Yeni misafirimizin adı: "2009"

Acısıyla, tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık. Şimdi başımıza geleceklerden habersiz 2009 yılına giriyoruz. Tıpkı önceki yıllar gibi bir daha 2008 diye bir yıl olmayacak. Bu yıl yaşadıklarımız anı olarak kalacak. 2008'de gerçekleşmeyen dileklerinizin 2009 yılında gerçek olması dileğiyle... Yeni yılınız kutlu olsun.

Seneler çok çabuk geçiyor değil mi? Yeni yılın ilk günü bile, bir sonraki yıla 364 gün kalmış oluyor. 1 hafta, 1 ay derken 12 ay çabucak geçiyor. 1 yıl, 5 yıl derken seneler birbirini kovalıyor ve önce büyüyoruz, sonra yine büyüyoruz ve sonra... Aslında bizi büyüten zaman değil zaman içinde yaşadıklarımız, acılarımız, sevinçlerimiz...

Her yılbaşında dilekler diliyoruz, dualar ediyoruz isteklerimizin olması için... Belki ömrümüz boyunca olmayacak şeyleri önümüzdeki 365 güne sıkıştırmaya çalışıyoruz. Belki de bir çırpıda olacak işlere 365 gün zaman tanıyoruz. Tüm dileklerimiz olsun istiyoruz, "keşke" diyoruz çoğu zaman... Bazen gerçek oluyor dileklerimiz o yıl içinde, bu yüzden mutlu oluyoruz. Ama acılar da yaşıyoruz...

Kırk yıl düşünsek aklımıza gelmeyecek olan acılar peşimizi bırakmıyorlar. Ağlıyoruz, bağrıyoruz, sesimizi duyan da oluyor duymayan da... Bazı yıllar yalnızlaşıyoruz, bazı yıllar etrafımızı sarıyor dostlar. Bazı yıllar ömrümüzden 10 yıl götürüyor, bazı yıllar 5 yıl gençleşiyoruz. Ama hayatın bize verdikleri, bizden aldıklarını karşılamıyor. Çünkü zaman geçiyor. Herşeyin ilacı olan zaman, bize göre bazen zehir, bazen panzehir oluyor.

Sonra yıl bitiyor. Savaştan yeni çıkmış bir asker gibi geleceğe umutla bakıyoruz. Geçmişte yaşadıklarımızı yakıp, geleceğe yeni bir sayfa açıyoruz. Zaferlerle övünüyor, acıları unutmaya çalışıyoruz.

2008 yılını uğurluyoruz. 2009 yılına "hoşgeldin" diyoruz. Umarız yeni misafirimiz bize çok fazla sıkıntı vermez. 2009 yılını en azından "tebessümle" uğurlamak dileğiyle...

Herkese mutlu yıllar!