Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '11

 
Kategori
Yılbaşı
 

Yeni Yıl, sır ve Estetik

Yeni Yıl, sır ve Estetik
 

Yeni yılda herkese mutlu yıllar diliyorum...


Yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl, yeni yıl herkese kutlu olsun!
2012 yılı aydınlık, esenlik dolu günler getirsin size, bize, hepimize...

1926 yılından bu yana Miladi takvime göre kutlamakta olduğumuz “yılbaşı” her geçen yıl yepyeni aktiviteler ile geliyor. Bu aktivitelerin kimileri “geleneksel” hale geliyor, kimileri unutuluyor... hepimizi saran bir coşku, bir sevinç dalgası kaplıyor cadde ve sokakları, eskiyen yılı geride bırakıp “yeni” ile buluşuyoruz, yeni bir sevgili gibi.

Her sevgili gibi yılbaşının da kalbimize işlemiş estetik bir yönü var. Sözünü etmeye çalıştığım bu “estetik” kavramı mana ile ilgili. Çünkü literatürde estetik, “duyusal bilginin bilimi” olarak tanımlanmış. Sezgilerimiz ile, üçüncü gözde gördüğümüz bir şey güzellik olgusu, adeta bir gözgü gibi, sırlanmış bir kavram.

Sevgilinin zihnindeki aynadan görmek gibi bir şansımız olsaydı kendimizi, neler görürdük kim bilir? Bir daha kendimizi süslemek için aynaya bakar mıydık? Arkası sırlı bir aynaya bakıp güzel olmak ne kolay, oysa ki SIR estetikte.

Öyle ki bu estetikteki sır nedeniyle efsanevî aynalar masallara bile konu olmuş, bu güne kadar anlatılagelmiştir. Kendini dev aynasında görmek de işin cabası...

Hani yeni yıl yaklaşıyor, bir muhasebe dönemi de sona eriyorken hazır. Bir de ruhumuzdaki tüm iyi dilekler için yeni gelen yılı vazifelendirmişken, umutluyken hayattan. Gelin birlikte bir de bu sırlı çemberde, biriktirdiklerimize ve kendimizdekilere bakalım. Kendimizdekiler, bir kitabın içindekiler sayfası gibi bir sayfa olsun mesela. Listeleyiverelim tüm başlıklarımızı... Girişte ne var, sonraki sayfalarda neler olacak bir düşünelim. Burada istediğimiz elbette ki bir otobiyografi değil. Sır dedik, estetik dedik, hatırlayalım bunları da.

Tepeden aşağıya kafanıza taktığınız şeyleri, pozitif ve negatif düşüncelerinizi, korku ve hassasiyetlerinizi sıralayın. Gözünüzün gördüğü sizi değil de, daha derinlerdekileri görün. Kendinizde olanlara kırgın olduklarınız da dahil olsun mesela, affedemedikleriniz hani. Ne kadar yer kaplıyorlar? Çok mu, az mı? Şimdi çıkarın o bölümün üzerindeki etiketi. Yeni yılda ilk kurtarılacak bölge olsun orası, affedin hepsini.

Ben yeni yıl hediyesi olarak kendime böyle bir güzellik yapacağım. Siz yapar mısınız bilemiyorum. Ben arada sırada bunu yapıyorum. Çok da faydasını gördüm. En sevimsiz durumlar da bile işe yarayabiliyor, mucize gibi.

Yeni yıla dair en “güzel”, lekesiz aynalarda süsleyelim hayallerimizi ve bu da bizim yılbaşı sırrımız olsun.

Yeni yılda da Aşk'ta kalınız.
 
 
Not: Bu yazı 28 Aralık tarihli Manisa Haber Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

 
Toplam blog
: 149
: 652
Kayıt tarihi
: 07.04.10
 
 

Sazsız söze ezgiler diziyoruz, birer birer. "Kim" olduğumuzun belli olmadığı bu dünyada K..