Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ocak '12

 
Kategori
Psikoloji
 

Yeniden başla

Yeniden başla
 

 "Kaknus güzel fakat acaip bir kuştur. Yeri yurdu da Hindistanda'dır. Uzun, kuvvetli bir gagası vardır. O gagada ney gibi birçok delikler bulunur. Yüze yakın delik vardır. Sonra bu kuşun eşi de yoktur; tektir bu kuş! Her delikten başka türlü bir ses çıkar, her sesten de başka bir nağme duyulur. Bütün kuşlar susarlar. Onun sesinin güzelliğinden hepsinin aklı başından gider.

Bu kuşun ömrü bin yıla yakındır. Öleceği vakti bilir. Öleceğini anlayıp da kendisinden ümidi kesti mi çalı çırpı toplar, onları çepeçevre yığar, tam ortasına da kendisi geçer, yüzlerce türlü nağmelerle feryada başlar. Adeta ruhunun her deliğinden başka çeşit bir türlü nağme çıkarır. Hem feryad eder, hem de ölüm derdinden gazel yaprağı gibi titrer. Onun feryadını duyup işiten bütün kuşlar, onun coşkunluğunu gören bütün yırtıcı hayvanlar, karşısında düşüp ölürler. Hepsi onun ağlamasına ağlar, bir kısmı da dermansız, takatsız bir halde düşüp ölür gider.

Onun bu ölüm günü acayip bir gündür. Gönüller yakan feryadından adeta gönüllerden kanlar damlar. Nihayet bir soluk ömrü kalınca şiddetle kanatlarını çırpar. Kanadından bir kıvılcım sıçrar; alev alır ateşlenir. O ateş çevresindeki çalı çırpıyı tutuşturur; bu suretle tamamıyla yanıp gider. Külde bir zerre bile ateş kalmayınca o külden başka bir kaknus kuşu meydana gelir."

(Feridüddin Attar'ın "Mantıku't-tayr"ından)

Düşün ki hayat boyu kimler canımızı yakmadı; neler, hangi olaylar seni yıpratmadı. Belki de bunca acı, bunca üzüntüden sonra, yaşama yeniden başlamak için bizim de kaknus kuşu gibi küllerimizden doğmamız gerek.

Kırılan hayallerini, gerçekleşmemiş umutlarını, yaşadığın haksızlıkları, hayatından çıkartırken üzerine çamur sıçratan insanları, yaşamında olumsuz izler bırakan kötü anıları ve acıları kucakla, şimdi geç çalının çırpının tam ortasına ve yak ruhunu!

Yak ki, acıyla kıvranmana sebep olan geçmişinden geriye tek bir şey kalmasın; öyle yan ki, küllerinden yepyeni bir sen doğsun. Bu hayatta önce kendini seven-kollayan, birazcık bencil ama yine de duyarlı çevresine karşı, etrafında dost kadar, düşman olduğunun farkında, fakat yine de anlayışlı, sevgi dolu ve bilinçli yepyeni bir sen.

İnsanın en büyük hayal kırıklığı, en müthiş saplantısına dönüşür ; o saplantılar ki, hayatı cehenneme çevirir, yaşanmaz hale getirir. Küllerinden doğan yeni sende geçmişten bir saplantı kaldiysa hala, fakat bu saplantıdan acı değil de artık aşk çekiyorsan, o aşk yüreğinin en derininde erişilmez bir giz kalsın.

İyilik ile fedakarlık akraba kadar birbirine yakın da görünse, aslında onlar üvey kardeştir. İyi insan, sadece olması gerekeni yaparken, fedakar, hayatından ödün verendir.  Acı çekmek istemiyorsan, yaşamını başkalarının mutluluğu üzerine kurma!  Ama illa ki fedakarlık yapacağım diyorsan, öyle yap ki, gören bunu iyilik sansın; çünkü fedakarlıkla, enayilik arasında incecik bir çizgi vardır.

Döktügün gözyaşları eğer mutluluktansa, ruhunu ak ve pak eder, bütün olumsuz, kötü izleri siler atar. Ama bence artık yavaş yavaş gülümse... Şimdi derin bir nefes al ve hayata yeniden başla!
 

Victoria Toumit

 
Toplam blog
: 50
: 8547
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Gazetecilik mesleğine ilk olarak Hürriyet Haber Ajansı'nda muhabir olarak başladım. Daha sonra Ümit..