Yerel seçimlerde İzmir

2009 Mart ayında yapılacak yerel seçimler yaklaştıkça siyasette tansiyon da giderek artıyor.

2007 Genel Seçimlerinde %47 oy potansiyeli yakalayan AKP yapılacak bu yerel seçimlerde de başarıyı yakalamak için var gücüyle çalışmalarını sürdürüyor.

Partisine ve seçmenine güvenen AKP Genel Başkanı Erdoğan, iddialı bir söylemi de tüm muhalefet partilerine rest çekercesine ortaya koydu:

—Yerel seçimlerde partim birinci parti olmazsa genel başkanlığı bırakırım.

Başbakanınbu rest çekişi ise, bir yönüyle partisine ve tabanına olan güveni ifadeetmekte; Diğer yönüyle de bu rest çekiş biraz tehdit kokmaktadır.

Sayın Erdoğan seçmene mesaj vermek için“Eğer yerel seçimlerde partimi ikinci parti yaparsanız genel başkanlığı bırakırım, bunun sıkıntısını da siz çekersiniz” demeye getirmektedir.

Başbakan’ın“yerel seçimlerde mutlaka istediği” İzmir’de neler oluyor?

Siyasi partilerde İzmir’de ki yarışı “önde bitirebilmek adına” hummalı çalışmalar sürüyor.

2007 Genel seçimlerinde CHP %38, AKP %32, MHP ise %14 çıvarında oy almışlardı.

Yıllardır“sosyal demokratların ve solun kalesi” olarak görülen İzmir, aslında son dönemlerde “öyle pek de sosyal demokratların ve solun kalesi” görünümünü vermemektedir.

Özal döneminde Burhan Özfatura ANAP’tan, daha sonraki dönemde de yine Burhan Özfatura ile DYP’den belediye başkanı seçilerek, sağın ve demokratların da İzmir’den seçilebileceğini göstermiştir.

2007 Genel seçimlerinde alınan oylara bakıldığında sosyal demokratlarla ve solla, demokrat ve sağ partiler arasında büyük bir fark olmadığı “ayan beyan” ortadadır.

CHP%38, AKP %32.

AKP’nin aldığı %32 Oya MHP’nin aldığı %14 oyu da eklerseniz, alın size %46 sağ ve demokrat oy oranı.

Bütün bu kriterler de gösteriyor ki artık İzmir CHP ve sosyal demokratların kalesi değil.

İzmir’deki dengeleri değiştirecek iki önemli kriter de göz ardı edilmemelidir.

Bu kriterlerden birincisi, adayın kimliği, ikincisi ise parti teşkilatlarının çalışma başarılarıdır.

AKP henüz İzmir adayını açıklamadı. Son Kızılcahamam kampında da bu konuyla ilgili bir gelişme ortaya konulmadı. Bu tavır AKP’nin İzmir’le ilgili aday çalışmalarının son ana kadar devam edeceği ve “İzmir’i başbakanın isteği doğrultusunda alabilecek bir adayın” henüz tespit edilemediği görüşü ağırlık kazanmaktadır.

İzmir’le ilgili diğer iki partimizin durumlarına geçmeden önce, ortaya atılan bir iddiaya da değinmeliyiz.

MHP eski il Başkanı ve büyük şehir belediye başkan adayı Musavvat Dervişoğlu ve CHP İzmir milletvekilleri , ”AKP’nin İzmir’de yerel seçimleri alabilmek adına 110bin seçmeni İzmir’e taşıdı.”

İddia korkunç. İki partinin yetkilileri de AKP’nin “taşıma seçmen” getirttiğini ve bu konuda bazı duyum ve işaretler bulunduğunu ifade etmeleridir.

MHP adayı Sayın Dervişoğlu bu iddia ile ilgili olarak “yüksek seçim kuruluna müracaat ederek, seçmen listelerini istediklerini, ancak bu listelerin kendilerine 16 Aralıkda verilebileceği , oysa yasa gereği seçmen listelerine ancak 5 Aralığa kadar itiraz edilebileceğini” belirtmiştir.

İki siyasi partimiz tarafından ortaya atılan bu iddia mutlaka araştırılmalı, gerçek olup olmadığı tespit edilmelidir. Aksi durumda bu iddialarla seçime gidilmesi durumunda “seçime şaibe karışmış” olacaktır.

İzmir’le ilgili diğer siyasi partilerimizin çalışmalarına da bir göz atacak olursak:

İzmir Büyük Şehir Belediye Başkanlığına en yakın gibi gözüken CHP’de henüz aday netleşmesi olmadı. Hafta sonu İzmir’deki bazı açılışlara katılan Baykal adaylık konusunda “beklenen işaretini” henüz vermedi.

CHP’nin en güçlü adayı gibi gözüken mevcut başkan Aziz Kocaoğlu Baykal’ın İzmir ‘e gelişinde “olumlu bir işaret beklemişse de” bu işaret Baykal tarafından gelmemiş, hatta Baykal’ın “Kocaoğlu seçimle gelmemiştir” beyanı ise kafalarda soru işareti bırakmıştır.

Bütün bu gelişmelere rağmen, mevcut başkan Aziz Kocaoğlu’nun şansı diğer adaylara göre daha fazla görünmektedir.

İzmir’de“söz sahibi olabilecek” diğer bir partimiz de MHP’dir. 2007 Genel seçimlerinde meclise dört milletvekili gönderen MHP bu yarışta bir adım önde girmiştir. MHP aylar öncesinden adayını açıklamış seçim startını vermiş bir partimiz.

MHP’nin adayı eski il başkanı Dervişoğlu adaylığını açıkladığı günlerde Başbakanın sıkça telaffuz ettiği” İzmiri mutlaka istiyorum” söylemine karşılık , kendisine“İzmir isterse olur” sloganı ile yola çıkmış ve çalışmalarını sürdürmektedir.

Sayın Dervişoğlu’nun dillendirdiği ve vurguladığı “İzmir bugüne kadar ne çektiyse yerel yöneticilerden çekmiştir. İzmir’e aday olacaklar öncelikle vizyon ve misyon sahibi olmalı, İzmir’i hak ettiği noktalara taşımalıdır” sözleri ise İzmir’le ilgili açılımlarda önemli bir etken olacağı yadsınamaz.

İzmir’le ilgili diğer siyasi partilerimizden şu ana kadar herhangi bir gelişme görülmemiş, DSP Konak Belediye Başkan Adayı olarak İzmir’in sevilen siması, gazeteci Erdal İzgi’yi aday olarakgöstermiştir.

İzmir’le ilgili siyasi partilerimizin çalışmaları “hız kazanarak” devam etmekte, bu arenada ise “ipi göğüsleyebilme” yarışı devam etmektedir.

İzmir’deki bu yarışı kim önde bitirir? sorusu ise henüz çok erken bir soru olacaktır. Zira henüz partilerin adayları netleşmemiş, projeler ortaya konulmamıştır.

İzmir’i biraz daha bekleyip göreceğiz.

Sonsuzluk (Osman Özeker)