Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Mart '11

 
Kategori
Şiir
 

Yenibosna bit pazarı

Yenibosna bit pazarı
 

google imaj


caanım Kassımpaşa 

 

belden aşağını yiyeyim senin,  

 

maalumunuz Kasımpaşa Bit Pazarı’nı 

 

daha önce yazmış idiydik,  

 

bu kez de 

 

Yenibosna Bit Pazarı’nı yaazalım 

 

,  

 

şeytanım o neydi öyle be yav 

 

Caddebostan Migros’tan küçük bir avm 

 

otoparkında sözde antikacılar,  

 

çok it gördüm 

 

çok bit gördüm 

 

çok Çingen gördüm 

 

vallaa böölesini göremediydim,  

 

bu denli aşağı 

 

daha aşşaağı 

 

b6 = bodrum altı katlara inin 

 

toplumsal katmanlarda 

 

paçavra lümpenleri geçin 

 

ezilenleri geçin 

 

kaybedenleri geçin 

 

marjinalleri geçin 

 

ayralları geçin,  

 

yaav daha da beteri var imiş 

 

bilemedik 

 

cehaletimizi bizzat 

 

cümle aleme teşhir ederiz 

 

,  

 

açlıktan nefesi bile kokmuyor 

 

Koç rölü oynayan bir hötöröf koyun,  

 

(başka bir hanımcık satamıyor 

 

Müslüman mahallesinde tesbih,  

 

çünkü oltu taşı 

 

kahve tesbihi 

 

çekişine gelmiyor, ) 

 

çirkinlik vaa, çirkinlik vaa 

 

amaa ve lakin böölesi nassı vaa 

 

anlamiyem 

 

ve hepsi Hürrem Sultan rolünde 

 

dizi moda ya 

 

sırıtıyor yağları kırışları bönlükleri 

 

Equus tarağında kelebek misali 

 

,  

 

erkekler desen 

 

anoz degil, inpotent degil 

 

uuzing göremeden ölenler cemiyeti has üyeleri,  

 

(ne edebiyattı ama 

 

bunu anlayan bana not atsın,  

 

yağdı yağmur çaktı şimşek 

 

şiirlerimi imzalayacaam),  

 

ellere var da, bize yoh mi 

 

yooh mi yooh mi 

 

elleri var da bize yooh mi? 

 

ahan da bu 

 

üzerine bastın 

 

ayağını kaldır 

 

aman feçes bulaşmasın 

 

,  

 

12 (yazıyla on iki) saat dikildim o alemde 

 

bi siftah bulamadım 

 

gün akşam gün akşam 

 

gün akşam oldii 

 

ellere de yoktii 

 

bize de yohtii 

 

İbo’ya bilem yoohtii 

 

,  

 

gidişi boşvereyim 

 

tersine bantını sarıim 

 

biraz da 

 

geri dönüşün 

 

,  

 

sokak ilmini bilen 

 

benim gibi sokak piri 

 

amma benden çok çok daha aristokrattan 

 

yanimkilim 

 

epeyi yukarıdan aşşağı düşmüş bir abim 

 

tesadüfün iğne deliği 

 

tezgah komşumdu 

 

hem de beni oraya çağıran adam 

 

Fransa turunda olduğu için 

 

artı 

 

onun yerine tezgah açtığım için 

 

,  

 

bindik 73 nolu helk otobüzüne 

 

ahan da, saniye bir 

 

ofsayt bir, gol iki, lümpenlik üç,  

 

bir genç kız 

 

oturmak için yerini verdiği 

 

ortadan yukarıda yaşlı bir bayana 

 

anlatmaya başladı 

 

evinden bir arkadaşınının 

 

cep telefonunu nasıl yürüttüğünü: 

 

şıklar çok: 

 

bir: hanım para arıyor 

 

iki: hanım erkete 

 

üç: hanım cumartesi akşamı menisi arıyor 

 

graffiti yazdıracak 

 

frotörlere mesaj çekiyor altyazı 

 

,  

 

15-20 duraklık süreçte 

 

her durakta 

 

insanlar daha bir Taksimli 

 

daha bir medeni oluyorlardı,  

 

kuyrukta önüme geçip de, arkaya postaladığım 

 

dilenci çingen hanım dahil,  

 

şimdi gelsin Marx 

 

şimdi gelsin Adorno,  

 

anlatsın bana 

 

alaturka lümpen proleteryanın 

 

bu kimliksel Godot arayışını,  

 

benim izahım basit: 

 

doğruyu herkes biliyor 

 

hem de domuz gibi 

 

ama kulak arkası yapıyor 

 

gerekince lazımlık olur diye 

 

,  

 

açıkçası: 

 

bu ne doğu 

 

bu ne batı 

 

ne de oryentalist / tanzimat davranışı,  

 

bu resmen 3. liberalizm deliğinin 

 

bir toplumsal vakum gibi,  

 

bir sülük gibi,  

 

halkımızın ahlakını 

 

ve 

 

dinini nasıl yuttuğunu imler,  

 

ilk önce bizde imler 

 

sonra Mısır vesairede imleyecek 

 

absürdlükte öncüyüz ya 

 

,  

 

breh breh breh 

 

kalemimden ishal kanı damladı bee 

 

,  

 

şaka bir yana: 

 

bu satırları bana yazdırdığı için 

 

tüm İstanbullu olmayı reddeden 

 

o gariban taşralılar 

 

o gariban Alamancılar gibi 

 

kazanacak bir şansı bile olmayanlara 

 

çook teşekkürler 

 

,  

 

zaten 

 

akıllılar ve bilgililer 

 

aptallardan ve cahilllerden 

 

öğrenir 

 

tersi pek mümkün / vaki değil tarihte,  

 

olsaydı 

 

devrim bu denli imkansız olmazdı 

 

liberalizm bu denli mürit bulmazdı 

 

,  

 

halkımız, yani ben, yani biz için 3 defa: 

 

kahrol kahrol kohrol,  

 

Nazım için kahrol 

 

Deniz için kahrol 

 

Reha için kahrol,  

 

sonuncu bedeli bizzat önümüzdeki günlerde 

 

gayet yakinim 

 

hatta bizzat kendim olan 

 

halkimizdan tefeci faiziyle 

 

tediye ettireceğim,  

 

öl lan halkım 

 

sahteni öl 

 

ve 

 

asıl yaşama başla 

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..