Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '09

 
Kategori
Öykü
 

Yeniden var mısın?

Yeniden var mısın?
 

Alıntı


Bölüm 7

Sabah çalan saatin sesiyle uyandı.Tatil bitmiş ve iş başı yapmanın zamanı gelmişti.Kalktı ve kahve makinesinin düğmesine basıp hazırlanmaya koyuldu.

Dün öğleden sonra evine gelmişti,eşyalarını yerleştirip alışveriş yaptıktan sonra güzelce dinlenmişti.Tatil günleri sonrası mesai yapmaktan ne kadar nefret etse de bu birkaç günlük dinlenmişliğin verdiği huzurla bugün işine gitmek için hevesli sayılırdı.

Duşunu yapıp hazırlanması pek uzun sürmedi.Saçlarına şekil verirken bir yandan da televizyona göz gezdiriyordu.Kahvaltı etmek istemiyordu ama işini bitirince sıcak bir kahve alarak gazetelere bakındı ve kısa bir süre sonra dışarı çıktı.

Ofise gelmesi uzun zaman almamıştı,zaten evi ile işi arasında çok fazla mesafe yoktu ve trafikte oldukça sakindi.İş yerindeki insanlarla selamlaştı ve odasına doğru ilerledi.Bir kaç göz atması gereken sözleşmeler ve notlarla yardımcısı da arkasından odaya giriverdi.

‘’Günaydın Esra hanım tatil nasıldı?’’

‘’Güzeldi Hale hem de çok güzeldi,bu dinlenme gerçekten iyi geldi bana’’ diye gülümsedi.Bu tatilin ona iyi geldiği sıcacık gülümsemesinden anlaşılıyordu.Fazla konuşmayı sevmeyen kız bu muhabbeti uzatmadan notlarını iletip sözleşmeleri masasına bırakarak çıktı.

Esra işlerini toparlarken okuldan da arkadaşı olan ve iş ortağı Mine odasına geldi.İki arkadaş birbirlerini özlemişlerdi.

‘’Prenses tatilden dönmüş’’ diye takılırken arkadaşına,masa önündeki koltuklardan birine oturdu.Mine gelirken kahvelerini de söylemişti ve kahveleri servis edildi,iki arkadaş biraz işten biraz tatilden sohbet ederek vakit geçirdiler.

Esra tatil günlerindeki iyi hissetmediği günlerden çok kısa bahsetmesine rağmen Erkanla tanışmalarını balık tutuşlarını ve o küçük lokantayı uzun uzadıya anlatmıştı.

Tatilinin Erkanla geçen tek gününü anlatırkenki heyecanı ile diğer günleri anlatışındaki farklılık Minenin gözünden kaçmamıştı.Arkadaşının aldığı derin yaradan sonra böylesine heyecan ve hevesle bir erkekten bahsetmesi onu oldukça mutlu etmişti.Durmadan adam hakkında sorular soruyor ve Esra’nın bu kadar sevimli gözükmesinin nedeninin tam ne olduğunu çözmek için onu anlatırken ki ifadesinden iyice emin olmak istiyordu.

Mine sordukça o anlatıyordu,aslında tek bir gündü geçirdikleri zaman,ama güzel anılarla saatlerce anlatılacak kadar uzunmuş gibi çıkıyordu kelimeler Esra’nın dudaklarından.

‘’Seni biraz etkilemiş sanki bu adam ?’’ diye muzip muzip güldü Mine.

‘’Hayır,bunu da nereden çıkardın aşk olsun,sadece uzun zamandır görmediğin bir sıcaklıkla yaklaştı bana ve buda beni mutlu etti,biliyorsun ben insanların buradakinden daha sıcak oldukları bir yerde büyüdüm.’’

‘’Hadi ama bu mudur yani sadece söyleyebileceğin şimdi.’’

‘’Elbette küçük yerde insanlar daha sıcak kanlı ve samimi oluyorlar o da öyle bir adamdı.’’

‘’Ama oda büyük şehirde yaşıyormuş.’’

‘’Evet ama İstanbul’dan uzakta her nerede olursan oranın insanı gibi oluyorsun, bende burada birisi beni balık tutmaya götürse iki kere düşünürüm ama orada nedense farklı gelmedi bu teklif bana.’’

Mine başını iki yana sallayarak gülümsedi ve arkadaşını daha fazla kendini savunmak zorunda bırakmamak için konuyu uzatmadı ama Esra’nın bu hali onu oldukça mutlu etti.

Birbirlerini çok eski tanıyorlardı,üniversite yılarından beri arkadaşlıkları,samimiyetleri,sevinçleri,hüzünleri paylaşmaları,aşkları ve sonraki ilişkilerinde sırdaşlıkları,iş ortaklıkları,dostlukları bambaşkaydı.Birlikte üzüldükleri gibi birlikte mutlu olmayı da biliyorlardı.Esra’nın yaşadıkları onu da çok üzmüştü ve şimdi onu yeniden ve bir erkekten bahsederken böyle gülümserken görmek onu da çok mutlu ediyordu.

Biraz daha Esra’nın yanında kalarak işle ilgili sohbet edip kahvelerini içtikten sonra işlerinin başına döndüler.


.................................

 
Toplam blog
: 205
: 4593
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

86nın bir kış günü doğmuşum, belki de ondadır kışı çok sevişim .Hayatın gerçeklerini görüp nefret..