Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ocak '13

 
Kategori
Güncel
 

Yeni yıl kutlamaları, çam ağacı süsleme bir Türk geleneği mi?

Yeni yıl kutlamaları, çam ağacı süsleme bir Türk geleneği mi?
 

Yılbaşında çam ağacı süsleme ve Noel ile ilgili iddiaların ardı arkası kesilmiyor.

İktidar tarafından ‘Gavur’ icadı ve uygulaması olarak görülen çam ağacı süsleme ve Noel kutlamasının bir “Türk” geleneği olduğunu biliyor muydunuz?

Ben Bilal Erdoğan’ın bu işe el atıp, uygulamanın “Gavur” işi olduğunu söylemesine hiç alınmadım. Benim böyle zevklerim yok. Ama ona inat, bir suni çam ağacı alarak süsleyip, yılbaşına öyle girmeyi düşündük ve kararımızı uyguladık.

Sizin anlayacağınız 2013’e süsleyip, ışıklandırdığımız çam ağacının gölgesinde, evde pijama terlikle girdik. Üstüne üstlük ‘Şirince Şarabı’ içerek!

Biliyorsunuz Maya takvimiyle yerle bir olan dünyamızda(!) Şirince ayakta kalan iki önemli yerden birisiydi(!) İşte oradan gönderilen bir şişe 2000 yapımı kırmızı şarabı, süslediğimiz çam ağacımızın gölgesinde içerek geçirdik.

Gelelim Çam süsleme ve Noel kutlamalarına. Noel’i kutlayanların kendi arasında bile bir birliktelik yok. Kimi kutlayıcılara göre, kutlama tarihi (İsa’nın doğum tarihi) 25 Aralık, kimine göre 5 Ocak, kimine göre de 10 Ocak. Bazıları ise Mart ayını işaret ediyor!

Batı kültürünün bir parçası olarak kabul edilen ‘yılbaşı’, ‘çam’ ve ‘Noel’ ile ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı.

İddianın sahibi, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ!

Muazzez İlmiye Çığ’a göre;  Noel ve yılbaşı gibi kutlamalarının Orta Asya’daki eski Türklere ait bir gelenek olduğu…

Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, Müslüman Türkler arasında yıllardır ‘kutlansın mı, kutlanmasın mı’ tartışmalarının yaşandığı Noel Bayramı’nın çok eski Türklerde “Yeniden Doğuş-Çam Bayramı” olarak kutlandığını ve yılbaşının Türk geleneği olduğunu söyledi. 98 yaşındaki ünlü Sümerolog, Noel’in geçmişteki adının ‘Nargudan’ olduğunu belirerek, şunları söylüyor: “Türklerin tek tanrılı dinlere girmesinden önceki inançlarına göre, yerin göbeği sayılan yeryüzünün tam ortasında bir ‘Akçam Ağacı’ bulunuyor. Bu ağacın tepesi de gökyüzünde oturan tanrı Ülgen’in sarayına kadar uzuyor ve buna ‘hayat ağacı’ deniyor. Ülgen, insanların koruyucusu; sakallı ve kaftan giymiş olarak sarayında oturuyor ve geceyi, gündüzü, güneşi yönetiyor. Türklerde güneş çok önemli! İnançlarına göre, gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık’ta gece, gündüzle savaşıyor. Uzun bir savaştan sonra da gün, geceyi yenerek zafer kazanıyor. Bu, güneşin yeniden doğuşu; bir ‘yeni doğum’ olarak algılanıyor. Türkler bu bayrama ‘Nardugan’ diyor. Nar; güneş, tugan ise ‘doğan’ anlamına geliyor. Türkler, güneşin zaferini ve yeniden doğuşunu, büyük şenliklerle ‘Akçam Ağacı’ altında kutluyorlar.”

Batıda Noel, ülkemizde ise ‘yılbaşı’ olarak kutlanan ve eski Türklerde Nargudan olarak bilinen bayramın Hun akınıyla Avrupa’ya taşındığını belirten Çığ, Nargudan’da yapılan ritüelleri şöyle anlatıyor: “Nargudan Bayramı, Hunlar’ın Avrupa’ya gelişlerinden sonra yayılmaya başlıyor. Hıristiyanlıkla birlikte Nargudan törenini İsa’nın doğumuyla ilişkilendirip Noel adıyla kutlamaya başlıyorlar. Aslında tamamen Hun Türklerinden alıntı yapıyorlar. Nargudan güneşin doğuşunu simgeleyen bir bayram.”

“İmparator Kostantin zamanında 324-337’te İznik’te toplanan konsülde, 22 Aralık’ta güneşin doğumu için yapılan ‘bayram’ İsa’nın doğumu olarak 24 Aralık’a alınıyor ve buna da “Noel Bayramı” deniyor. Batı kilisesi ise 25 Aralık’ta kutluyor Noel’i. Çam süslemeleri ise ilk olarak 1605’te Almanya’da görülüyor ve orada diğer Hrıstiyan ülkelere geçiyor. Batı dünyası en büyük bayramını göçebe ve ilkel olarak tanımladığı Türklerden yürütüyor aslında.”

Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın bu söylemine hemen destek geliyor.  Bilim Araştırmacı Haluk Tarcan: “İslam öncesinde Türkler, en uzun gece olan 21 Aralık’ta çam ağacı altında toplu yemek yiyor ve merasim sonunda çam ağacını yakıyorlardı. Altay Dağları eteklerinde yaşayan küçük gruplar ve Türk köylerinde bu gelenekler devam ediyor. Avrupalılar, son yıllarda kendilerine özgü bir kültü kökü yaratmak için Asya’da araştırmalar yapıyorlar. Noel kutlamaları Anadolu’da Hıristiyanlığı yaymak isteyen Aziz Saint Poul tarafından M.S 60 senelerinde bizim coğrafyamıza taşınıyor. Noel, Avrupalılar tarafından uydurulmuş ve Türklerden çalınmıştır.”

Prof. Dr. İlber Ortaylı: “Herkes kendine göre bir kutlama tercih ediyor. Kutlamalar kültürler arası farklar gösterebilir. Folklorik tarihle ilgilenmiyorum. Türk tarihçileri de foklorik tarihle ilgilenmezler. Türk tarihinde defalarca takvim değiştirmişiz. Çam ağacı meselesi Orta Asya’da ne kadar yaygın bilmiyorum. Noel’in eski Türklerden Avrupa’ya geçip, geçmediği için net bir şey diyemem. Ancak kimden geçmiş olursa olsun bir önemi olduğunu düşünmüyorum.” 

Gördüğünüz gibi önemli tarihçiler arasında bile bir görüş birliği yok. Ancak Çam ağacı süslemenin eski bir Türk geleneği olduğu gerçeği var.

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..