Yeni Suriye..

"Suriye ile alt düzeyde görüşüyoruz. Güvenlik, istihbarat birimleri bu tür görüşmeleri yaparlar. Zaten düşman bile olsa bunu yapmak gerekir"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söylemiş bu sözleri.

Görüşmenin altı üstü mu olurmuş?

İstihbarat birimleri uzaylı olmadıklarına göre, ülke olarak Suriye ile görüşülüyor demektir.

Taa ilk günden beri Suriye ile dıyalog'dan yana tavır geliştiren Kılıçdaroğlu sürekli olarak dışlandığını gördük iktidar tarafından.

Sekiz yıl önceki yazılarımda ABD'nin Esat'ı görevinden almak istemediğini, istese 24 saat içerisinde görevinden alabileceğini ve Esat'ın kurulmuş olan oyunun bir parçası olduğunu yazmıştım.

Hangi oyun? diye sorarsanız.

Silah ve petrol oyunu.

Esat görevine devam etmeseydi 8 yıl boyunca bu denli silah ve muhimmad tüketimi olur muydu?

Hayır olmazdı.

Sekiz yılda 30 yıllık kazancını elde etti silah tuccarları. Arkasından Suriye'de bulunan en değerli petrollerin İsrail'e yönlendirilme çabaları devam etmektedir.

Fotoğrafa bakınca, 'biz kim için mücadele verdik sekiz yıl boyunca?' sorusunu akla getiriyor.

Tamam terör mücadelesini verdik ama o terör örgütlerini örgütleyen ve TIR'lar dolusu silah yardımı yapan ve sınırımıza yakın bölgeye terör örgütlerini konuşlandıran Amerika'nın kendisi.

Bu durumda kazanan silah tuccarları olmuş demektir.

Peki toprağa düşen askerlerimiz ve ölen Suriyeli kadın-çocukların hesabını kim verecek?

Şimdi masaya oturma zamanı.

Hangi vicdan ile çözüm arayışı içine giriliyor Rusya ve İran ile birlikte?

Her şeyden önce Erdoğan Esat ile nasıl el sıkışacak merak ediyorum doğrusunu isterseniz. "Kardeşim Esat" dedikten kısa süre sonra ABD'nin rüzgarına kapılarak Esat'ı devirmeye çalışmak, ardından asıl sebebin devirmek olmadığını (geç de olsa) anlayarak tekrar el sıkışmaya kendini mecbur hissetmek nasıl bir duygu acaba?

"Devletler arasında olur böyle şeyler" demeyiniz lütfen.

Olmaz olmamalı olmamalıydı.

Petrol ve silah tuccarlarının istekleri fazlasıyla yerine geldiğini düşünüyorum. Bundan sonra yapılacak olan masa görüşmeleri ile Suriye'de gene Amerika'nın çıkarları doğrultusunda yeni bir anayasa ile yeni bir Suriye ve yeni bir Esat, yani Esat'ın yerine yeni bir lider getirileceğini öngörmekteyim. Elbette ki ülkemizde de siyaset anlamında yeniliklerin yaşanması kaçınılmaz olur diye düşünüyorum.

Bu yeni yapılanma Davutoğlu ile mi olur Gül ile mi olur veya Kılıçdaroğlu'nun yönetimiyle olur bilemem ama Suriye ile birlikte yeni yörüngenin içine girecek olan küresel ekonominin yeni rotasında ülkemizin de yeni yönetenlere ihtiyaç duyulacağını şimdiden söyleyebiliriz.

Elbetteki bu durum seçimlerle gerçekleşecektir ama gene de seçmen seçtiğini zannederek bir bakmışız ülkenin yönetenleri değişmiş..