Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '14

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Yerli ve yabancı yatırımcıların porföylerinde ne var? Döviz ne zaman gevşer?

Yerli ve yabancı yatırımcıların porföylerinde ne var? Döviz ne zaman gevşer?
 

Günümüzün ekonomik verilerini nasıl açıklamak gerekiyor?

Bakan Zeybekçiye göre ekonomide işler tıkırında!..

İşin gerçeği ne?

Doların tarihsel gelişimine şöyle bir göz atacak olursak; öyle uzaklara gitmeye gerek yok, doların son 8 aylık tarihine bakmak bile yeterli. Mayıs 2013’te FED Başkanı Bernanke’nin ‘toparlanma’ sinyaliyle beraber, Türkiye’nin de aralarında olduğu ülkelere, yabancı yatırımcılar sırtını dönmeye başladı. Yabancıların akıttıkları dövizin azalması ile yerli paralar, bu arada TL de değer kaybı yaşamaya başladı.

Buna bazı ülkeler faiz yükselterek fren koymaya çalışırken, Türkiye öyle yapmadı, onun yerine Merkez Bankası döviz rezervlerinden bugüne kadar 20 milyar dolar döviz satarak kurdaki hızlı erozyonu önledi. Yine de; Mayıs 2013’ten 17 Aralık 2013’e, TL’nin değer kaybı yüzde 15’i buldu. TL’deki değer kaybı, en kırılgan ülkeler içinde Endonezya’dan iyice, G. Afrika ve Brezilya ile aynı gibiydi. Hindistan ve Filipinler ise, yerel paraların uğradığı hasar açısından Türkiye’den daha iyi durumdaydılar.

TL’ye ikinci sarsıntı 17 Aralık politik depremi ile geldi ve değer kaybını kamçıladı. Her ne kadar, iktidar kabul etmese de… Sayılar ortada; 17 Aralık sonrası bir ayda TL’nin dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 9’u buldu ve 2,25 TL’ye ulaştı dolar. Buna karşılık, son 30 günde G. Afrika ‘Rand’ındaki değer kaybı yüzde 4,8’de kalırken, Brezilya ‘Real’indeki düşüş yüzde 2’yi geçmedi. Endonezya parası ile Hint parası ise son 30 yılda çok az değişti. Açık ki; politik kriz, TL’nin aşınmasında ana etken. Diğer ülkelerde son bir ayda değer kaybının azalmasında, özellikle Brezilya’da başvurulan faiz artışı önemli bir etken iken, Türkiye’de Merkez Bankası inatla bu silahı kullanmadı.

Dövizde gevşemeyi bekleyenlerin başında, borsada hisse senedine ve devlet tahviline yatırım yapmış yabancılar var. Mevduatlarla birlikte, yabancı yatırımının Ocak 2014 değeri 127 milyar dolar. Yabancılar, yatırımlarının yüzde 43’ünü hisse senedine yaparken, yüzde 39’u ile de devlet tahvili almışlar ve 23 milyar dolarlık da mevduatları var bankalarda.

Portföylerini boşaltmak için en uygun dolar kurunu yakalamayı gözleyen yabancılar, bu ‘moment’i henüz yakalayamadılar. Yabancıların hisse senedinde 54 milyar dolarlık, devlet kâğıtlarında da 50 milyar dolarlık yatırımları var.

Doların 1,70-1,80 TL olduğu zamanlarda dövizlerini bozdurarak borsaya girip, hisse senedine ve devlet tahvillerine yatırım yapan yabancılar, hızlı kur artışı karşısında ‘içeride kaldılar’. Şimdi çıkmaya kalksalar, doları 2,25 TL’den almak durumunda kalacak ve zarar edecekler. Kurun gevşemesini bekliyorlar denebilir.

Yerli yatırımcı ise ağırlıkla TL mevduatında! 10 Ocak 2014 itibariyle 963 milyar TL’yi bulan yerli tasarruf sahiplerinin yatırımlarının yüzde 56’sı TL, Döviz hesapları toplamda yüzde 25’ten ibaret.

Tabii ki şimdilik…

Yerli yatırımcı, yatırımlarının kalan yüzde 19’unu ise hisse senedi, devlet tahvili, yatırım fonu, repo gibi alanlarda kullanıyor. Yatırımcı, matah bir faiz olmamasına rağmen, şimdiye kadar risk almadı, TL’de kaldı.

Burada yakın zamanda merak konusu olan, TL’deki mevduatın (yüzde 60’ı gerçek kişilerin, yüzde 40’ı tüzel kişilerin) sürünen faizlere rıza göstermeyip, dövize yelken açıp açmayacağıyla ilgili.

Yerli yatırımcının şu an tasarruflarının sadece dörtte biri dövizde. Faizin yerinden kıpırdamadığı, enflasyon karşısında anlamını yitirdiği koşullarda, yatırımcı TL’de kalmakta ısrar eder mi?

Kurumsal tasarrufların bir kısmı belki TL’de kalmaya devam eder.

Ya şirketler, gerçek kişiler?

O zaman dövizin durumu ne olur?

Dövize doğru her yönelişin, kuru nasıl yukarı iteceğini, varın siz düşünün!..  

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..