkilere bağlı” gerçeğini kabul etmek zorunda kalacağız. O zaman dünyaya farklı bir bakış açısıyla yaklaşacağız: “Doğanın kurallarını öğrenmeyi, doğanın kurallarına uygun yaşamayı kabul ediyorum. Her alanda yaşadığımız krizin, benim benmerkezciliğimden, hepimizin benmerkezciliğinden kaynaklandığını anlıyorum ve bunun bizleri birbirimizden ayırdığını ve uzaklaştırdığını görüyorum.”

Şu an aktif olan finans sistemi, “bir diğerinin pahasına başarılı olmak” prensibine dayanmaktadır. İlk başlarda her şey iyiydi: Para biriktirdik ve endüstriye, teknolojiye yatırım yaptık. Fakat sonra spekülatif oyunlar başladı ve fiyatlar yükseldi. Zaman içinde ekonominin kontrolünü kaybettik. Artık ekonomi adına kocaman bir yalan var ortada ve bu yalan çökmüş durumda. 

Tamamen farklı bir sisteme geçiş yapmalıyız ve daha da önemlisi, bunu ne için, hangi amaçla yaptığımızı belirlemeliyiz: kendi çıkarımız için mi, yoksa tüm insanların yararına olması için mi?  Global finans sistemi, tüm genel sistemi dengeye getirebilmemiz için bize yardım etmeli. Artık şişirilmiş finans kaynaklarıyla değil, gerçek finans kaynaklarıyla hareket etmeliyiz ve bu kaynaklar, dünya ekonomisinin gerçek kapasitesine denk gelmeli. Mevcut kaynakların, maksimum dengeyi sağlamak üzere nasıl en iyi şekilde yatırıma yönlendirileceğini hep birlikte tartışmalıyız.

Yeni ekonomik yaklaşım şu olmalıdır: bankadaki hesaptan kâr sağlamak değil, sömürü ve rekabet üzerinden kazanç sağlamak değil, fakat aramızdaki ilişkileri ve tüm sistemler arasındaki ilişkileri, birbirini ezmek, yok etmek yerine, birbirini desteklemek, tamamlamak üzere güçlendirmek ve doğayla dengede olacak şekilde biçimlendirmek.