Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '19

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yeni yıl, içimizdeki çocuğu...

İlk ne zaman başladık bilmiyorum ama yıllar oldu; güzel, aydınlık ille de “mavi” şehrimde 84’lü yani üniversiteden aynı yıl birlikte mezun olduğumuz arkadaşlarımızla fırsat buldukça buluşuyoruz. Ama bir süredir, belirlediğimiz günde, gelemeyenlere gönül koymadan ama “olsaydılar iyiydi” iç çekişiyle kim gelebilirse onlarla kahvaltıda bir aradayız. Her ay bir pazar sabahı buluşmanın güzelliğindeyiz ama yaz sıcakları mola verdirtiyor; herkes bir serin yer derdinde malum. Eylülde şehrimize döner dönmez yeniden  başlıyoruz. Ve son zamanlarda WhatsApp Egeli grubumuzda “haydi” diyen Tülin’imiz var. En son onun “haydi” demesiyle Karşıyaka Yelken Kulüp’te buluştuk. Yani buluştular da ben bu kez hangi işin peşindeysem, zamanında gidemedim de kahvaltının “kahve keyfi” kısmına katıldım. Hani şu bahçesinde bizden yüzünü esirgemeyen güneşe yüzümü dönerek günün, arkadaşlığın, sohbetin keyfini çıkardığım, çıkardığımız kahvaltımıza. Sonra nasıl oldu bilmiyorum ocak ayının kahvaltı organizasyonunu gülücüklerle kucağımda buldum. Yapacak bişi yok. İş başa düştü.

İlk başta koyduğumuz ama sonra bozulduğunun farkına bile varmadığımız “her ayın son pazarı buluşalım” kuralını yürürlüğe koyunca tarihi belirlemek çok kolay oldu: 29 Aralık Pazar. “Yeni yıl öncesi gelemeyenler olabilir” dendi. “Olabilir, kendim dahil gelebilenler gelir, gelemeyenler derdine yansın ve de aramızda kalsın “hakkında dedikodu yapılır.” dedim. Bazı arkadaşlarımı çok korkuttum(!). O yüzden (!) bu sabah pek kalabalıktık.

Kahvaltı yerini ayarlamak; birkaç yer düşünmüştük çünkü, gidip görmek gerekiyordu, son haftaya kaldı. Evet geç değildi ama ben “hemen” yapardım ya hayat planladığımız değil başımıza gelenler olduğundan hemen yapamadım. Neyse, hava durumunu da göz önüne alarak yere karar verince grubumuzu, adresi uzun uzun tarif ederek bilgilendirdim ve ayrıca onlara pazar bulmacası hazırladım; ellerimle kahvaltı yerimizin krokisini çizdim ve Egeli grubumuzda paylaştım. Yetmedi, Güzelyalı Şehit Kerem Oğuz Erbay üst geçidini gösterecek şekilde tepelere çıkıp resim çektim. Daha ne yapabilirdim, değil mi Olcay’cım. Şehir dışından gelen biri olarak sen bile elinle koymuş gibi bulduğuna göre.:)

Akşam, bu pazarın yılın da son pazarı olduğunu aymamla birlikte aklıma gelenleri de hazırladıktan sonra artık kahvaltıya gidebilirdim. Yok gecenin o saatinde değil tabi; bu sabahı kastediyorum. Sabah heyecanla uyandım, kırmızılandım, mavilendim,  sarılıp sarmalandım ve yola koyuldum. Ev sahibi olarak biraz erken gideyim dedim ki Olcay ve Türkan gelmişler bile. Hazırlanmış masaların olduğu yer ısınsın diye beklerken sohbete dalmışız ki camdan el sallayarak gelen gelene;

Nurhan, Hülya, Sonnur, Aygül, Bilge, Kemal, Kaya,

Ayşen, Zülfiye, Bülent,

Tülin, İlknur, Lale, Senem, İnan, Tuncay, Musa, Gürkan, Hüseyin, Ali Murat…

Çok özlemişiz yine birbirimizi. Sarılıp kucaklaşmalarımıza eşlik eden hoş geldin hoş bulduklar uçuşu uçuşuverdi, doldurdu her yanı; her yer ısındı.

Ortam güzel, kahvaltı güzel, biz hepsinden güzel… “Yeni yılda her daim gülen yüzümüz olsun” olsun diyerek şişirip resim çektirdiğimiz gülen yüzlü balonlarımız, yeni yıl şapkalarımız ki aramızda kalsın Gürkan’ı pembelisi çok açtı, janjanlı boyun süslerimiz derken aaa o da ne bir “kupa" getirmez mi Tülinimiz Zehramız!.. Meğer kahvaltılarımız birinci yılını doldurmuş. Eee bu güzelliğe nazar değmemeliydi; nazar boncuklarımızı da taktık.  Ve bütün güzellikleri, sohbetlerin sindiği poz, poz olmadı bir daha poz resimlerimize hapsettik.

Her güzel şey gibi çabucak bitiveren kahvaltımızın ardından, İstanbul’a yola çıkan arkadaşımız Ayşen:

Arkadaşlarım canlarım hayat iksirlerimmoral küplerim

hepinize çook teşekkürler sizleri seviyorumtekrar görüşmek üzere

demiş.

Ayşen’imin dediği gibi:

“Arkadaşlarım,

canlarım,

hayat iksirlerim,

moral küplerim,

hepinize çook teşekkürler

Sizleri seviyorum,

tekrar görüşmek üzere”

2020 içimizdeki çocuğu şımartmaya devam etsin,

yeni yılımız kutlu ve mutlu olsun!..

Kocaman sevgilerimle.

 
 
 
 
 
Toplam blog
: 210
: 3227
Kayıt tarihi
: 29.03.07
 
 

Yazmak... Öyle güzel, öyle hoş ve öyle derin bir eylem ki!.. Olmazları bile oldurabiliyorsun. "Ke..